Huzurlu Köpekler!

Köpekler hayatımıza 15 bin yıl önce evcilleştirilerek sokulmuş ve yıllarca yaşamımıza eşlik etmiş,

O zamandan bu yana insanlık,onları her durumda sadık yoldaşlar haline getirmek için elinden gelen her şeyi yapmış.

Sonrada bu yakınlık hayvanlara duygularımızı güvenilir bir şekilde yorumlama yeteneği kazandırmış.

Artık öyle bir noktaya geldi ki Köpekler olumsuz anlamda hayatımızın tam merkezine oturdu.

Toplum yaşamını tehdit etmeye başladı.

Bu sorun sadece Türkiye’de değil birçok geri kalmış ülkelerde baş göstermekte.

Başıboş Köpeklerin Ülkemizde sayılarının 10 milyon üzerinde olduğu belirtilmekte!

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre Dünya çapında 300 milyon Başıboş Köpek var.

Bunun 30 milyonu sadece Hindistan'da.

Romanya’da ise 6 milyon,İtalya’da 800 bin civarında olduğu tespit edilmiş!

Yine Dünya Sağlık Örgütü'ne göre başıboş sokak hayvanlarından bulaşan Kuduz’dan her yıl 60 bin üzerinde insan hayatını kaybediyor diğer bulaşıcı hastalıklar hariç!

Artık öyle bir hal aldıki başıboş KÖPEKLER her yerde varlar.

İnsanlar özellikle çocuklar özgürce sokaklara çıkamıyor.

Şehirlerin en elit yerlerinden en ücra köşelerine kadar her yeri adeta istila etmiş durumdalar!

Öyle ki sanki kutsallarmış gibi her köşe başındalar!

Bende tatil için geldiğimde SABAHIN erken saatlerinde özgürce şehirlerimizde dolaşamıyorum.

Kaldı ki yanlız başına okula giden çocuklarımız dışında işe giden çalışanlar, yürüyüş yapmaya isteyen emeklilerimiz için büyük tehlike.

Zaten gece saatleri çok daha riskli!

Şüphesiz her canlının yaşama  hakkı var.

Ancak kendi doğal ortamlarında yada sıcak aile sevgisi ile.

Ne yazık ki ülkemizin her yerinde bu iş çığırından çıkmış!

Artık buna bir çare bulunması gerek!

Çünkü bu sevimli yoldaşlar hem kendileri hemde insanlık için büyük tehlike.

Onlarda iyi şartlarda, HUZURLU yaşamayı hakediyor ama kötü şartlarda her gün ölerek değil!

Onun için ACİL TEDBİRLER ALINMALI!

Onun için yetkili olanlar daha etkin önlem almalılar sokağın sesini daha dikkatlice dinleyerek her zaman ki gibi!!!

SUÇLU KİM?

5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'na göre;

“YEREL YÖNETİMLER geçici bakımevi kuracak,sahipsiz hayvanların tedavisi ve rehabilitasyonunu gerçekleştirerek,kısırlaştırıp,aşılayarak yaşadığı bölgeye geri bırakacaktı bu yapılmadı demekki yeterince!!!

Ayrıca bu yasaya rağmen yeterli denetim yapılmadığını,bütçe ayrılmadığını,kanunun gereğini yapmayanlara ise yaptırım uygulanmadığını en kötüsüde bu sorunun SEÇİMDEN SEÇİME gündeme getirilip unutulduğu “ halk arasında konuşulmakta!

Yani sorunlar kar topu gibi büyüyerek çığ gibi büyümüş!

Artık İCRAAT ZAMANI!

AMERİKA’DA BAŞIBOŞ KÖPEK GÖRMEDİM!

Amerika’da da dikkatimi çeken Almanya,İsviçre,Avusturya, Çekya gibi SOKAKLARDA KÖPEK olmaması idi.

Sandım ki herhalde NEW YORK  merkezde yok.

Sonra gittiğim Passiac,Paterson,Clifton gibi küçükyada ekonomik olarak zayıf yerlerde de yok.

Sonra öğrendim ki Amerika Birleşik Devletleri'nin her yerinde, istenmeyen ve bulunan köpekleri kabul eden ve yeniden sahiplendirmeye çalışan bir devlet “HAYVAN KONTROL TESİSİ “ bulunmakta olsada yılda ne yazıkki 2.5-3 Milyon köpek/kedi de uyutuluyormuş!

[Bu tabii ki bizim temenni ettiğimiz bir durum değil]

Ancak sadece ağır hasta olanlar uyutulmalı!

Kaçan köpeklerde bulununca hemen sahiplerine iade edilirken;kasti olarak köpeklerini sokağa bırakanlara para cezası kesiliyormuş.

Tabii ki kısırlaştırmakta etkili bir methodmuş.

Kısırlaştırma Almanya’da da çok yaygın olarak yapılmakta.

Özellikle Almanya’da ev hayvanları için 2.5-3 Milyar Avro gibi bir para piyasaya ekonomik olarak katkı sağlamakta.

Şüphesiz Dünya’da Ekolojik dengelerin korunması için her canlının yaşama hakkı var.

Onun için İNSANI ÖLÇÜLERDE TEDBİR ALIP sokakları güvenli hale  getirip,o sadık dostları,doğal ortama yakın bakımevlerine,fiziki şartları iyi olanlar tarafından sahiplendirilmeyi özendirecek teşvikler verilmeli.

Özellikle protesto eden HAYVANSEVERLER’den şartları uygun olanlarda sahiplenmeli! Sözde değil, özde HAYVAN sevdiklerini göstermeliler!

Lütfen sokaklarımız her yönü ile çok daha GÜVENLİ olsun!

Ancak sokalarımızda hayvanlardan daha tehlikeli olupta dolaşanlar yokmu?