HASTALIK
22 Ocak 2017, Pazar 10:28Ecel büke belimiz
Söyletmeye dilimizi
Hasta iken halimizi
Soranlara selâm olsun
Yunus
Hastalık; Allah’ın verdiği hesapsız nimetlerini en iyi hatırlatan bir nimettir. İçimizdeki dert ve marazları bize haber veren, doktora gitmemizi, tedavi olmamızı, tedbir almamızı…hatırlatan hastalıklarımızdır. Onlar bizi ikaz etmeseler, bir anda ölüvermemiz lâzım, onun için hastalıklarımız bile nimettir, ulema da bu kanaattedir.([1])
Bu sebeple Hz. Hüseyin dertlerinden çok şikâyet edenlere, yakınanlara şöyle seslenir: “Hastalıklarından mahlûkata şikâyeti kes. Merhametliyi (Allah’ı), merhametsize (insanlara) şikâyet etme.” Hz. Mevlânâ olaya bir başka zaviyeden bakıyor ve şöyle diyor:
“Manda gibi bütün gece uyumasın diye Allah, bana lütuf ve kereminden dertler ihsan etti.” (6209)
Ayrıca hastalıklar ölümü ve sahip olduğumuz envâi çeşit nimeti unutturmayan dostlarımız olması gerekir. Kanuni’nin dillere destan olan şu beyti gerçeğin ta kendisini haykırıyor:
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihanda bir nefesse sıhhat gibi
Genelde hastalık hissedilir, sağlık hissedilmez. Hasta olduğumuz zaman Rabbimiz hiç aklımızdan çıkmaz, dua, yakarış, ibadet, tespih, tehlil, vaat, adak… gırla gider, ama iyi olunca yine dünya meşgalesine dalar, bu manevi atmosferden uzaklaşıveririz. Osmanlı son dönem hanım şairlerinden Fıtnat Hanım’da Kanuniyi teyid ediyor ve şöyle diyor:
Bilmedik zevk i visâlin çekmeyince firkatin
Olmayınca hasta kadrin bilmez âdem sıhhatin
Zamanının meşhur doktorlarından Aziz Paşa, o dönemin Tıp Fakültesi olan “Tıbbiyei Şâhâne”sinde hocadır. Bir imtihanda talebeye sorar: “hastayı terletmen gerektiğinde ne yaparsın?”, talebe çok değişik usüller, metotlar uygulamalar söyler ama; talebe ne söylediyse hoca tatmin olmuyor ve devamlı; “daha ne yapsın? daha ne yaparsa?” deyip duruyor, talebenin canı sıkılmış; “hocam bu metotların hiçbirisi fayda etmez, hastayı terletemezsem, karşınıza getirir imtihan ettiririm” demiş!
Hz. Mevlânâ, tahminle yakıştırmalarla iş yapanların ne gibi hatalara düşüp, ne büyük potlar kırabileceklerine misal verir.([2])
İyi kalpli ama kulakları duymayan birine, genç komşusunun çok hasta olduğunu haber verirler. Sağır ihtiyar, komşusunu ziyaret etmek ister ama duymadığı için nasıl anlaşacakları hususunda endişelenir. Ama kendi kendine: “Onun dudaklarının kımıldamasına göre bende bir şeyler söyler, yakıştırırım olur biter. Ben ona nasılsın deyince o, iyiyim yahut rahatım diyecektir ben de; İyi iyi, elhamdülillah derim. Ben ne yiyip ne içersin derim, o da her halde şerbet veya mercimek çorbası diyecektir. Ben; sıhhatler afiyetler olsun, hekimlerden kim gelip muayene eder derim, o da her halde filan kişi der. Ben, mademki o geliyorsa, işin yolunda demektir, çünkü o iyi bir doktordur derim.” Adam kendi kendine böyle bir kurgu yapıp hastanın evine ziyarete gider.
Hastaya “nasılsın?” diye sorar, o; “ölüyorum” deyince, “iyi iyi elhamdülillah” der. Ötekinin canı sıkılır. Sağır; “ne yedin ne içtin?” diye sorar. Canı bir önceki cevaba sıkılan hasta; “zehir” deyince, sağır; “afiyetler olsun” der. “Hekimlerden kim gelir?” deyince hasta; “Azrail geliyor” der. Sağır; “maşallah maşallah, o geliyorsa işin iş, o çok iyi birisi…” Hastanın canı yerli sıkılır, yüzünü çevirir, sağırda; “bir komşumun gönlünü aldım, elhamdülillah, Allah ziyaretimi kabul buyursun” diye dua ederek ayrılır!
Birkaç tane tıp talebesi yol üzerinde oturmakta olan birini görüp tahminde bulunmaya başlarlar:
Birisi: “Bu spastik özürlü birisi olduğu için oturuyor” der. Birisi: “dilenmek için yol üzerine postu atmış” der. Birisi: “İkinizinki de değil, adam biraz istirahat edeyim” diye oturmuş der…
Adama yaklaştıklarında tahminlerini söylerler ve gerçeği öğrenmek isterler. Adam: “Hiçbirinizinki değil, sonra size bir nasihat vereyim. Siz siz olun tahminle iş yapıp, akıl yürütmeyin. Bakın bende ‘her halde yelleme’ diye tahmin edip boş bulundum ama, görüyorsunuz şimdi yerimden kalkamıyorum!” demiş.
Dipnotlar:
1- Tahirül Mevlevî, “Mesnevi Şerhi”, Selâm Yay. Konya 1966, c. 2, s. 390.
2- Tahirül Mevlevi, a. g. e. c. 5, beyit no: 1555.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.