KONYALI TEŞEKKÜR ETMEYİ PEK BİLMEZ !

Hava bir ısınıyor, bunaltıyor hatta terletiyor.

Dahası Konya’da yaşayan insanlar olarak hiç de alışık olmadığımız bir şekilde nemi hissediyoruz.

Derken birden gökyüzü kapanıyor ve yağmur başlıyor. Ziraatçıların, çiftçinin deyimi ile de rahmet kovadan boşanırcasına tepemize iniveriyor. Bu kez üşüdüğümüzü hissediyoruz.

Böyle bir yeni iklim kuşağında bir güneşli bir simsiyah hava atmosferinde bizde bir oradan bir buradan yazmaya devam edeceğiz.

………

Yalnız yine bizim velinimetimiz olan okurlarımızın yapmış oldukları değerlendirmeleri burada kamuoyuna dolayısıyla da yetkililere iletmek adına sizlerle paylaşmak istiyorum.  

“MEVLÜT YANAR GEZLEVİ” rumuzlu okurumuz bana göre bölge için hayati önemde bir uyarıda dahası istekte bulunuyordu.

Bakın dostumuz ne diyordu.

Lütfen dikkatlice okur musunuz?

“Gerek Kombassan, gerek İttifak yüreklerimizi dağladı ciğerlerimizi yaktı...

Zararları sadece bu olmadı halkın ekonomik gücünün toplanıp değer arz etmesi azmini sıfırladı...

Ben konuyla ilgili olmayan bir husus için yazmak istedim.

Bahçemde üç beş kaysı ağacım var ve maalesef bu sene kaysı yok...

Araştırdım İspanya’da hatta Malatya’da geç açılan geç olgunlaşan kaysı cinsleri var...

İl Tarım Büyükşehir Tarıma destek birimi düşündüler mi bilmiyorum.

Bu dondan etkilenmeyecek cinslerin Konya’ya kazandırılması lazım...

Bu cinslerden bir menpfis kaysısı...

Adana da bile bunu 10 Temmuzda ekmekte..

Konya’da muhtemelen 25-30 Temmuz...

Araştırıldığında Eylül ayında bile olgunlaşan kayısı cinslerini varlığı görülmekte...

Dile getirirseniz yazınıza kayısı çeşnisi de katmış olursunuz.

Hayırlı günler dilerim hemşerim ...”

…………….

YASİN TEZCAN Bey ise bizi şöyle uyarıyor ve istekte bulunuyordu;

“Uğur Abi Selamlar.

Yazılarını keyifle okumaya devam ediyoruz.

Ama naçizane web editörünüz ile bir toplantı yapsanız.

Sitenizde (senin köşende) kullanılan yazı karakteri ve puntosu çok kullanıcı dostu değil, okunaklı değil yani. Ayrıca; Konya Postasının web sitesinin tamamının da daha modern bir çizgiye kavuşma zamanı gelmiş bence.

Site seninle birlikte ekstra bir ziyaretçi kazanmıştır diye düşünüyorum ama bu ziyaretçilerin kalıcı olması için daha dinamik, daha modern bir ara yüz şart. Teşekkürler.”

…………….

Yasin Beye bizde çok teşekküre diyoruz.

Evet dediğiniz gibi web sitemiz başta olmak üzere gazetemizde dergi ve inşallah dergilerimizle Konya basınında 44 Yıldır üstlendiği misyonla var olan KONYA POSTASI’nı yönetim ve çalışanlarımızla sur’un en yükseklerine taşımak için çalışacağız.

Sizlerden sadece biraz sabır rica ediyoruz.  

SUNA HANIMIN HAKLI TEDİRGİNLİĞİ

SUNA Hanım ise şu acı gerçeğe ve tehlikeye dikkat çekiyordu;

“Uğur Bey insanlık son 1,5 yıldır sağlıkta büyük sıkıntı yaşadı.

Bunu maddi manevi büyük bir kesim hissetti.

Ama yasaklar esnetilince insanların her şeyi unutup kaldıkları yerden hız kesmeden hatta acısını çıkarırcasına yaşamasından şok oluyorum.

