ORHAN OSMAN rumuzlu okurumuzun sabah ki serzenişini, sitemini okuyunca durumu bir kez daha kendi ve Konya açısından yeni bir örnekle açmak istedim.
ORHAN OSMAN abim.
Can abim.
Değerli okurumuz, büyüğümüz şöyle yazmış.
“16 Yav senin bir günün bir gününü tutmuyor yukarıdan fırçayı yiyince anında U dönüşü yapıyon. Gazetecilik mi yapıyon? Ne yapıyon bizde anlamadık
Uğur İbrahim Altay Amerika konuşmuş konuşmuşta ne olmuş?
Herkes işi gücü şov ya Amerika’ya gider ya cuma günleri cami önlerinde klasik tokalaşma din üzerinden siyaset sende habire davulunu çalıyorsun
Vallahi bıktık billahi bıktık milletin anası ağlıyor inim inim inliyor ev kiralarından haberin var mı?
Şehir içerisindeki trafikte her gün kavgalar millet kafayı sıyırmış
En ufak bir tartışmada cinayet işliyor
Vekil BM İngilizce konuşmuş o ne güzel karnımız doydu bütün sıkıntılar bitti
Artık bırakın bu boş işler erken seçim gelmeden bu ülkede emekliye işçiye dar gelirliye huzur yok”
…………
Abim kimden ne fırçası yedik ki?
Zaman zaman fırçada yiyoruz ya da Sayın Cumhurbaşkanımızın hemencecik dibinde poz verenlerden tehdidin babasını da yiyoruz.
Bizi ellerine bir geçirseler bir kaşık suda boğacaklar.
Öldürecekler yok edecekler(!)
İnşallah Cenab-ı Allah’ım da onlara bu fırsatı vermeyecek.
Çünkü onlar için zaman hızla daralıyor.
………………..
Ama şimdi benim anlayamadığım bir konu var?
Ne olursunuz cahilliğime verin.
Şimdi biz demişiz ki Uğur Başkan ABD'de yabancı heyeti ağırlıyor.
Biz demişiz ki Sayın Vekil Özboyacı ABD’de BM Genel Kurulunda İngilizce Türkiye adına konuşuyor.
………
Doğru mu?
Peki Konya’da en ucuz oturulamaz denilen ev olmuş 10 bin TL
50 bin TL'ye Konya’da kiralık evler var.
……………
Şehir içinde trafik keşmekeş.
İnsanlar çıldırmış durumda.
Hatalı dönen jeepe binmiş türbanlı hanımefendi bile açıyor camını size ana avrat küfredip el işareti yapıyor.
ŞİMDİ BUNLARIN UĞUR BAŞKANLA SAYIN VEKİL ÖZBOYACI İLE NE ALAKASI VAR?
……….
Ha derseniz ki bunun AK Parti ile alakası var.
AMENNA VE SADDAKNA.
…………
Mesela dün bir okurumuz sabah saat 07.44'de yazmış.
“Uğur abi şu su faturalarını hiç yazmıyorsun”
………….
Abi neyi yazacağım?
Her gün su faturaları yüksek geliyor desem ne değişecek.
Bu şehirde iki kişiden biri su fiyatlarından da elektrik fiyatlarından da trafikten de memnun.
Atılan oy
Açılan sandıklar ortada
Burada her gün ben bunu yazsam sizde beni okuyup aferin deseniz ancak birbirimizi kandırıp birbirimizi tatmin etmiş olmaz mıyız?
Oy veren sizsiniz.
Sandığa giden sizsiniz.
Sonra da bana her gün eleştir diyorsunuz.
Önce hepimizin sandığa saygı göstermemiz lazım.
Bu oylar Mars'tan mı atıldı?
Atanmış insanlara saygı duymak zorundayız.
Bu insanlar Jüpiter’den mi geldi?
Sonuçta seçilmiş ve atanmış insanlara saygı duymak zorundayız.
………….
Allah aşkına beni bir aydınlatın.
Gelelim yazımızın başlığına
Kayseri Belediye Başkanı Sayın Başkanı Memduh Büyükkılıç Bey'in iki üç gündür Bakanlarla gündeme gelen SUCUK PARTİSİnin ardından yaptığı yazılı ve sözlü açıklamayı okudunuz mu?
