MİLLİ MESELELER BİRLEŞTİRMEYECEKSE

Meşru yolların siyasal zemininde demokratik kurallar gereği yönünü halka çevirip herhangi bir siyasi polemiğe girmeden mevcut parti program ve ilkeleri doğrultusunda samimice kendini anlatarak ikna kabiliyetiyle geleneksel bir hizmet geçmişi anlayışıyla iktidara gelebilme ve halka umut olabilme adına gayret göstermesi gerekenler, baktılarki siyasi zemin kendi bakış açılarına göre buz gibi kaygan ve önlerinde engele teşkil ediyor ne yaptılar bu sefer siyasi söylemlerini halka dayandırma yerine illegal ve yıkıcı anarşik eylemlerle işbaşına getirmek istediklerine resmen taşeronluk ve büyük dış devletlerin destekledikleri eli kanlı insan avcısı terör hareketleriyle aynı ağız dilini konuşmaya başladılar.

Bizzat hdp yöneticilerinin kendi anlayış biçimi ve parti programları gereği dışa bağımlı ve onlara hizmeti emir telakki eden anlayışlarını tescil edercesine kravatlı meclis PKK milletvekilleriyle aynı sazdan çalmak asla kuvayı milliye ruhuyla bağdaşmaz.

Hadi diyelim kurtuluş savaşında vatanın bağrına hançer sokan düşmanı ve işgal edilen yerleri iş birlikçi batı yanlısı devletlerin taşeronluğuna soyunan hain yunan ve diğer işgalci güçlere karşı önce küçük yerel milis kuvvetleri şeklinde destek birlikleri oluşmasına ivme kazandırdın ki bu oluşum sade yapı gereği Anadolu’da hangi soy ve mezhepten olursa olsun İslam kardeşliği paydaşı olarak Türk Kürt Laz Çerkez Abaza Boşnak Pomak Çingene ayrımı yapmadan yiğitçe bu kuvvenin içinde yerel olarak düşmana karşı koymak için birleştiler ve canlarını namuslarını vatanlarını dinlerini kurtarmak için öldüler düşmana kurşun sıktılar.

Bütün bu oluşum ve çabalar tamamen Allah rızası için gönülden gelen iman kuvvetiyle sağlandı. Vatan deyince din deyince Anadolu’da yerinde durup kıpırdamadan oturan bir kişiyi düşünebilir misiniz?

Ne yazık ki günümüzde anlayış ve bakış açıları o kadar çok değişti ki bunda medya ve iman zafiyeti noktasında yaşanılan sıkıntılar etken olarak ön planda, artık bazı kesimler o dönemin savaşını ve şartlarını unutmuşçasına dönen makûs talihin perspektifini göz ardı ederek tamamen zıt bir etnik fiiliyatın pençesine takıldılar ve değişen söylemleri ile halka açıkça inancına düşman hale geldiler v e bunlarıda çekinmeden söylediler.

Hatırlarmısınız sırtını ypg-ypj-pkk-pyd-daeş gibi tamamen batının kuklası ve desteklediği ve coğrafyamıza bunalım getirmekle matuf bu örgütlere bizzat ülkemizden milletvekili olarak seçilipte alenen destek verenler vardı. Bunların başında da kâküllü Figen geliyordu. Büyük saz virtüözü yılışık selo ile birlikte bir çok masum Kürt gencinin katil sorumlusu olan bunlar şimdi yargıda hesap veriyorlar. Kürt çocuklarının devlete isyan hale gelmelerinde polise jandarmaya güvenlik kuvvetlerimize taş ve sopalarla saldırmalarında gezi olaylarında ve daha birçok ülkede çıkartılmak istene kaos ortamında bu adı hdp aslı pkk olan vekiller bölücülüğü meclis çatısından dokunulmazlık zırhı ile dayatmaya çalışıp batılı ağızların ağzına bal sürerlerken bazılarıda muhalefet yapacağım diye ülkeyi korumaya çalışan ve bin bir dert ve sıkıntı ile ekonomi işsizlik güvenlik fetö hainliği vs. gibi uzun soluklu mücadele gerektiren ağır ve yorucu işlerle Türkiye’mizi düzlüğe çıkarmaya bir taraftanda ekonomik sorunların ağırlığını vatandaşlarına daha az yansıtmaya çalışırken dış dünyadaki bilhassa bölgemizi dahası bizi önemli ölçüde meşgul edip zihnimizi yoran dış meselelerde Suriye gibi Irak gibi sınırlarımızı koruma işlerinde uğraşanların yani iktidarın işini kolaylaştırıp yardımcı olunulacağı yerde hiç yoktan abuk subuk işlerle günden oluşturup engellemeye kalkışarak iktidarı devirmeye çalışanlara ağız armonikası ile destek vermek, inanın tarihimizde pes dedirtecek olaylar vakıasıdır. İşte bu sarsıcı ve gelişmelere rağmen hala ortada muhalefet diye dolaşanlar işin boyutunu elden kaçırarak Türkiye’ye savaş açan bu eli kanlı katillerin dolaylı borazanlığına soyunuyorlar.Türkiye savaş halinde ve Suriye’de eli kanlı katillere hak ettiği dersi vermekle meşgul.Ve Türkiye ile birlikte hareket eden onları bir araya getirip ülkeleri için savaşabilir birliklere dönüştüren biz adına ÖSO dediğimiz birliklerin   TSK ile birlikte harekatı yürütmesine bile karşı çıkarak o yiğit cengaverlere İT sürüsü diyecek kadar kendilerini kaybedenlerden tutun Mustafa Kemal’in askerleriyiz sözünün arkasına sığınıp bu kılıfla  pkk ypg ypj pyd  dhkp-c propagandası yapmaktan çekinmediler hatta Cumhuriyetin kurucusu Atatürk’ü bile eleştiri yağmuruna tutmaya ve yuvalandıkları bu tarihi siyasal kurumu amaçlarından uzaklaştırmanın zevkini tattılar.Ve koskoca bir siyasi kurumu bugün milletin gözünde artık başka başka alanlara hizmet eder düşüncesini olgunlaştırdılar.

