Kralın Oğulları
09 Nisan 2022, Cumartesi 08:02Ünlü bir kralın üç erkek çocuğundan biri, onun yerine tahta geçecekti. Kral bu seçimde zorlanıyordu; çünkü her üç oğlu da akıllı ve yürekliydiler. Oğullar üçüz ve aynı yaştaydılar. Kral en sonunda bir bilgeye danıştı ve onun önerisine uymaya karar verdi.
Üç oğlunu da yanına çağırıp her birine, birer torba dolusu çiçek tohumu verdi. Bir yolculuğa çıkacağını, en az üç yıl sonra dönebileceğini, bu tohumları, onları sınamak için bıraktığını söyledi ve ekledi; Döndüğümde tohumları geri vereceksiniz. İçinizde onları en iyi saklamış olan benim yerime tahta geçecek.
Birinci oğul şöyle bir mantık yürüttü: `En iyisi bu çiçek tohumlarını çelik bir kasaya kilitlemek. Babam geri döndüğünde verir, çalınmalarını da önlemiş olurum.’
İkinci oğul, tohumları kardeşi gibi kilitlerse çürüyüp öleceklerini düşünerek götürüp sattı; kazandığı parayı saklamaya başladı. `Babam döndüğünde, gidip yenilerini satın alır, taptaze geri veririm.` diye düşündü. Üçüncüsüne gelince; o, tohumları bahçeye ekti.
Üç yılın sonu da kral döndüğünde, birinci oğlu kasayı açıp kurtlu, kokuşmuş, çürümüş tohumları verdi. Kral; `Bunlar benim sana verdiklerin olamaz. Çiçek tomurcuklanmalı ve güzel kokmalıdır, bunlar ölmüş!` diye hiddetle bağırdı. Oğlu, aynı tohumlar olduğuna yemin ettiğinde ise `Sen benim istediğim ölçülere sahip değilsin.` dedi.
İkinci oğul çarşıya gidip yeni tohumlarla geri geldi. Kral tohumları inceledikten sonra, `Bunlar benim bıraktıklarım değil, ama kardeşinden biraz daha iyi düşünmüşsün.` dedi. `Yine de beklediğim ölçüde becerikli, yaratıcı değilsin.` diye ekledi.
Kral üçüncü oğluna yaklaşırken korkmaya başlamıştı. `Ya o da bir yanlış yaptıysa, ya o da yeterli değilse; ülkeyi ben öldükten sonra kim yönetecek?` diye kara kara düşünmeye başlamıştı.
Son oğlu, onu sarayın bahçesine çıkarttı ve kral burada yüzlerce çiçek, yüzlerce güzel kokulu bitkiyle karşılaştı. Oğlu hemen söze başlayıp babasına şunları söyledi:
`Bunlar bana verdiğiniz tohumlar babacığım.` dedi. `Dökecekleri yeni tohumları hemen size vereceğim.` şeklinde ekledi. Kral emindi, böylelikle yerine kimin geçeceği belirlenmiş oldu.
Hayat öyle bir şeydir ki kime ne kadar değer verirsen ver nereye koyacağını bilemediğin takdirde verdiğin emekler ve değerler çöp olup gider. Özellikle de insanlar için geçerlidir bu görünmez kural. Değer biçilemeyen şeyler zekanın yetersizliğiyle yok olup giderken değersiz görünen şeyler zekanın sayesinde en değerli şeye dönüşebilir. Ee marifette ondan ona dönüşmek değil ondan ona döndürebilmektedir…
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.