HAYVAN PAZARLARINDA Kİ HAYVANLAR(!)

Dün güne beyaz örtü ile başlayınca çok mutlu idik. Zaten geceden başlayan kar yağışı güzel günlerin habercisi idi. Bu huzur içerisinde gazeteye doğru gelirken yine bize güvenen inanın değerli okurlarımızdan tanıdıklarımızdan arka arkaya farklı mesajlar geliyordu.

Gazeteye girer girmez ilk işim bunları okumak oldu.

Ama bir tanesi yani bugünkü ilk konumuz 40 yıllık gazetecilik hayatımda bize ulaşın ve bakış açımızı etkileyen bir ilk idi.

40 yıl sonra ilk kez bir hayvan sever demeyeceğim bir insan bir güzel yürek bana insanlığı hatırlatıyordu.

Yorumsuz şekilde önce bu güzel insanının attığı fotoğrafları paylaşıyorum.

Ama Allah rızası için öyle sıradan bakıp geçmeyin.

Fotoğraflara dikkat kesilin.

Dostumuz ardından duygularını üzüntüsü bize şöyle aktarıyordu;     

“Hayvan severleri hayvan pazarlarına da bekleriz!

Uğur abi merhabalar...

Hayvanlar hiç şüphesiz Allah’ın sessiz kullarıdır.

Ancak, ne yazık ki günümüzde hayvan denilince akla sadece kedi köpekten ötesi gelmiyor!

Etinden, sütünden, tüyünden, gübresinden, derisinden yararlandığımız küçükbaş ve büyükbaşların satıldığı hayvan pazarlarına bir uğrayıverin bakalım.

Bunlarda en alışık olduğumuz manzaralardan birisi de ortalama 5 saat süren hayvan pazarında; BÜYÜKBAŞLAR YATMASIN DİYE BOYNUNDAN KASARAK BOYUN HİZASINDAN YUKARIDA BİR YERE NEREDEYSE SIFIR MESAFE BIRAKILARAK BAĞLANIYOR.

Bir insanın oluşan ağrıdan bir-kaç dakika durabileceği böyle bir durumda bir CAN OLAN O HAYVAN saatlerce öylece bekliyor.

GERÇEKTEN YAZIKTIR-GÜNAHTIR.

VE EMİN OLUN ONLARIN KONUŞACAK DİLLERİ YOK AMA ÇARESİZLİKLERİNİ GÖZLERİYLE BAĞIRIYORLAR ADETA.

O nedenle abi hayvan severlerimizi, bir kez olsun hayvan pazarlarına bir kez uğrayıp bir görsünler durumu.

BUNUNLA BİRLİKTE ZABITA EKİPLERİ DE PAZARLARI DENETLEYEBİLİR VE GEREKLİ DURUMDA UYARI--İŞLEM YAPABİLİR DİYE DÜŞÜNÜYORUM.”

…………..

Bu satırları tekrar okuyup o fotoğraflara bakınca hayvanların gözünün içine bakmaya çalışınca inanın ağladım.

Bu işte çok büyük vebal var.

Ben bunları yazmak ve hem insanlarımıza hem de Büyükşehir ve Belediye yetkililerine iletmek zorundayım.

Dayanamadım çok acı ve utanç verici durumu benimle paylaşan ve gazetecilik hayatımda bir ilki yaşatan okurumuza ulaştım.

Öylesine güzel ve temiz yürekli birisi idi ki.

Titreyen sesi ile durumu şöyle diyordu

“Uğur abi ben köyde doğdum. Köy çocuğuyum. Biz küçük baş hayvanı tüyünden hiç asılmadık. Büyüklerimiz bizi böyle yetiştirdi. Hayvanın canını yakmadık hiç. Bu hayvanlar hep arka ayaklarından çekilir. Ama buralarda böyle değil ki. Yünlerinden asılmıyorlar ön ayaklarından çekiyorlar.  

Büyükbaş hayvanların fotoğraftaki halini görüyor musun?

Hayvanı ayakta boynundan sıfır bağlıyorlar.

Nefes alamıyor bile hayvan.

Ve bu durumda 4-5 saat bekliyor.

Bunu gören insanın yüreği buna dayanabilir mi?

Abi istersen yazma bu insanların ekmeği ile de oynamayalım ama buraya arada bir zabıta da geliyor. Ancak bu işler o kadar sıradanlaşmış ki. Zabıta arkadaş da kalorifere dayanıyor seyrediyor.”