Dinlemeniz ise okumadınız ise buyurun şimdi birlikte okuyalım.
“Sucuk ikramı sırasında bakanlarımızın ağzına bir lokma dahi almadıklarını hep beraber gördük.
Bunun aksini iddia eden varsa getirsin kamerayı orada görelim, hep beraber 'haklıymış' diyelim”
…………
Sayın Başkanım oldu mu şimdi?
Bu fotoğrafların bir görüntülerin kahkahaların esprilerin havada uçuştuğu haberlerin ardından ne yazık ki iki sayın Bakan da sucuk yememişler.
Peki size inandık.
Hiç mi sucuk paketini arabanın bagajına koydurmadınız?
Eğer buna de EVET diyorsanız çok ayıp etmişsiniz.
Kimse kusura bakmasın.
Elbette Kayseri Belediye Başkanı sucuk partisi verecektir.
Kayseri'nin reklamını yapacaktır da.
Ama koskoca iki Bakan sucuk partisinde sucukların önünde kahkahalar ile şov yapmayacaktır?
Niye?
Millet aç millet aç millet aç da onun için Sayın Başkanım
Emekli, asgari ücretli, işsiz ve çalışmak zorunda kalan yaşlılar.
İşsiz üniversite mezunları. Küçük ve orta halli esnaf
AÇ…AÇ.. AÇ BAŞKANIM
Siz ne sucuğundan ne pastırmasından laf ediyorsunuz.
Elbette TOK, AÇ'ın halinden anlamaz.
Size de bu yakışır zaten.
Aferin çok iyi bir tanıtım.
Süper bir savunma.
…………
Bizim Başkanlar niye böyle bir hataya düşmezler biliyor musunuz?
Çünkü bizimkiler akıllı.
Elbette diyelim ki Uğur Başkan etliekmek tanıtımı yapacak.
Etliekmeği fırına sürerken fırının başında poz verir,
Yanına da iki bakan alıp kahkahalar atmaz.
Oturur etliekmek de yerler börek de yerler
Ama bizimkiler yerken görüntü vermezler.
Bilmem anlatabildim mi?
………..
Tabii bu da bir ekip işi takım oyunu.
Bizim başkanlar akıllı ekiptekiler, takımdakiler daha uyanık.
Bizim Başkanlara niye saygı duyuyorum anlatabildim mi?
Bizim başkanlar çok akıllı çoooook.
Kayserili Başkanlar, Bakanlar, vekiller bu saatten sonra ne derlerse desinler gündemle düştüler tarihe mal oldular(!)
……………
Hayırlı uğurlu olsun inşallah.
………….
SAYIN VALİMİZ
ÖZKAN’I UĞURLADIK
Konya’ya geldiği günden bu yana hem iyi günde hem de zor günde DEVLET BABA ve DEVLET ADAMLIĞI kimliği ile beyinlerimizde ve yüreklerimizde iz bırakan Sayın Valimiz Vahdettin Özkan Bey'i Tantavi’de düzenlenen program ile uğurladık.
Sayın Valimin veda konuşmasında ki “Konya’dan ayrılırken yüreğimiz sızlıyor” cümlesi çok manidar idi.
Anlayan anlamıştır.
Sayın Valim yolunuz açık olsun inşallah.
Konya’daki samimi dostlarınız sizi asla unutmayacaklar.
Samimi olmayanlar ise önceki gün orada zaten yoklardı.
Sizde gördünüz bizde gördük çok şükür.
ENERYA’YA VE
SELMA DELİKAN
HANIMA TEŞEKKÜRLER
ENERYA zorlu ve çileli bir sürecin ardından şehir ve şehir insanı adına artık bir MEDAŞ gibi bir KOSKİ gibi vazgeçilmez parçamız oldu.
Dün sabah sadece bir tanıdık dostumuzun bilgi alması için çooook uzun bir aradan sonra ENERYA’da idik
Tüm eski dostlar burada idi.
İl Müdürü Selma Delikan Hanımla da kısa bir görüşme yaptık.
20 yıldan bu yana ENERYA’nın tüm birimlerinde kademe kademe başarı ile görev yapan hanımefendi, kurumun tüm sistemini ve derinliklerine dahası hafızasına hakim idi.
