Hurafe ? Bidat(3)
14 Şubat 2016, Pazar 10:14İnsanlar yapacakları her işe, her harekete, her fiile bir kılıf bulur, hurafelere dayandırır, falan gün yola çıkılmaz, iki bayram arasında nikâh kıyılmaz, falan gün temizlik yapılmaz, yeni doğan çocuğa melekler onu sular diye su verilmez, tırnakları hırsız olur diye kesilmez…
Kara kedilerin geçmesinden, baykuşların ötmesinden, köpeklerin havlamasından (ürmesinden) manalar çıkarılır, olmadık senaryolar uydurulur, çocuklar hastalanmasın, nazar değmesin diye gümüş saplı kurt dişi, kaplumbağa yavrusu kabuğu, Hind karıncası boynuzu, yedi delikli mavi boncuk, altın veya gümüşten Maşallah, üzerlik tohumu, çörekotu, yedi dükkân süprüntüsü, çitlenbik dalı, hurma çekirdeği… takılır, ümmüsıbyan duası okunur, ve şöyle dua edilirdi:
“Üzerlik, yüz binerlik, yüz bin ihlâs, sen yetiş ya Hızır İlyas, Altmış yetmiş, dağlara taşlara çıkmış gitmiş, Nazara nazara, nazar edenlerin gözü bozara, Hayırlar fethola, şerler defola, nazar edenler çatım çatım çatlaya”
Tabi bunlar bir çırpıda aklıma gelenler, yapılanların yüzde biri bile değil.(1)
Müslümanların cehaletinden ve onlar arasında şüyu bulan bu hurafelerden düşmanlar nasıl faydalanmışlar? Geri kalmış Türk İllerini işgal ettikleri yıllarda, Türklerin elinde silah ve mühimmat yok ama, Moskof’tan ele geçirdikleri silahları kullanarak başarı üstüne başarı kazanmışlar.
Ruslar, onların içlerindeki yobaz ve bağnaz kimseleri avlayarak, rüşvetler vererek, şöyle şayialar, uydurma fetvalar çıkartmışlar: “Ruslar ellerindeki silahları domuz yağı ile yağlamaktadırlar. Bir Müslüman’ın da bu yağa el sürmesi dinen caiz değildir” dolayısıyla Ruslardan ganimet aldıkları modern silahları kullanmamışlar, onlara kılıç, pala ve çok basit tüfeklerle saldırmışlar tabii ki on binlercesi şehit düşmüştür.(2)
Hacıbayram Camiinin tepesine yuva yapan leyleklerin pislikleri geçimsiz kocalara yedirilse sulh ve sükûn hâkim olurmuş diye bir söylenti çıkarmışlar, etraftan bazı Yahudi esnaf yıllarca o leylek pisliklerini çok büyük paralara satmış ve kış günlerinde de az bulununca karaborsa olmuş.(3)
Hoca olmadığı hâlde hoca denen, büyücü geçinen, sihir yaptığını söyleyen, gaipten güya haber veren, dinle alâkası olmayan şeyleri din adına yapan şarlatanların yaptığı da hurafe ve kandırmacadan başka bir şey değildir. Bir misal daha verip, konuyu sonlandıralım:
Osmanlının son zamanlarında meşhur meddah ve nüktedan Borazan Tevfik’e arkadaşları: “Kasımpaşa’da bir falcı var, insanın geçmişini ve geleceğini okuyor, her şeyi biliyor…” diye övmüşler.
Tevfik hemen kadının yanına varmış, rayiç olan 1 lirayı uzatmış ve “söyle bakalım” demiş. Kadın iskambil kâğıtlarını açmış ve;
“Başından büyük bir aşk geçmiş senin” diye başlayınca Tevfik; “yahu bende âşık olacak enayi suratı var mı?” demiş. Kadın;
“Öyle ise şiddetli bir hastalık geçirmişsin” deyince, Tevfik:
“Yok canım, elhamdülillah, hayatta daha burnum bile kanamadı” demiş. Kadın kâğıtları bir daha karıştırdıktan sonra;
“Ama burada hastalık görünüyor, o zaman çocukların hastadır” demiş, Tevfik biraz kızarak;
“Yahu ben daha hayatta evlenmedim” deyince falcı;
“Ha be yav, bekâr olduğunu neye söylemiyorsun, bekâr adama kâğıt açılmaz, onun eline bakarak kaderi okunur” gibi sözlerle elini kavramış ve;
“İşte bak ayna gibi görüyorum, seni kandırmışlar, dolandırmışlar…” diye sıralamaya başlayınca, Tevfik daha fazla sabredemez ve okkalı bir küfür savurduktan sonra;
“Bak bunu bildin, beni beş dakika önce bir namussuz kadın dolandırdı, eşekliğime doymayayım” demiş.
Dipnotlar:
1-Geniş bilgi için bkz: Ahmet Kemal Üçok, “Görüp İşittiklerim” Okuyan Adam Yay. Ank.
2002, s. 335; “Osmanlıyı İmpatorluk Yapan Şehir”, Mustafa Armağan, Timaş Yay. İst.
2007, s. 250; İskender Pala, “Şairlerin Dilinden”, Kayı Yay. 2004, İst. s.261; Münevver
Ayaşlı, “Geniş Ufuklara ve Yabanci İklimlere Doğru”, Timaş Yay. İst. 2003, s.12; Reşat
Ekrem Koçu, “Yeniçeriler”, Doğan Kitap Yay. İst. 2004, s.305.
2-Yavuz Bülent Bâkıler, a. g. e. s. 303.
3-A. Ragıp Akyavaş, “Çalar Saat-2” TDV Yay. Ank. 2010. s. 334.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.