Diyordu.

Buradan Büyükşehir Belediye Başkanımız Uğur İbrahim Altay’a ilçe belediye başkanlarımıza yalvarıyorum.

Biliyorum ve inanıyorum ki Başkanlarımızın vicdanı ve canlıya yani Allah’ın yarattıklarına bakışı bizlerden de iyi.

Ama ne olur.

Allah rızası için hayvan pazarlarında bu canlılara canlı canlı yapılan işkenceyi önleyin.

Sizler isterseniz bunu tak diye önler ve büyük sevap alırsınız.

ÜLKEDE ADALET DAĞITAN YER TWİTER OLMUŞ(!)

Dün sabah yine bir Aile Sağlık Merkezinde görevli Doktor Bey ile görüşüyordum.

Konya’da Konya basınında hiç de ilgi görmeyen dahası onca haber arasında yer dahi bulamayan yeni doktor saldırısının üzerine Doktor Bey çok üzgün idi.

Hani geçen gün bir Belediye otobüs şoförü arkadaş bana Konya ile ilgili tarihi bir yorum yapmıştı.

Çok hoşuma gitmişti. İzninizle hatırlatayım.

Şoför arkadaş diyordu ki “Uğur abi İstanbul’da bir Belediye otobüsünün kapısı açık kalsa Türkiye gündemi oluyor.

Bizim otobüslerde neler neler yaşanıyor. Herkes mutlu”

Burası Konya derim de bazıları bunu laf olsun diye söylenmiş bir söz sanırlar.

KONYA bir yana TÜRKİYE bir yana.

Neyse gelelim doktor meselesine pazartesi günü o doktora yarın bu doktora.

Bu işler Konya basınında ya hiç yer almaz alırsa da kıyıda köşede usulün işlenir.

Çünkü kimseyi üzmemeliyiz. Kimseyi gücendirmemeliyiz.

Ölen ölsün. Dayağı yiyen yesin. Haksızlığa uğrayan uğrasın. Yeter ki bize bir şey olmasın.

Neyse doktor Bey konuyu şöyle özetliyordu;

“Uğur Bey biz 5 bin yıllık bir Devletiz.

İnsanlar çatur çutur adam öldürüyorlar. Adam beline silahı takıyor. Ulu orta adamı vuruyor. Sonra da mesela diyor ki askeri kimliğime laf söyledi. Mahkeme salonunda her kravat takan iyi halden yararlanıyor.    

Yok böyle bir adalet.

Bizim Konya’da ki Karatay’da ki son olayda da 7-8 kişi ASM ni basmışlar.

Doktora ve eşine saldırmışlar.

Bayağı bir erkeklermiş.

Üstüne üstelik en acısı da ne biliyor musunuz?

Aile hekimi Karakolda ifade verirken, ASM kapalı diye Sağlık Bakanlığına şikayette bulunmuşlar.

Vaka-ı adiye.

Hayatın normal akışı içerisinde bunlar artık normalleşiyor.

Sağlık çalışanlarına böyle yapanları sağlık hizmetlerinden kısıtlayacaksın. Bunlar sadece acil sağlık hizmeti alabilecekler. Hiç değilse belli bir süre.

Diğer sağlık hizmetleri de böyle bedava değil ücretli olacak. Ücretli olacak ki canını yanacak.

Adamı öldürüyor salıveriliyor.

Ülkenin adalet dağıtan yeni çok acı ki twitter olmuş.

Eğer o salıverilen adam twitterde yazılıp çiziliyorsa tepki görüyorsa tekrar tutuklanıyor. 

Değilse ön kapıdan giriyor arka kapıdan çıkıyor.

Bu durum Allah korusun ülkenin felaketine sebep olacak bir durum.

Eğer adalet sistemine güvenmeyenler kendi adaletlerini kendileri sağlamaya çalışıyorlar.

Bizim gibi güçlü bir devlete böyle bir durum yakışmıyor.

Sağlık çalışanları olarak bizler gerçekten çok mutsuz ve huzursuzuz.”

…………………

Tecrübeli bir doktor Beyin böylesine içten serzenişi insanın kafasını karıştırıyor.

Karıştırdığı gibi de biz nereye gidiyoruz? Diye kara kara düşündürüyordu.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Liyakatsize makam vermek alimin amel defterini bile yakar

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Fetih Caddesinde tek yönlü yolda bazı motor sürücüleri aniden U dönüşü yapmadıkları zaman daha iyi ADAM oluruz.