Mesela artık bir MEDAŞ gibi artık ENERYA’dan da şikayetler gelmiyor.
Bu hem bizler için hem de kurum için çok güzel bir gelişme.
Şehir hizmet alıp insanları da bunun karşılığında mutlu oluyorsa hizmet eden ve etmekte olan herkese bizde KONYA adına teşekkür ederiz.
ABD'de TÜRKEVİ ve ERBAKAN HOCA
Benim bir Recep abim var.
Benim için inanılmaz gerçek samimi abi.
Aynı zamanda Türkiye hafızasıdır.
Bugünlerde Sayın Cumhurbaşkanımız ve Türkevi gündemde yaa
Recep abim Allah razı olsun beni şu yeni bilgi ile bilgilendiriyordu;
……………..
Biliyorum.
ABD'de açılan dev Türkevi'nin Erbakan Hoca ile ne alakası var diye soracaksınız.
Bunu ilk kez Şenkal Abi anlatmıştı ki oda bende aslında Ülkücü'yüz.
Ama doğruyu da konuşur söyleriz.
Modern çağda örgütlü "LOBİ ÇALIŞMASI" yapamayan devletler güçsüz kalmaya mahkûmdur.
Bugün Ermenilerin bile ABD ve Avrupa'da etkili olmalarının sebebi güçlü lobi faaliyetleridir.
Bugün siyonist yahudilerin dünyadaki güçlerinin ana sebebi dev lobi faaliyeti yapacak örgütlü kuruluşlar kurmalarıydı.
ABD'de Erdoğan'ın katılımı ve öncülüğü ile açılan çok fonksiyonlu "Türkevi" Türkiye adına dev bir lobi faaliyeti yürütecek.
Türkiye ve Türkiye'ye gönül verenlerin dev buluşma ve faaliyet noktasına dönüşecek.
Bir zaman sonra güçlü baskı uygulayabilen odak olunur. Yabana atmayın.
Türkiye'nin son dönemdeki aktif dış politika hamlelerini daha da güçlendirecek.
GELELİM TÜRKEVİ VE ERBAKAN BAĞLANTISINA.
Türkevi'nin binası 1977'de dönemin Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil döneminde alınmış.
En çalkantılı dönem olan 1970'lerin Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil'di.
Kıbrıs çıkarması sebebi ile ABD ile aramız bozulmuş, ambargo uygulayıp ilişkileri kesmişlerdi.
Türkiye bakanları ve diplomatları ABD başkanları ile görüşmek için 20 gün kapısında bekliyordu.
İşte İhsan Sabri Çağlayangil tam o dönemde Erbakan Hoca ile ilgili çok ilginç bir anısını Şenkal beye anlatmış.
“Amerika’ya gittim, Başkan Jimmy Carter’dan 10 dakikalık bir randevu için 20 gün bekledim, nihayet randevu alabildim. Odasından içeri girdiğimde Carter, odasında elleri arkasında, ayakta ve camdan dışarı bakıyordu, selam verdim, dönüp bakmadı bile. Anlaşılan azarlanacaktım, bana yüzünü bile dönmedi ve ben cesaretimi toplayarak daha önce ezberlediğim kısa metni konuşmaya başladım:
'‘Sayın Carter malumunuz uyguladığınız ambargo ekonomik olarak bizleri son derce zor durumda bıraktı, bunun kaldırılmasını istiham ediyoruz, falan filan...’'
Carter hiç oralı değil ve ben son derece tedirginim.
O sırada Carter’ın masasının üzerinde duran 10 kadar telefonun, kırmızı renkli olanı çaldı.
Telefonun kırmızı renkli olması önemli bir hat olduğunu düşündürdü.
Carter telefonu aldı, ahizeyi kulağına götürdü.
Birkaç saniye sonra yüzünde hayret ve endişe ifadesi belirdi. Telefonu kapadı ve bana doğru dönerek,
‘'Sayın Çağlayangil böyle önemli bir konu ayaküstü konuşulmaz, isterseniz bunu akşam yemeğinde görüşelim’' dedi.
Ve zoraki gülümsedi.
Ben hemen anladım ki, bizim lehimizde ve bunların aleyhinde bir durum gelişmişti.
Dedim ki '‘Ne oldu sayın Carter, demin hiç pas vermiyordun, beni adam yerine bile koymuyordun, şimdi de akşam yemeğine davet ediyorsun.’'