Allah beterinden saklasın diyorum”

………….

Suna hanımın bu hassasiyetine yürekten katılmamak mümkün mü?

Hele hele birde şimdi şu delva virüsü dedikleri zıkkım yine dünyayı sallamaya başlamışken

………………

Mevlüt Yanar Bey KOMBASSAN demişken dahası artık BERA Holding demişken bir şeyi düzeltmek ve yeni bir gelişmeyi sizlere aktarmak istiyorum.

Hani Salı günkü yazımızda BERA Holding’de ki genel kurul sonrası gelişmeleri Konya basınında hiçbir yerde duymadığımız konuları sizlere aktarmaya çalışmıştık ya.

Evet orada şöyle bir ifade kullanmıştım.

“Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Şahin”

……………

Şimdi bu cümlemi düzeltiyorum.

Haşim Bey Yönetim Kurulu Başkanlığını kabul etmemiş.

Bunun üzerine yönetim salı ve çarşamba günün toplantı yapmış.

Ve BERA Holdingin yeni Yönetim Kurulu Başkanı ile nihai kararın bugün yapılacak olan yönetim kurulu toplantısında belirlenmesi bekleniyor.

Bu vesile ile hem kendimi düzeltmiş olayım hem de BERA Holding ile ilgili gelişmeleri yine en yakından siz değerli okurlarımıza aktarmış olalım.

BERA HOLDİNG DEMİŞKEN

Dün sabah bizi ilk arayan okurlarımızdan dostlarımızdan büyüklerimizden birincisi Sayın Ali Rıza Alaboyun Bey idi.

Yani Sayın eski Bakan ve BERA Holding’in eski Yönetim Kurulu Başkanı Ali Rıza Bey Holdingin genel kurulu sonrası yaptığımız yorum değerlendirme için teşekkür ediyordu. 

Açık ve net söyleyeyim.

Kimsede üzerine filan alınmasın.

KONYALILIK ve KONYALI OLMAMAMAK arasında ki NEZAKET farkı bu işte.

Biz koskocaman iki sayfa yazı yazmışız.

Sayın Bakan ile ilgili tek bir cümle var.

Koskoca Bakan sabahın 9 unda arayıp teşekkür ediyor.

Maalesef bizim insanımız için değil sayfalar kitap yazsan teşekkür etme ve geri dönme gibi insani bir durum ne acıdır ki beklenmez.

Bekleyende zaten Köprübaşı durağında Adalar vapurunu bekler gibi bekler durur.

YİNE TURİZM,

YİNE RUS TURİST

YİNE YERLİ TURİST

Bütün Haber Ajanslarını, yazılı görsel medyayı takip ediyorum. Maşallah yönetenlerinde, yönetilenlerinde dahası aradaki kuzu gibi giden bizlerinde bütün dünyası TURİZM oluverdi.

Herkes tatil modunda.

Denize nasıl giderim?

Bu deniz tatili bize kaça mal olur?

Veeee tatil parasını nereden bulurum?

…………

KÜLTÜR MÜDÜRÜ SAYIN YARAR’A TEŞEKKÜR EDERİM

Şehrimizde siyasetin o sert rüzgarlarına direnerek görevini layığı ile cesurca ve yürekten inanarak yerine getirmenin heyecanını yaşayan Turizm ve Kültür Müdürü Abdüssettar Yarar Beyin ekibinden dün sabah çok güzel beni mutlu eden bir bilgi aldım

Konya’da ki tek Atatürk Anıtının üzerinde bulunan çinilerden birinin düştüğünü bir okurumuzun uyarısı ile köşemize taşımıştık.

Dün aldığım bilgide ise bu çinin yerine yeniden orijinal hali ile konulması için Sayın Yarar’ın talimat verdiğini öğreniyordum.

Kültüre, tarihe verilen değer bu işte.

Teşekkürler Sayın Yarar ve makine titizliği ile çalışan ekibi.

SURİYELİ DİYE AYIRMAK HANİ SUÇTU?

İki gündür ulusal yayın organlarında şöyle bir haber var.