Partinin sözcüleri arasında akıllarına geldiği gibi konuşan ve bu yurdun insanına değil sırtını başkalarının sıvazladığı her telden çalan ve fikir kargaşasında sağlam bir seçimden ziyade sanki günün batıdaki aktüelitesi konumundaki PKK seviciliği trendi maalesef Atatürk’ün kurduğu bu siyasi örgütlenmede, her fırsatta dillerine doladıkları Cumhuriyeti Kuran Parti yahut bu ülkenin sahibinin kendileri olduğu yolundaki görüşlerini,  sıklıkla dile getiren bu kamusal kurum mensupları arasında PKK seviciliği aynen batıda olduğu gibi masum bir sivil örgütmüş gibi lanse edilmeye çalışılmakta “elde belge yok” “istihbari bilgi yok”  gibi saçmalıklarla adeta milletin aklıyla alay edilmektedir.

PKK’nın don lastiği gibi tanımlanan Sayın Böke Hıristiyan misyonunun bağıl akidesi olarak hırsını islama ve mensuplarına sunmaktadır. Çünkü onun içindeki taşıdığı kini Atatürkçülük maskesi bile kurtaramayacaktır.

Bugün Suriye ile savaş olsa Esad’ı tutarım diyen Sayın Kadıgil bu da partinin meclisinde görevlendirilmiş. Yahu bu nasıl bir zihniyet? Bir insan bu ülkede bu İslam coğrafyasında hangi akla hizmet? Hangi ülkenin insanı? Bu nerede yaşıyor? Dedirtircesine insanın tırnaklarını yolası geldiği akla ziyan sözler karşısında inanın nutku duracak gibi oluyor. Hayatta hiçbir şeyden tiksindiğim kadar bu sözden tiksinmedim diyecek kadar alçalan bu malum zatı “şehitler ölmez vatan bölünmez” diyen halkımıza hakaret eden bu inançsızı nasıl seçebiliyorlar? Ve Atatürk’ün partisinde görev veriyorlar.

Daha ne inciler yok ki bunların saçmalıkları arasında: İçki içmek günah değil diyenimi ararsın, ABD müdahale etsin Türkiye’ye diyenimi ararsın, aralarında antiemperyalist geçinenlerinde olduğu bu söylemleri peynir ekmek gibi söyleyenler, lafta Amerikan düşmanı ama uygulamada tam bir Amerikan hayranı ki; bunlar takiyyenin ağababasıdırlar adeta.

Yine PKK’lı teröristlerin cenazesinde gözyaşı dökenler burada, İranla savaş olsa İran yanında yer alırım diyenimi ararsın burada, ÖSO’ ya terörist deyip ypg-pkk-pyd’!ye laf dokundurmayanımı ararsın burada. Bunlar nasıl ve hangi akla buralara kadar özellikle getirildiler? Ben soruyorum. Sizin halkımızla derdiniz ne?

Velhasıl bu zihniyet türevleri asla milli meselelerde vatanın yanında olmadılar. Müstemlekeme valisi gibi davrandılar. İflah olmaz bir zihniyet muammasına sahipler.