İKİ İNSAN

İlki, 1924 Konya/Botsa doğumlu.

Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü mezunu.

Konya’nın tarihindeki ilk makine mühendisi.

Milliyetçi, muhafazakar ve çok sıkı bir dindar.

Din eğitimi verme bilgi ve ehliyetine sahip dindar.

Partisiz, siyasetsiz ideal bir Müslüman.

Tek işi üstlendiği görev,  yaptığı tek iş de üstlendiği görevi olan nadir insan. Şimdilerde yok böyle bir örnek.

Belediyede memur olarak çalışmaya başladığı tarih, 1950’li yılların başı olmalı. Nafiz Tahralı o yılların Konya Belediye Başkanıydı.

Biz kendisinin adını rahmetli Yılmaz Kulluk’un belediye başkanlığı zamanında duyduk ilk olarak. Çocuk yaşlardan gençliği geçerken de tanıma imkanımız olmuştu.

Kısa boylu ve gözlüklüydü.

Sert görünümlü değil, sertti.

Bakışları, insanı hizaya getiren türdendi.

Samimiydi.

Dürüstlüğün ve karakterli olmanın tanımıydı.

Yemedi, yedirmedi.

Çalmadı, çaldırmadı.

Kul hakkına tecavüz etmedi, ettirmedi.

Tavizsiz, torpilsiz iş yapandı.

Belediye Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundu.

Yılmaz Kulluk ve Mehmet Keçeciler’in Belediye Başkanlıkları döneminde, Belediyle Başkan Yardımcısıydı.

Belediyede zirvedeydi.

Şehirde zirvedeydi.

Kendisine olan güven sonsuzdu.

Kimilerine göre “Hacı Polat” kimilerine göre ise “Hüseyin Polat”tı.

Asıl olan ise Hasan Hüseyin Polat’tı.

Konya Belediyesinde görev yaptığı tüm zamanlarda en kudretli birkaç insandan birisi olan Hasan Hüseyin Polat kul hakkına tenezzül etseydi, şehrin zengin insanlarından olurdu. Ama etmedi. Her iki aleminde kitabına harfiyen bağlı kalarak çalıştı.

Cumhuriyetle yaşıt koca çınar önceki  gün ebediyete intikal etti.

Musalla Mezarlığı’nda toprağa verilirken aile yakınlarının ve sevenlerinin yanındaydık.

Cenaze namazına saf tutanlara baktık, saf tutanlar arasında belediye mensuplarından kimseyi göremedik. Tanınmadığı ve bilinmediği için değil, uygun örnek olmadığı için olmalı gördüğümüz vefasızlığın sebebi.

Hacı abi, hacı baba.

Allah rahmet eylesin, mekanın cennet olsun.

İkinci insan.

1934 Bozkır doğumlu.

Yoksul bir ailenin çocuğu.

Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi mezunu.

Uzun boylu.

Deri, kemik zayıflığında.

Belediyede Hasan Hüseyin Polat gibi, o da bir efsane. İki efsaneden birisi.

Yılmaz Kulluk, Mehmet Keçeciler ve Ahmet Öksüz’ün belediyle başkanlıkları döneminde, başkan yardımcılığı yaptı.

Yönetme ve matematik zekası,  üst seviyede insan.

Şehrin ayağına geldiği, kapısında beklediği başkan yardımcısı.

İsteseydi, milletvekili olurdu.

İsteseydi, çok da zengin olurdu.

Benzinliği, sanayi dükkanları, mağazaları, apartman daireleri, şehrin gözde semtlerinde boy gösteren inşaatları  ve tapu zengini olurdu. Ama tenezzül etmedi. Haram  yemedi. Görevi boyunca iki alemin kitabına bağlı kaldı.

50 yıl önce kendisini tanıdığımızda o tarihlerde yeni yapılan Fuarın Nalçacı tarafının giriş kapısının karşısındaki binada oturuyordu. Aradan 50 yıl geçti, bugünde aynı binada oturuyor.

Mehmet Mert, o insan.

Belediyeci.