Carter dedi ki, ‘'Sizin geçimsiz ortağınız Prof. Dr. Necmettin Erbakan ve arkadaşları bakanlar kuruluna baskı yaparak, ABD’nin Türkiye’deki tüm üslerine el koydular.’'
Tam o an için İhsan Sabri Çağlayangil şöyle diyor: "Bir anda kendimi Carter’dan üstün gördüm. O ezik halimden hiç bir iz kalmamıştı. Göğsüm kabarmıştı.
İlk kez Erbakan sayesinde Bakanlık zevkini tattım."
Anısı burada biter. Çağlayangil, Erbakan Hoca'dan aldığı özgüven, cesaret ile o yıllarda denge politikası uygulayıp girişimlerde bulunup bugün açılan Türkevi'nin yerini alabilmiştir.
Bugün de o yere dev lobi ve kültürel faaliyet için Türkevi açılmıştır.
Bitmedi!
Çağlayangil bir gün mecliste Erbakan Hoca ve partisine teşekkür etmiştir.
Sebebini ise şöyle açıklamıştır:
"ABD ile bir sürü anlaşmalar yapıyoruz. Normalde devlet terbiyemiz gereği, biz altına imza attığımız her hususta üzerimize düşeni yaparken, ABD'nin vaatlerini yerine getirmekten hep imtina ettiğini biliyorsunuz. ABD'lilere ne oluyor diye sorduğumuzda da, hep Kongre'yi bahane ediyor ve bizi atlatıp duruyorlardı. Biz de şimdi yeni bir usul geliştirdik. ABD ile herhangi bir anlaşma yaptığımızda bekliyor ve onlar bir şey yapmazsa biz de yapmıyoruz. Tabii onlar da bize soruyor: Neden yapmıyorsunuz, diye. Biz de; 'Yahu sormayın MSP diye bir parti var, başlarında da Erbakan diye birisi var, canımıza okuyor. Eğer siz vaad ettiklerinizi yapmadan biz bir adım bile atacak olsak, bizi perişan ediyor' diyoruz. Yani anlayacağınız, MSP'liler ve Erbakan Hoca sayesinde ABD'liler bize verdikleri sözleri yerine getirmek zorunda kalıyorlar. Eğer getirmezlerse de, biz yapmamızı beklediklerini yapmıyoruz. Bunun için huzurunuzda Sayın Erbakan'a ve bütün MSP'li arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum."
Necmettin Erbakan'ı rahmetle anıyorum.
Zor zamanlar büyük kavgalar gerektirir.
BÜYÜK KAVGALAR ZOR ZAMANDA ZOR ADAMLARLA YAPILIR.”
……………
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Sözlerinle değil, eylemlerinle anılmak istiyorsan verdiğin her sözü tut.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Motorlu kuryeler kaldırımda son süratle üzerimize gelmediği zaman daha iyi ADAM oluruz.
Yorumlar
Salih
25-09-2024 13:32Papağan gibi aynı şeyleri yazan yorumculara dikkat
Fatma fidan
25-09-2024 10:13Erbakan hocayı rahmetle anıyoruz kahrolsun emperyalist iftiracı Amerikan uşakları
Orhan Osman
25-09-2024 09:53Uğur Bey Kardeşim hayırlı günler dünkü yazımda neden sitem ettiğimi tam anlaşılamamış sanırım Uğur ibrahim altay başkan Konya BB Başkanı kendi bekası için Devamlı yurtdışlarina gidiyor Konya nin çözülecek o kadar sorunu varken işin şov kismini yapıyor o zaman istifa etsin Belediye Başkanlığından Bakanmi olacak mv olacaksa olsun Konyanin da yıllardır çözülemeyen başta trafik olmak üzere ciddi yapılması gerekenleri var dediğim bu yanlış mi Zaten Ak parti Konya vekillerinin yaptığı birşey yok başta senin kıymetlim mehmet baykan vekil oldu erdi muradına şimdi millete gofret dağıtarak meşhur olmuş herkes yazdığı için yazıyorum e geriye ne kaldı bu millete yazık degilmi yav bende emekliyim Allah aşkına uğur ibrahim altay söyle en azından bir kent lokantaları açsın millete bur faydası olsun cuma günleri cami önlerinde selamlayarak emeklilerin karnı doymuyor millet aç aç bunu bunlar görmezlikten geliyor biz şov istemiyoruz dar gelirlinin hayatını kolaylaştıracak hizmetler istiyoruz kaderimize razı olduk Allaha havale ettik en azından belediye olarak bir formül üretin cuma günleri gelmesin camiye hizmet versin dediğimiz bu
nuri
25-09-2024 09:35oğuz doğru demiş bırakalım artık bu işleri yunan sahil güvenlik feribotu datcaya yanaşıyor bizim bakan muhattabını arayıp basınla paylaşıyor.ne demişsem o. ey güzel yurdumun saf insanları bu günler iyi günleriniz .uğur abiyede kızmayın oda ekmeğinin derdinde napsın tekeri döndürecek.dünyada başka hangi toplumda doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar diye atasözü var.halk doğruları istemiyor yaşadığı kurguladığı hayal aleminde yaşamak istiyor bırakın yaşasın üç günlük dünyada donu yok ama rüyasında yatla karayipler adalarını geziyor.adam uyansa uyandırana kızıyor ülen sana ne niye uyandırdın diye.
