KONYA ÇİMENTO’YU AYAKTA ALKIŞLIYORUM

İş dünyasını şimdilik kenarda bırakıp, memur, işçi, emekli kısaca doları olmasa da ekmek alıp peynir zeytin yiyen insanımız hala neyin ne olduğunu anlayabilmiş değil.

Bu insanları bırakın bizde bankacı dostlarımızdan, döviz büroları olan tanıdıklara kadar sorduğumuz sorulara aldığımız cevaplardan neyin ne olduğunu bilemedik gitti.

Döviz bürolarını anladık diyelim.

Ya bankalar.

Bizim millet önceki gün bankalara gidip döviz alıyormuş.

Yıllardır inanıp söylediğim bir şey var.

Bizim milletimizde görülmeyen bilinmeyen tahmin dahi edilemeyen gizli para var. 

Bunda hiçbir sıkıntı yoktu.

Ta ki zıkkım kur uçunca bunu fırsat bilenimizde, mecbur kalanımızda vatandaşın temel gıdalarında ki etiketlere görülmemiş şekilde dokununca iş çığırından çıkmıştı.

Eğer et süt peynir şeker fiyatları kıpraşmasa bu milletin hiçbir sıkıntısı yoktu.

Kimse üzerine alınmasın ama bizim millet olarak hayat pahalılığından anladığımız; gazeteye, dergiye, kitaba yapılan zam değil tuvalet kağıda yapılan zam olduğu için bu millet yine böyle giderdi.

Ancak son 20 yılda hepimiz hayal dahi edemediğimiz bir refah seviyesine ulaştıktan sonra eski zor günleri yaşamak kimsenin işine gelmezdi.

Zaten onlarda eski Türkiye’de kalmıştı.

Ve tam ortalık toz duman iken Reis yine çıktı ve dövize de öyle bir hamle yaptı ki aradan 72 saat geçti kimse yine bir şey anlayabilmiş değil.

Biz tam bu gelgitleri yaşarken paralı pullu ve çok büyük bir STK’nın başkanı olan abimiz bana durumu şöyle izah ediyordu;

“Bak Uğur abi bu şehide sıkıntılı olan kesim sadece Beş yolun bu tarafı.

Yani memur işçi sabit gelirli sıkıntıda.

Değilse Beş Yol’dan sonrasında hiçbir sıkıntı yok.

Sanayiler sürekli üretiyor.

İş veren mutlu.

İşçiler çalışıyor. Asgari ücreti bile kimse bu kadar tahmin etmiyordu.  

Çalışan kendini bilen işçide halinden memnun.

Organizelerde 3 vardiya 24 saat çarklar dönüyor.”

…………..

Gerçekten de her gün sabah akşam bu güzergahı gidip gelen iş adamımız doğru söylüyordu.  

Eğer birde şu etiket fiyatları eski haline dönerse Reisin ne demek yapmak istediğini insanlarımız daha iyi anlamış olacaklar.

KONYA ÇİMENTO’YA HELAL OLSUN

Ülke ve ülke insanı bu kadar zor dönemlerden geçerken, hele hele asgari ücret açıklandıktan sonra bazı iş verenler “şimdi ne yaparız?” diye kara kara düşünürken KONYA ÇİMENTO’ nun işçileri için yaptığı maddi bir fedakarlığı öğrenince hem şaşırdım hem de gurur duydum.  

Evet bu ay başında hani döviz 20 sınırlarını aşarken işçi memur sade vatandaş perişan iken KONYA ÇİMENTO tekrar altını çizerek yazıyorum tüm çalışanlarına bin 500’er lira destek parası vermiş.

Yani bununda bir sözleşmede ya da verilmiş bir taahhütte yeri yokken yapmışlar.

Vallahi bu işe şapka çıkartıyorum ve ayakta alkışlıyorum.

Bizim Konya’da ki koca koca iş adamlarına STK ların yöneticilerine örnek olsun diye yazıyorum.

Hadi ellerinizi şu pamuk ceplerinize bir atında olmadık yerde yerden yere vurmaya çalıştığınız kurumu örnek alın.

Bu vesile ile içimde ki bir sıkıntıyı da yazıvereyim.

Yakın zamanda bu kurum ile ilgili bazı yayın organlarında korkunç ithamlar yer alırken sanayici ve iş dünyasının STK ları hemen siperin arkasına “tam siper” vaziyeti almışlardı.

Yahu bu şehri çözmek o kadar zor ki.

Kimin eli kimin cebinde bilen yok. (Bilenler varda onlar konuşamaz)

Ama o günlerde hiçbir sanayicilerin ya da iş dünyasının STK sı sahip çıkmadı ya bunu Çimentocular bir yerlere not almamışlardır ama ben aldım.

Bu da böyle biline.   

