KONYASPOR YÖNETİMİ VE BAKAN KURUM

Ülke insanı gibi kendi insanımızın da gündemi farklı farklı. Öncelik elbette ekonomide. Aş, iş her şeyin önünde. Yeni normalleşme adına atılan her ciddi adım ile insanımız artık salgını, koronayı falan kâle almaz oldu. Korona artık ailemizden bir şey gibi. Artık alıştığımız pandemi ve korona gerçeğinin yanı sıra bu şehrin insanının tutkuları var. Kentin insanının en büyük tutkusu, aşkı;etli ekmekten sonra KONYASPOR’dur.

Eeeee Konyaspor’u bekleyen kongremize şurada kaç saat kaldı.

Hele hele yeni sezon Konyaspor’un 100. yılı.

Durun buraya gelmeden önce notlarımızdan bugünkü başlıklarımıza göz atalım.

ŞİMDİ OKULLAR AÇILMIŞ MI OLACAK?

Sayın Cumhurbaşkanımızın yeni normalleşme takvimini millet olarak heyecanla bekledik, sonra da izledik. Cumhurbaşkanımızın açıklaması ile normal hayata ciddi anlamda geçişin sinyallerini izledik. Elbette normalleşme için aşı şart.

İkincisi de malum turizm sezonu.

Bu sezonda ne bir salgın olur, ne de korkutan rakamlar.

Geçen gün Ege sahilinde yapılan bir haberi izliyordum. Esnaf da, yetkililer de yemin billah ediyorlardı ve “Gelin, burada korona yok” diyorlardı.

Her ne kadar balık hafızalı da olsak unutmadık değil mi?

Geçen yıl da yaz sezonunda yani turizm sezonunda Akdeniz, Ege sahillerinde tek bir vaka yoktu.

Bütün hastalıklar hemen sahil şeridinin bu yanında Torosların bu cenahında başta da Konya, Denizli gibi illerimizdeydi.

Şimdi daha tedbirliyiz. Bu yaz Allah’ın izni ile her şey çok güzel bir şekilde geçecek.

Cumhurbaşkanımız açıklamasında eğitim konusuna hiç değinmedi.

Zaten bu salgın ve normalleşme adımlarında bana göre Cumhurbaşkanımızı en çok yoran ve üzen Bakanlıkların başında Milli Eğitim Bakanlığı geliyordu. Geleceğimiz olan nesillerimiz ile pin pon topu gibi oynandı.

Bazı okurlarımız bu cümleleri kâle almayabilirler.

Ancak bu salgın dönemde eğitim denildiği zaman tarihe not olarak giren bir gelişme daha yaşanmıştı. Bu gelişmeyi niye saklıyorum. Çünkü ben de aynı saftayım da onun için.

Unutan ya da kaçıran okurlarımız için kısaca özetleyeyim mi?

………………..

BASINDAN;

Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu üyesi Prof. Dr. Ömer Özyılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalarda Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’u hedef aldı.

Yükseköğretim politikalarının, Milli Eğitim Bakanlığı’na göre daha başarılı olduğunu savunan Özyılmaz, “2020-2021 Eğitim Öğretim sezonunda ülkemizdeki yükseköğretim ve Milli Eğitim'deki eğitim uygulamalarına baktığımızda, bazı eksikliklerine rağmen, yükseköğretimin daha başarılı olduğunu söyleyebiliriz. Bu, yerelleşme kurumsallaşma, bir çizgi izleme ve ciddi bir çabanın ürünüdür” dedi.

“BİR ÇİZGİ TUTTURAMADI”

Prof. Özyılmaz şöyle devam etti: “Milli Eğitim'de bu başarıyı göremiyoruz. Çünkü, Milli Eğitim Bakanı konu üzerinde özenle çalışarak bugünü kurtaracak politika üretemedi. Yerelin sesini duymadı, durumunu görmedi. Devlet nezdinde ağırlık koyarak bir tarz bir çizgi tutturamadı. Aksine çok zikzak yaptı ve çok yıprandı.

Bundan olumsuz olarak etkilenen de ilk, orta ve lise öğrencileri oldu. Ayrıca öğretmenler ve veliler de hüzün ve kedere boğulmanın yanında psikolojileri bozuldu. Bakandan kaynaklanan bu beceriksizlikten dolayı, bir nesli/kuşağı kaybetmek üzereyiz. Çok ciddi önlemler alınmalıdır.”

……………

Özyılmaz daha sonra yaptığı açıklamada bu görüşlerin Külliye’nin değil kendi şahsi düşünceleri olduğunu söyleyerek tweet’lerini silmişti.

……………..

