KADIYA MÜLK DEĞİL
25 Nisan 2022, Pazartesi 08:33Uzun yıllar önce, “Küsler Şehri” ni yazmıştım.
Önce o yazıdan kısaca bahsedelim.
Ahmet Kayhan Konya valisiydi.
Vali bey harika bir insandı.
Doğal ve netti.
Sahiciydi.
Samimiydi.
Güldü mü yürükten güler, birisinin elini sıktı mı yürekten sıkardı.
Kapısını herkese açık tutardı.
Herkesle bir araya gelir ve konuşurdu.
Bir hayli mütevazıydı.
Uzun yıllar valilik yaptı burada.
Muhabbet ve hukukumuz olan bir valiydi..
“Küsler Şehri”ni yazdığımızda, Büyükşehir Belediye Başkanı da Mustafa Özkafa’ydı.
Özkafa, farklıydı.
Bir kere hesabiydi.
E, biraz da ego ve kibri vardı.
Kendilerinden olan/olmayanlara farklı yaklaşımı olurdu.
Şimdi diyeceksiniz ki,” o makamlara gelin hangi yöneticisi öyle değil?
Doğru.. Hangisi öyle değil ki?
Bunu daha ileri noktalara taşıyan yöneticiler bile var.
Hüseyin Üzülmez o aralar Ticaret Odası Başkanıydı.
Mustafa Özkafa ve Hüseyin Üzülmez, iddia sahibi iki başkan.
İkisi de, genç.
Üzülmez, bıçkın ve teşkilatçı.
Rakiplerine nefes aldırmaz.
Adamın ayağının altındaki halıyı çeker alır ama ayağının altındaki halının çekildiği adam,ayağının altına halı serildiğini zanneder.
Özkafa’da hırslıydı aslına bakılırsa.
Ama o savaşmayı göze almazdı.
Kendisi adına başkalarının savaşmasını isterdi.
Top ayağına gelince arada bir vurduğu da olurdu.
Gelmezse, oturup beklerdi.
Kin ve nefret beslemeyi sürdürürdü.
Bu iki farklı karakter bir birlerine ile konuşmuyordu.
Aralarında üstünlük yarışı vardı.
Küslerdi.
Resmi programlarda bile bir araya gelmemeye özen gösteriyorlardı. Bir araya gelseler bile dönüp birbirlerinin yüzüne bakmazlardı.
Hüseyin Üzülmez siyasi rakibine rahatsızlık vermek adına bir an bile olsun boş durmuyordu. Eline geçen her fırsatı değerlendirdiği gibi, bazen de fırsatı bizzat kendisi yaratıp Özkafa’ya golünü atardı.
Mesela kendisinin yarattığı o fırsatlardan birisinde, ilk yerel seçimlerde kendisinin Büyükşehir Belediye Başkanı olacağını ve aynı zamanda da Ticaret Odası Başkanlığı’nı sürdüreceğini söylemişti. Bunu söyledikten sonra şunu da eklemişti: “ Gelip giderken zaman kaybı olmaması için belediye binası ile Ticaret Odası binası arasında alt geçit yaptıracağım.”
Tabi, Mustafa Özkafa köpürüyordu.
Küslerdi.
Onların etrafında yer alan insanlarda birbirleri ile çok az konuşuyorlardı. Aralarında küs olanlar bile vardı. Bu konuşamama ve küslük hali şehirdeki etkili insanlara bile sirayet etti. Kamplaşmalar oldu.
Vali Ahmet Kayhan’ın, Özkafa ve Üzülmez ile onların etrafındaki insanları bir araya getirmek ve konuşmalarını sağlamak için gayret gösterdiği anlar oluyordu. Ama gayret nafileydi.
Biz bu gelişme karşısında bir taraf Büyükşehir Belediye Başkanı ve çalışma arkadaşları diğer taraf iseTicaret Odası Başkanı ve çalışma arkadaşları olan iki insanın küslüklerinin şehre zarar verdiğini ve kötü bir örnek teşkil edeceğini düşünerek, “Küsler Şehri”ni yazmıştık.
Barışsınlar, konuşsunlar istiyorduk.
Olmadı..!
Bir araya gelmediler.
Gayret gösterenlerin, gayretleri boşa çıktı.
Bu ego ve kibrin sebep olduğu bir hastalık haliydi.
.. Ve bugün.
Uzatmayalım..
Bugün de, dün gibi.
Üstelik daha fazlası bile var.
Yöneticilerin konuşmak ve görüşmek istemediği bir sürü insan var.
Kibir ve tarifi imkansız ego sebebiyle.
Sonra “Bizden olmayan, bana biat etmeyen” hastalıklı anlayış sebebiyle.
Kadıya mülk değil, unvan ve makamlar.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.