Küresel Çalkantıdan Etkileniyoruz
28 Şubat 2022, Pazartesi 09:31İç piyasada kısmen sakinlik dış piyasalarda ise aksine hareketlilik hâkim. İç piyasada yatay döviz kuru kısmen sakinlik yaratırken, dış piyasalarda küresel çapta artan gıda ve enerji fiyatlarına bağlı enflasyon, sorun yaratmaya devam ediyor. Enflasyonla mücadele kapsamında gelişmiş ülkelerin birçoğu ya faiz artırıyor ya da faiz artırma eğilimine gidiyor. Günlerdir Fed’ in bu yıl kaç faiz artıracağını, ABD de son 40 yılın en yüksek gelen enflasyon rakamlarını tartışırken üzerine birde Rusya-Ukrayna gerginliği eklendi. Dış piyasalar bu kadar hareketliyken bizim bundan etkilenmememiz pek mümkün değil. Nasıl elektrik konusunda problem yaşayan Çin’in elektrik üretmek için önce kömür sonra da doğal gaz alımı yapmasıyla artan enerji fiyatları bizimde zarar görmemize sebep olduysa Rusya-Ukrayna gerginliğiyle zirve yapan petrol fiyatları da bir o kadar tedirgin edici. Enflasyonla mücadele etmeye çalıştığımız bu dönemde bir yanda Fed bir yanda artan enerji fiyatları işleri lehimize çevirmemizi engelliyor.
İç piyasada geçtiğimiz yıl sonunda yaşadığımız kur hareketinden sonra kurda normalleşme görüyoruz. Alınan tedbirler ve açıklanan destekler bunda etkili oldu diyebiliriz. Gelen açıklamalardan kur korumalı mevduat hesaplarına katılımın yoğun olduğunu görüyoruz. TCMB ‘nin son faiz toplantısının ardından yaptığı açıklamada da kalıcı liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamı bir gözden geçirme yürütüldüğü vurgusu var. Yani katılımın devam ettirilebilir olması önemli. Bunun içinde her geçen gün ilave destekler ve teşvikler açıklanıyor. Yastık altı altınlarının ekonomiye katılması için açıklanan teşvikte bunlardan birisi. Eğer başarılı bir süreç yönetilirse Türkiye ekonomisi açısından çok iyi olacaktır. Bu teşviklerin de etkisiyle kurda bir süredir yatay hareket görüyoruz. Ama kurdaki bu sakinliği devam ettirmek için tek başına TCMB’nin çabası yeterli olmayabilir. Bir süredir 13.20-13.70 bandına sıkışmış durumdayız. Genelde uzun süreli dar bant hareketlerini sert kırılımlar izler. 13.20 lerin altına inmediğimiz sürece yukarıda 14.60 lara hareket etmemiz muhtemel.
Geçtiğimiz günlerde kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Türkiye’nin kredi notunu “BB-“ den “B+” seviyesine indirdi. Yatırım yapılabilir seviyenin zaten altında yer alıyor olduğumuz için kur üzerinde bir etkisini görmedik fakat dış piyasalarda işler kötü giderse döviz kurunda yukarı hareket kaçınılmaz olur.
Gelişmekte olan ülkelerin hemen hemen hepsi pandemi döneminde ekonomilerini desteklemek için birçok teşvik paketi açıkladılar ve para desteği yaptılar. Bu da harcamaları artırdı. Artan talep ve pandemi dolayısıyla kısıtlı arz tüm dünyada başta enerji, gıda ve hammadde fiyatları olmak üzere birçok alanda fiyatların artmasına sebep oldu. Doğal olarak enflasyon yükseldi. Merkez bankaları başta bu yükselişi geçici olarak nitelendirdi. Bir süre izlendi fakat pek de geçici olmadığı görüldü. Şimdi ise faizleri artırarak bu enflasyona önlem alma çabasındalar. ABD tarafında son 40 yılın en yüksek enflasyon verisini gördük. Bu Fed’i enflasyona önlem almaya itiyor. Mart ayında yapılacak toplantıda 0,25 faiz artırımı beklenirken son verilerin ardından bu oran 0,50’ye çıktı.
Doğal olarak bu ABD de 10 yıllık tahvil faizlerin yükselmesi ve tüm dünyanın borçlanma maliyetlerinin artacağı anlamına geliyor. Sadece ABD tarafında değil İngiltere ve Avrupa tarafında da enflasyon rakamları yüksek. İngiltere Merkez Bankası (BoE) Şubat’ta faizleri 0,25 artırdı. Mart toplantısında da 0,25 ‘lik bir faiz artırım beklentisi var. Yani faizler tüm dünya da artma eğiliminde. Tüm dünyada artış eğilimi varken bir süre sonra buna kayıtsız kalmamız mümkün değil ya faizleri artırırız ya da kur da yükselişe izin veririz. İlerde bizi bu iki seçenekten biri bekliyor olacak.
Son olarak Rusya-Ukrayna gerginliği piyasaların ana gündemi. Rusya’nın en büyük petrol üreticilerinden biri olmasından dolayı petrol fiyatlarında yükseliş görüyoruz. ABD tarafından “bir müdahale olması durumunda sert yaptırımlar uygulanacağı” açıklamaları da altın fiyatlarında yükselişe sebep oluyor. Rusya’nın bir işgali söz konusu olursa altın ve petrol de çok daha sert hareketler görebiliriz. Altının ONS fiyatı 1900 dolar seviyesinde hareket ediyor ,bir işgal ve ABD tarafından yaptırım söz konusu olursa 2000 ve üzeri rakamlara doğru fiyatlama kaçınılmaz. Gerginliğin azalması ve konunun çözüme ulaşması durumunda ise önce bir miktar gevşeme görecek olsakta ilerleyen dönemde altının ons bazında yükselmeye devam edeceğini düşünüyorum.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.