Cumhurbaşkanımızın son yeni normalleşme açıklamaları içerisinde Milli Eğitim konusu hiç olmadı.

Hemen ardından Sayın Bakan Selçuk açıklamalarda bulundu.

Ve dün itibarı ile Türkiye’de yüz yüze eğitim başladı (!)

Allah aşkına yapmayın etmeyin. Milletin temiz yüreği ile temiz aklı ile oynamayın. Hem yazıktır, hem ayıptır, hem de günahtır.

Yahu neyin yüz yüze eğitimi başladı?

Kimin evladı dün yüz yüze eğitim için okula gitti?

İki hafta sonra çocuklarımız karnelerini alacaklar.

Yani şimdi millete diyecek ki “Yüz yüze eğitimi dünyada en iyi şekilde yaptık ve bir eğitim yılı noktaladık.”

Doğru diyorsunuz, dün bile yüz yüze eğitim başladı dersek evlatlarımız ilk ve orta derece durumlarına göre toplamda 4 ve 6 gün okullarına giderek karnelerini almış olacaklar.

…………..

Net söylüyorum, on binlerce öğretmen yüzbinlerce öğrenci ve velinin aklı ile oynuyorsunuz.

Hani ne oldu öğretmenlerimizin aşılanma işi.

Eğitimde aşılanma oranı yüzde kaç sayın Bakanım?

Eğitim sevdalısı bir basın mensubu olarak bir nesli yok sayabiliriz. Bunda ne siyasi ne de bürokratik anlamda ülkeyi yönetenlerin kasıtlı bariz hataları yoktur. Sayın Cumhurbaşkanına ne diyebiliriz ki? En güvendiği ismi Milli Eğitim Bakanı yaptı. Bakan Bey’in durumu ortada.

Tamam biz cahiliz.

Biz körüz.

Eğitimdeki süper başarılı bir yılı göremedik.

Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu üyesi Prof. Dr. Sayın Ömer Özyılmaz Bey’i nasıl çıldırttınız da beyefendi öyle bir sosyal medya paylaşımı yapma gafletinde bulundu.  

Bu işte bir vebal varsa onu da bilen biliyordur diyoruz ve canımı çok yakan eğitim konusunu bugünlük noktalıyoruz.     

Bu bölüme küçük bir not düşeyim de kimsenin vebaline girmeyelim;

Eğitimde bu konuda Konya’da samimiyetle görev yapan İl Müdürü Sayın Seyit Ali Büyük Bey’den en alt birimde ki okul temizlik görevlilerine kadar hiçbir kimseye söylenecek bir sözümüz yok. Çünkü onlar elbette ki yasalar, genelgeler ve yönergeler doğrultusunda en iyisini yapmaya çalıştılar ve de yaptılar.  

DAVUTOĞLU’NUN PERFORMANSINI ÇOK BEĞENDİM

Önceki gün akşam Cumhurbaşkanımızın yeni normalleşme açıklamalarını dinledikten sonra hemen Haber Türk ekranına geçtim. Çünkü Fatih Altaylı’nın Teke Tek programının konuğu Gelecek Partisi Genel Başkanı Konyalı siyasetçi Sayın Ahmet Davutoğlu idi.

Bu programı nefes almadım izledim.

Aman aman durun, bu konuya girmeden bir konunun altını kalın çizgilerle çizelim.

Kesinlikle Sayın Davutoğlu ve partisi Gelecek Partisi ile uzaktan yakından nokta virgül kadar bir yakınlığım ve alakam yok.

Yalnız herkes şunu da bilecek ki; nasıl bir Karadenizli, bir Doğulu vatandaşlarımız parti, cemaat, takım farklılığı gözetmeksizin hemşehrisine sahip çıkıyorsa ben de Sayın Davutoğlu’nu bir Konyalı olarak izliyorum. Çünkü yukarıda sözünü ettiğimiz insanlarımız gibi bizim kendisine sahip çıkma gibi bir lüksümüz ve gücümüz asla yok.

Davutoğlu’nun performansını çok iyi buldum. 

Geçmişte yaşanan olayları tarih tarih, yer yer, hatta saat saat belirterek kendi penceresinden durumu anlattı.

O uzun canlı performansta beynime kazıdığım cümlesi ise “DEVLET KAYDINA GEÇMEMİŞ HİÇBİR GÖRÜŞME YAPMADIM”…

…………

Sayın Davutoğlu ile ilgili bölümü burada noktalayalım.

Çünkü bazı dostlarımızın öfke kontrollerini zorladığımı hissediyorum…

KONYASPOR VE BAKAN KURUM

Evet Konya, vefakar, samimi, saf, temiz, yeşil- beyaz renkten başka renk tanımayan fedakar Konyaspor taraftarı 100. yıl ve şampiyonluk rüyaları ile yatıp yepyeni hayaller ile kalkıyorlar.

