Konya vurdumduymaz mı?

Ülkeyi yönetenler çıkıp tedbirli olun derken, en yakınlarımız bile covid-19’a yakalanırken daha nasıl gezip dolaşabiliyoruz anlamış değilim.

Yani hiç mi korku yok. Virüse yakalanırsam ölürüm korkusu. Bunu geçtik, ölebilirsiniz fakat başkalarına bulaştırır onların ölümüne neden olabilirim diye de mi düşünmüyorsunuz?

Gençler, orta yaşlılar, yaşlılar evleriniz de durum. Hiçbir işiniz yoksa dışarı çıkmayın. Dışarı çıkarsanız da sosyal mesafeye dikkat edin. İşinizi bitirince de evinize geri dönün.

Alaaddin Tepesi başta olmak üzere Kültür Park ve birçok kent merkezindeki parklarda çimlerin üzerinde oturacak yer kalmamış.

Üç-beş kişi bir araya gelmiş muhabbetin dibine vuruyor. Sorsanız mutlaka bir yakını virüse yakalanmıştır ve ölüm kalım mücadelesi vermiştir ama buna rağmen duyarsız bir şekilde devam ediyoruz.

Bu arada Milli Eğitim Bakanı’nın ısrarla yüz yüze eğitim talebini anlamış değilim. Bu virüs çocuklarda da görülüyor. Bu çocuklar okullardan alıp evlerine götürüyor. Aksini iddia eden olursa ispatlamaya hazırım. Bunu bir ben mi yaşadım diyordum ama öyle değilmiş.

Sayısız insan evinden dışarı çıkmıyor ve virüs nasıl oldun sorusuna, çocuk okuldan getirdi. Birkaç gün ateşlendi, bel ve sırt ağrısı çekti sonra geçti gitti. Ama biz ev halkı tamamen virüse yakalanmışız. Çocuk diye test de yapmıyorlar. Antikor zaten yaptıramıyorsun pahalı.

Bugün bu virüsün artmasındaki neden okulların açık olmasıydı. Okullar kapandı ve virüs azalacak. Kısıtlamalar geldikten sonra mı azalacak dediğinizi duyuyorum.

Kısıtlama sadece okullara ve memurlara geldi. Memurların mesai saatleri değişti, çocuklular evine gitti.

Geri kalan tüm sektörler işlerinin başında. Çalışıyorlar. Aynı tempo buna rağmen virüs sayısında azalış olacak. Ondan sonra da kısıtlamalar başarılı oldu diye övüneceğiz. Okullar kapandı başarılı olduk diyemeyeceğiz.

Çünkü okullar gözükmüyor bile virüsü yayan yerler olarak. Neyse:

Sağlıkla kalın!