Oğuz Oğuz
25-09-2024 08:25Abe işte bunlara değinmeden, sebep sonuç ilişkilerine girmeden, bu günkü gibi propaganda kokan biçimde yazı yazar, veya dünkü gibi başkanımız şurada, amirimiz burada diye magazin haberi yazarsanız, okuyucu sizi ciddiye almaz, takip etmez. Gider bu adamların kendilerini takip eder. Naçizane tavsiyemdir.
Oğuz Oğuz
25-09-2024 08:19Yav işte, Kıbrıs'a çıkartma yapan, toprağını koruyan, sınır koyan günlerden, gerekirse toprak veririz diyen günlere, ABD üslerine el koyan günlerden, "don't be foolish...." diye gelen mektupları bile cevap verilemeyen, "biz müttefikiz" diye geliştirmeye çalıştığımız günlere, hatta ve hatta terörist başının iadesini bırakın, ifadesini bile aldıramadığımız günlere geldik. Kusura bakmayın senede 50 milyar dolar faiz ödeyen bir ülkeyi de bir noktadan sonra kimse takmaz. Yatırım yapılamaz, borç verilemez, Spekülatif ülke konumuna itiverirler. Geçen sene aldığımız 200 milyon dola paraya 10 senede 300 milyon dolar faizle birlikte 500 milyon dolar civarı bir ödeme yapacağız. İsrail'i anayasasında sınırları belirlenmiş, tarif edilmiş, çizilmiş bir ülke değildir. Bu yönü ile de BM de tektir, amacı bellidir, etrafında ki tüm ülkeler de felç edilmiş/edilmektedir. Olayın nereye dayanacağı, kimin kapısına geleceği bellidir. Ermenistan'in da batı Ermenistan diye bir hayali vardır, 7 tane ilimizde gözü vardır, falan feşmekan. Lobicilik değil mesele, durum ortada iken, şatafat ve lüks için de hareket eden siyasettir. Zaten Cumhurbaşkanının da zannediyorum Konya ve Gazi Antep belediye başkanından başka bir iki kişi dışında daha götürebileceği belediye başkanı da kalmamıştır. Neyse, netice de ABD den bir şey alacaksak bu siyaset ve borç para değil , bilim, teknoloji, araştırma ve zekâya verdiği önem ve bunları kullanma geliştirme ve kullanma gücü olmalıdır. Zaten maliyetine katlanabilse, ABD ülkemizdeki üslerini komşu ülkelere taşımaktan da çekinmez. ABD batıktır. Türkiye nin misyonu çalışmak, Türki Cumhuriyetlere ve orta doğuya hakim bir güç olmaktan geçmektedir. Sağda solda boy sallamaya gerek yok.
ATASAGUN
25-09-2024 07:58Dünya Lideri, REİSimiz Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan BM’de tüm dünyaya liderlik dersi verdi. REİS’in konuşması İsrail heyetini korkuttu. REİS yine mazlumların sesi oldu. Biz de üzerimize düşeni yapacağız. Meydanları dolduracağız ve bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız ve kardeş olacağız.