O zaman bizim yerel basında kimsenin pek üzerine basmak istemediği birkaç şeyin bu bölümde altını çizmek istiyorum.

Evet bizim camiadaki arkadaşlarımız özellikle genç meslektaşlarımız en az bizim kadar bu konuda bilgi sahipleri ama yazamıyorlar konuşamıyorlar işte.

Bu 100. yıl döneminin kahramanı büyük rolde Sayın Bakan Murat Kurum olacak.

Evet Sayın Kurum görev alanı içerisinde hem Konyamız’ın, hem de Türkiye’nin gözbebeği. Allah nazarlardan saklasın. Ve Sayın Bakan 2023’e giderken de özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın gözbebeği isimlerin başında yer alıyor. Dualarımız Konya ve Türkiye için Sayın Bakanımızla. 

Sakın Bakan geçen sezonda Konyaspor için bugüne kadar görülmemiş bir şekilde başta finans konusu olmak üzere Hilmi Başkan ve yönetim için her şeyin kapısını açtı.

Şimdi bu yeni dönemin geçen sezona göre farklı bir yönü olacak. 

Çünkü şu ana kadar yaptığımız görüşmelerde eğer yanılmıyorsak ve uzun atlamıyorsak Konyaspor’un yeni Başkanı “bizden biri” olacak.

Herkes yazdı, paylaşımlar yaptı bizde biraz konuyu detaylandırarak yeni başkanın, (en güçlü başkan adayının) Sayın Fatih Özgökçen olacağını sizlerle paylaştık. 

KONYA POSTASI Gazetemizde bu sütunlarda 27 Mayıs Perşembe günkü yazımızda Fatih Bey ile ilgili olarak şöyle yazmıştık;

“Fatih Bey’in kendisine ait bir hukuk ve arabuluculuk ofisi vardır.

Fatih Bey aynı zamanda Konya Büyükşehir Belediyesinin Başkan vekilidir.

Yani Başkan Sayın Uğur İbrahim Altay’ın vekilidir.

İçinizden “oooooooo” çektiğinizi duyar gibi oluyorum.

Ama daha durun bitmedi. Hukukçu Fatih Bey aynı zamanda Çevre Bakanımız Sayın Murat Kurum Bey’in birlikte okuduğu bugün bile Konya’da dünden bugüne iki arkadaşı sırdaşı varsa o iki kişiden birisidir.“

……….

O yazımızın çıktığı gün Sayın Fatih Bey’in yakın bir arkadaşı bize şu ek bilgileri veriyordu;

“Fatih Bey çok iyi ve düzgün bir insandır. Bence yakından tanısan sende beğenirsin. Konya için gerçek bir beyindir.

Sayın Özgökçen İller Bankası Denetleme Kurulu üyesidir.

Bakan Bey’in hukuk danışmanıdır.

Fatih Bey Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi mütevelli heyeti üyesidir.

Konya Kültür Varlıkları Şube üyesidir.”

………………

Vallahi o gün bize yazılı olarak verilen bilgiler böyleydi.

Demek ki Fatih Bey Konyaspor Başkanlığı için biçilmez bir kaftan.

Ve Sayın Özgökçen Başkan adaylığını açıkladı. Bu adaylık açıklama işi usulün bir açıklaması idi ve Fatih Bey’in Hukukçuluğuna yakışan bir açıklamadır.

Çünkü Konyaspor için artık ikinci bir adayın “adayım” diye çıkma şansı yoktur.

Sayın Bakan Kurum aldığımız bilgilere göre yarın Konya’da olacak. Sayın Bakan’ın bu programı netleşirse Konyaspor için de hayırlı olsun deyip önümüze bakacağız inşallah. Çünkü her ne kadar Sayın Bakan Kurum ile Fatih Bey sürekli temasta da olsa bu iş bu kez bazı yönetim kurulu üyeleri ile son kez masada olacak ve hedefler netleştirilecek.

(Zaten Fatih Bey zaten yönetimini yapmış durumda.)

Fatih Bey ve yönetimi Konyaspor için Konya için hayırlı uğurlu olsun Allah mahcup etmesin diyoruz.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Gülmek hayatın en güzel eylemidir. Ve her ne varsa sizi bundan alıkoyan onları yok edin

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Dedeman kavşağında kavşağın içinde durarak dolmuş beklemediğimiz zaman ve dolmuş sürücülerimizde burada durarak indi bindi yapmadıkları zaman daha iyi ADAM oluruz