KONYASPOR’UN ŞANSSIZLIĞI

Bizim gazetede “Yazan Adam” mahlası ile bir kaç gündür Konyaspor’daki gelişmeleri yazanın kim olduğunu bilsem, kendisine soracağım “Yazdıklarından daha fazlası da var mı?” diye.

TSYD Konya Şubesi Başkanı ve gazetemizin Genel Yayın yönetmeni Murat Dönmez’e sordum: ‘Kim bu arkadaş?” diye. Yılların dostu Murat’tan hiç bir cevap alamadım. Dönüp  yazı işleri müdürü  Zekeriya Sağlık’a sordum aynı soruyu. Zekeriya, Murat’tan da beter. Ser veriyor, sır vermiyor. “Yazan Adam” tam bir muamma. Yalnız şu ki; bu adam her kimse Konyaspor’u yakından biliyor ve takip ediyor.  Eski ya da  yeni yönetimden yani içerden sağlam bilgiler alan birisi olabilir mi “Yazan Adam” bilmiyorum. Olabilir mi? Olabilir.

Şimdilik “sır” olan bu adam ne diyor?

Konyaspor’da geçmişte yaşanan skandal niteliğindeki olayları anlatıyor.          

Mesela; gerilere gidiyor ve Rıza Çalımbay’ın hoca olarak nasıl ve kimler tarafından getirildiğini, yanlış ve şaibeye açık oyuncu tercihlerini, oyuncu transferleri konusunda yönetimle hocanın ters düştüğünü, yanlış ve maksatlı transferler yapıldığını, sağ bek oynayan bir oyuncunun, sol bek diye transfer edildiğini, oynamadan para alan oyuncuların olduğunu,  bazı oyunculara ödenen  yüksek transfer ücretlerine karşılık o oyuncunun sahada verimli olmadığını iddia ediyor.     

“Yazan Adam” Alper adında bir menajerden de söz ediyor. Anladığımız kadarıyla o menajerin “ On parmağında on marifet” Futbolcu diye  kimi bulduysa getirip  Konyaspar’a kakalımış. Bu  becerikli adamın tabi o dönem Konyaspor yönetiminde kendisi gibi becerikli bir kaç  adamı da varmış. Kafa kafaya vermişler ve istedikleri oyuncuyu Konyaspor’a  transfer etmişler. İddialarını güçlendirmek için “Yazan Adam” şöyle de bir örnek veriyor: “Bunlar stoper diye, sol açık bile transfer edebilir” Önce şunu söyleyelim: Eğer bu iddiaların bırakın tamamını biri bile doğruysa, Konyaspor’a ve Konya’ya ihanet ediliyor,  hainlik ediliyor demektir.

Okuduklarımızdan öğrendiğimize göre, Aykut Kocaman hoca  takımın başına geçtikten sonra Kayacık tesislerine ilk geldiği gün bu  “işbilir” menajer Alper’i  görünce “Bu adamın burada ne işi var?” demiş ve onu tesislerden kovmuş.

Peki bunlar olurken, yaşanırken yönetim nerdeydi?

O menajerin yönetimin içinde olan adamı, arkadaşı, yoldaşı hiç izlenmedi mi? Böyle birisine yönetim transfer konularında geniş yetkileri nasıl verdi, neden verdi? Dahası diyelim ki  herhangi bir oyuncunun transferi, fiyasko ile sonuçlandıysa, o  transferle ilgili istismar ve menfaat sağlama gibi konular gündeme  gelmişse ki;  gelmiş, neden ipi çekilmedi? Menajer ve bir kaç yöneticinin ilişkisi neden bir anda sonlandırılmadı? Kafa karıştıran bir durum var ortada. Konyaspor’da neler olmuş, neler oluyor?

Hilmi Kulluk’un ailesinden dolayı Konyaspor için önemli bir kazanç olduğunu düşündük her zaman. Kendisi belki de Konyaspor tarihinin en kayda değer ve unutulmayacak başkanlarından  birisi olabilir diye düşündük. Bu olabilirdi ve mümkündü. Fakat görebildiğimiz kadarıyla Hilmi Kulluk kulüp başkanı olarak işi gevşek tutuyor. Gerektiği yerde, gereken tavrı gösteremiyor. Anadolu kulüplerinde yönetim içinde görev taksimi elbette güzel bir olay. Fakat Konya gibi bir yerde “Ben kulüp içinde şunlara bakıyım. Ahmet şundan sorumlu olsun.Mehmet  şuna baksın” her zaman doğru olamayabilir. Dolayısıyla başkanın “her taşın altına elini koyması” lazım. Yönetimdeki arkadaşlarının  yaptığı  işlerden sorumlu olan başkanın, arkadaşlarının ne  yaptığından ve nasıl yaptığından da sağlam bir şekilde bilgisinin olması lazım. Gerektiğinde de  müdahale etmesi lazım. Bugün  kulübün “sır” mahiyetindeki  bazı  bilgileri sosyal medyaya sızıyorsa, başkan oturup düşünmeli. Bu şehirde adamın ailesinin, babasının  falan kim olduğuna bakmazlar. Adamı  “tefe koyarlar” vallahi. Biz bunu özellikle söylemiş olalım Hilmi Kulluk’a.           

Konyaspor  ne yazık ki bazı dönemlerde çok istismara uğradı bu şehirde,  Geçmişteki  yönetimler tarafından istismar  edildiği   iddiaları oldu. Kulübün kimi siyasetçiler tarafından bir şekilde kullanıldığı iddiaları oldu.     Çok sayıda  yanlış transferler yapıldı. Çok büyük  paralar heba edildi.Bir dönem ünlü bir holding tarafından yönetilen Konyaspor’un kasasının içinin boşaltıldığı iddiaları ayyuka çıktı. Yakın zamanda, Ahmet Şan ‘ın başkanlığı sırasında da yanlış icraat iddiaları yapıldı. Mesela, stat reklamları konusunda  olduğu gibi. Siyaseten etik olmayan, ahlaki olmayan bu anlaşma neden devam ediyor.? ”Yaptım, oldu, bitti” mantığı, hakim oldu. Sonuçta ne oluyor biliyor musunuz? Bu şehre yazık oluyor. İşini doğru dürüst yapan insanlardan ,yöneticilerden dahi şüphe edilmeye başlanıyor.

Bizim gazetede bir kaç gündür “Yazan Adam” her kimse, bizi  haftanın son günündeki bu yazımızda farklı bir yazı yazmaya da mecbur etti.