KONYA GIDA VE TARIM ÜNİVERSİTESİ

Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Behiç Coşkun istifaen bu görevinden ayrıldı.

Behiç Hoca aslen Sivaslı.

Sivaslı ve Veteriner.

Rektörlük makamı boş kalmadı.

Geride bıraktığımız günlerde Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörlüğünden ayrılan Prof.Dr. Behiç Coşkun’un yerine, Üniversite Mütevelli Heyeti tarafından Mütevelli Heyet üyesi olan Prof.Dr. Metin Yaman’ı vekaleten üniversite rektörlüğüne getirildi.

Birisi indi, öteki bindi.

Rektörlük makamı  bu hale getirildi.

Prof.Dr. Metin Yaman aslen Karslı.

Karslı ve Beden Eğitimci.

Türkiye’nin alanında tek ihtisas Üniversitesi  olan Konya ve Tarım Üniversitesine Beden Eğitimci Rektör.

Bir önceki Veteriner iken, yenisi Beden Eğitimci.

Vekaleten de olsa, Mütevelli Heyeti tarafından bu üniversiteye yapılan rektör atamaları tuhaf değil mi? 

Mütevelli Heyetine de bakmak gerekiyor.

Orda kimler var?

Mütevelli Heyet Başkanı Prof.Dr. Mehmet Kılıç Tokatlı.

Tokatlı ve Beden Eğitimci.

Kılıç, üniversitenin “Kelek keseni” her ne sebeptense.

Alıyor, veriyor.

Kurumun aklı, Kılıç’ın aklının arkasından gidiyor.

Diğerleri.

Ali Konukseven Karamanlı.

Karamanlı ve matematik öğretmeni.

Konukseven, Recep Konuk’un kankilerinden ve o da bir “Kelek kesen”

Prof.Dr. Mehmet İncekara.

İncekara, Giresunlu.

Giresunlu ve iktisatçı.

Mütevelli Heyetinde ayrıca Prof.Dr.Ali Karabacak, Kemal Ateş, Prof.Dr. Kenan Peker, Prof.Dr.Lokman Kuzu, Doç.Dr. Metin Oktay, Murat Yağız ve Dr. Osman Dur gibi isimler bulunuyor.

İhtisas Üniversitesi heyetinden ziyade, “Eş, dost, yarenler heyeti” gibi, bir heyet.

18 Haziran 2013’e dönelim.

O tarihte kurulan üniversitenin maksadı şu sözlerle açıklanmıştı kamuoyuna.

“Konya Gıda ve tarım Üniversitesi, Türkiye’nin gıda ve tarım alanındaki ilk ihtisas üniversitesidir.”

“Bilgiyi ürüne dönüştüren üniversitedir.”

Üniversite tarımın her alanında yerli ve milli olan ürünlerin yetişmesinde ve toprağa intikalinde öncülük yapacaktı.

Tabi esas maksat bu ise üniversite rektörlerinin ve diğer üst düzey yöneticilerin  Veteriner, Beden Eğitimci ve öğretmen gibi mesleklerin dışında kalan mesleklerden olması gerekmiyor mu?

“Eşyanın tabiatına uygun” sözünü nasıl anlamak gerekiyor.

Üniversitenin finans kaynaklarının başında Ramazan Erkoyuncu oturuyor.

Erkoyuncu, nerde?

Erkoyuncu, yoklarda.

Görevi geldiği günden beri üniversite olayına kafası basmayan Erkoyuncu kayıp/kaçak. Aslında sırf üniversite olayında değil, her olayda kayıp/kaçak. Geçen yıl Ekim ayında yanan ışıklar söndü ve şimdilerde her yer karanlık.

Sadece biz değil, herkes denebilecek kadar çok sayıda insan bugün böyle düşünüyor artık.

Yazık olmuyor mu, Konya Gıda ve Tarım Üniversitesine?

Yazık olmuyor mu, bu uğurda kullanılan/tüketilen kaynaklara?  Üreticinin alın teri olan o kaynakların işe yaramaz duruma getirilmesi, vicdanları sızlatmıyor mu?

Erkoyuncu; üniversiteyi kuran Bilimsel Araştırma ve Teknoloji Vakfı’nın halihazırdaki başkanının dolaylı eski iş ortağı ve birinci derecedeki yakın akrabası Recep Konuk’un olduğunu düşünerek, “Bu durumda ne yapıyım?” diyebilir.

Bu onu kurtarmaz.

Böyle bir mazeret kabul edilecek bir mazeret değil.

“Yapamıyorsan, bırakacaksın” derler adama.

İhtisas Üniversitesi olan bir üniversiteye Beden Eğitimci rektör ve yöneticiler serisi daha ne kadar sürecek?