Dahası direk manşet var

“Konya'da yangın faciası: 3 Suriyeli çocuk öldü”

…………….

Evet Allah düşmanımıza göstermesin Hocacihan’da meydana gelen yangında ikiz kardeşler Fatma (4) ve Ayşe El İsmail (4) ile Nuran El İsmail (2) feci şekilde hayatlarını kaybettiler.

Minik yavrularımıza Allah’tan rahmet diliyoruz.

Ana babaya dünyada yaşayabilecekleri en ağır acılardan olan bu acı karşısında bol bol sabır diliyoruz.

Yüce rabbim böyle bir acıyı düşmanımıza yaşatmasın inşallah.

…………

Yalnız iki gündür bir şeye takıldım.

Yanlış düşünüyorsam ne olur beni düzeltin.

Ankara’sı, İstanbul’u, Diyarbakır’ı, Antep’i beni ilgilendirmez.

Ben Konya’yı bilir Konya’yı konuşurum.

…………….

Suriye’de yaşanılan insanlık dramının ardından Türkiye’nin bu insanlara nasıl kucak açtığını bilmenin ötesinde bugün artık bu insanların kapı komşumuz olması nedeni ile her şeyi biliyoruz. Dahası yaşıyoruz. 

Konya’mızda bir cinayet işlenir. İşlenebilir. Doğaldır.

Ama ölen ya da öldüren Suriyeli ise yönetimden STK lara kadar biz BASIN çalışanları olarak hemen uyarılırız.

SURİYELİ demesek iyi olur. Ayırım yapmayalım.

Doğru. Aldık kabul ettik. Bir daha dikkat edelim Yapmayalım.

Hırsızlık olur, gasp olur, darp olur. Hemen devreye girilir.

SURİYELİ demesek iyi olur. Ayırım yapılıyor.

Doğru. Aldık kabul ettik. Bir daha yapmayalım.

Ülkenin 20 yıl sonrasını, 50 yıl sonrasını düşünerek iyi niyetle yapılan bu uyarıları alıp kabul ediyoruz.

………….

Peki Allah aşkına böyle bir felakette Hocacihan’da komşumuz için niye yine ayırımcılık yapıyoruz?

Ve niye bizi uyaranlar şimdi bu duruma seyirci kalıyorlar.

……………..

Suriyeliler Türkiye’ye giriş yaptıkları günden bu yana ben bu durumu aldım kabul ettim.

Yazdım. Söyledim. Herkesle de tartıştım.

Bu işi kanatmanın ya da büyütmenin bir anlamı yok.

………..

Empati… Empati… Empati.

Almanya’da, Avrupa’da, Amerika’da, Çin’de…

Dünyanın her yerinde neresinde olursa olsun akrabası olmayanımız var mı?

Tabii ki YOK

……….

Ve biz Dünyanın her yerinde ki Türklerle, Müslümanlarla lafa geldiği zaman gurur duyuyoruz.

Niye?

Çünkü onlar artık başarılı, iş adamı, bilim adamı, sanayici, esnaf, siyasetçi, sporcu, topçu hatta popçu…

Değil mi?

Bizim Dünyanın dört bir yanındaki insanlarımız ne kadar gurbet, vatan, toprak özlemi çekseler de Türkiye’ye dönerler mi?

……….

Vallahi de dönmezler, billahi de dönmezler. 

Fabrikadan emekli olan, belediyedeki çöp temizliğinden emekli olan insanımız dönmüyor.

Dönmediği gibi torununu bile oralara götürüyor.

…………….

O zaman bu insanlarda asla ama asla bir daha SURİYE’ye dönmezler.

Dön-me-ye-cek-ler.

O zaman !

O zaman bu ayırım niye?                

Seyirci kalmak niye?

NEDEN?

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Aydın, hiç tahsil görmemiş dahi olsa anlayışı ve kavrayışı çok yüksek olan kimseye denir

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Trafik ışıklarında beklerken sarı ışık yandığı zaman hemen kornaya basmadığımız zaman biraz sabırlı olmayı becerebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.