SAĞLIKÇILAR VE MALİYECİLER

SİZLERİ UNUTMADIK

Evet hafta sonu dahası geçen haftadan sağlıkçılarımız ve maliyecilerimiz ile ilgili notlarımız vardı.

Pazartesi günü de bu konuları yazmaya çalışacağımızı belirtmiştik.

İki gündür bu sektördeki dostlarımız kibarca hatırlatma yapıp “Hayırdır bizi niye unuttun? Yoksa yazma mı? Dediler” diyorlar.

Yok öyle bir şey sadece gündemimiz Türkiye gibi bir anda allak bullak oldu da onun için.

Geçtiğimiz hafta Necmettin Erbakan Üniversitesinde ki sağlıkçılar hatta doktorlarımız eylem yaptılar.

Görüntüler yerel basında yer almasa da sosyal medyada vardı.  

Vatandaş olarak biz bunu nasıl hissettik?

Randevu alan hastalar o gün muayene olamadıkları için.

Diğer yandan maliyeciler Maliyenin önünde eylem yaptılar.

Geçtiğimiz hafta bu konu beni düşündürdü.

Size bize sorsanız bugün ki ekonomik şartlarda en rahat olanlar en iyi durumda olanlar doktorlarımız başta olmak üzere maliyeciler sanırız değil mi?

Ama bu iki eylem pek çoğumuzun gözünden kaçsa da bence önemli idi.

MALİYE DEMİŞKEN

Maliye demişken birçok resmi kurum ve kurulmuşun önünde aşağıdaki gibi buraları girmek isteyen insanlarımızın oluşturduğu uzun kuyruklar oluşuyor

Gerek bu kurumda çalışanlar gerekse resmi daireye girmek için bu soğukta kuyrukta bekleyen vatandaşlarımız büyüklerimize sesleniyorlar;

“Maçlarda, spor salonların da, camilerimizde artık yan yana durabilirken resmi kurumlara girerken eski HES uygulamalarının bu şekilde ciddi olarak sürdürülmesine gerek var mı?”

………..

Haaa salgın hala bitmedi.

Biz alıştık da ondan.

Ama her yere giriş bu kadar serbest ise buralarda niye böyle sıkıntılı?

O da ayrı bir acı gerçek.

GELECEK PARTİLİ DOSTLARIMIZI ÜZMEYELİM

Yerel bazda muhalefet partilerin temsilcilerinin ve partililerin bizlere sitemi büyük.

Onların çalışmalarına seslerine yeteri kadar yer verilmediğinden bizlere kırgınlar.

Haklılar mı?

Haklılar.

Yalnız düzeni de en iyi kendileri biliyorlar.

Biz yine bu seslere küçük küçük yer vermeye çalışalım.

Gelecek Partisi Kuruluşunun 2. Yılını kutlamış.

Bu kutlamada da Konya ekibi yine başrollerde imiş.

Bizimle bu kareleri paylayan Gelecek Partisi Parti yönetim kurulu üyesi Hacer Filikci Akin, Parti sözcüsü Serkan Özcan, Konya İl Başkanı Hasan Ekici, ilçe Başkanları Ahmet Arslan, Seyit İbrahim Durmuş ve Fatih Köle’ye teşekkür ederiz.    

İÇİŞLERİ BAKANLIĞINA VE VALİLİĞE

EN BÜYÜK TEŞEKKÜR

Hafta sonunda lapa lapa yağan kar ile artistlik yapan millet karın ardından böyle bir donunun yaşanacağını unutmuştu.

7 den 77 ye hepimiz kendimizi kayak merkezlerinde kar keyfi yapanlarla karıştırdık.

Güldük eğlendik ve kaydık.

Haaaa bugün nasılsınız?

Dün sabah evden çıkarken -13 idi.

Neyse İçişleri Bakanlığı Valiliklere gönderdiği genelge ile evsiz vatandaşlar ve sokak hayvanları için mama uyarısında bulundu.

Konya’mızda evsiz sokakta yaşayan vatandaşın olmadığını biliyorum.

Bu konuda sadece bugün için geçen yılda Büyükşehir Belediyesi hazırlığını yapmıştı.

Ama sokak hayvanları köpekler kediler ve kuşlar inanın perişan.

Kim ne derse desin Aksaray yoluna bir gidin, Aslım Caddesine bir çıkıp, Ereğli yoluna bir bakın bırakın oraları şehir merkezindeki güvercinlerin kargaların halini hiç mi görmüyorsunuz?

Hadi pencerenizi açın ve bir avuç buğday atın. Kuru ekmek koyun. Bakın hayvanlar birbirlerini yiyorlar.

Cenab-ı Allah’ım bizleri ve tüm canlıları bu zor günlerde korusun.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Arada bir aynaya bakmalı insan. “Güzel miyim?” diye değil. “İnsan mıyım?” diye.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?     

Bu zor ve çetin günlerde yok yoksul insanlarımız ile sokak havanları için empati yapabildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.