MURAT KURUM DAHA İYİ DEĞERLENDİRİLEBİLİR

Allah okurlarımızdan yani sizlerden bir değil bin kere razı olsun.

Sizler olmasaydınız biz böyle her gün ses getiren gündem oluşturan bir yerlerde kayıt altına alınan yazılar yazabilir miydik?

Elbette ki hayır.

Bunu gururla söylüyorum bize her gün ama her Allah’ın günü yerel yazı yazmamızı sağlayan sizlersiniz.

Sizin güveninizi hayal kırıklığına uğratmama adına kılı kırk yardığım doğrudur.

Sizin söylediklerinizi olduğu gibi aktaramadığım da doğrudur.

Çünkü korkuyorum.

Belki sizler uzaklardan beni bir şey sanıyorsunuz ama Allah sizi inandırsın arkamda kimse yok.

Yanımda kimse yok. Hiçbir siyasi gücüm ya da kenarda köşede şöyle okkalı param pulum yok. Sadece ve sadece yüce Rabbim var. İyi günde kötü günde hep ona sığınırım.

Biliyorum zaman zaman bana gerçekleri yazmadığım için kızıyorsunuz.

Yalaka diyorsunuz.

İnanın durum böyle değil.

Konular hiç dışarıdan seyredildiği gibi değil.

Yalaka yazıların bile şahsımla tek bir parmak ucu kadar şahsıma katkısı yok.

Aksine kırparak silerek makaslayarak dile getirmeye çalıştığım konulardan dolayı çocuklarımın rızkı ile oynuyorum.

Bize diş geçiremeyenler onlarla tenis topu gibi oynamaya çalışıyorlar.

Ancak Cenab-ı Allah’ım onlara da inşallah bu fırsatı vermeyecek.

Sabah sabah niye bu kadar hey heylendim?

Dün sabahın köründe benden yaş olarak büyük emekli bir üst düzey bürokrat abim aradı.

Önce dünkü yazım için teşekkür etti.

Ve sonra aklımda kalanlar ile şehir adına kendi geçmişini yani dünü bugünü ve yarını şöyle özetledi;

“Konya bir rahmetli Erbakan Başbakan olduğu zaman bir fırsat yakalamıştı birde şimdi Bakan Murat Kurum ile.

Sen bilmezsin sana şöyle bir itirafta bulunayım.

ANAP iktidarda iken Ahmet Öksüz Belediye Başkanıyken tramvay yapacağım diye demeç verdiği zaman ben Halil Ürün Beyin yanında idim.

Yani resmen tramvaya karşı savaş açanlardan birisi idik.

Hata yapmışız.

O günlerden bu günlere geldik.

Sayın Cumhurbaşkanımıza o ilk günden bugüne hala tereddütsüz inanıyorum.

Bundan şüphem olmasın.

Ama AK Parti Konya milletvekillerini sevmiyorum. Onlara inanmıyorum.

Neyse bu kısmı da geçtim.

Ama rahmetli Erbakan gibi Konya adına bugün Bakan Murat Kurum’un bir şans olduğuna inanıyorum.

Bu metro işinde ne olur ne olmaz yazılanlar söylenenler de boş şeyler.

Konya ve Konyalı hala bu türkülüleri dinlemekten yorulmadı usanmadı gitti.

Bak İstanbul Büyükşehir Belediyesi CHP’nin.

Ama oraya devlet hükümet ulaşım konusunda tramvay metroda ne yatırımlar yapıyor değil mi?

Devlet İstanbul yatırımlarından hiç elini ayağını çekti mi?

O zaman Murat Kurum değerlendirilirse Ankara Konya’ya metro konusunda mazeretsiz her şeyi yapar.

Yapabilecek durumdayız da.

Mesela bizim vakti zamanında karşı çıktığımız tramvay Selçuklu bölgesi için şehir trafiğinin en büyük yükünü çekiyor.

Sayın Bakan iyi değerlendirilirse metro hattının ilk Selçuklu ayağı bir anda gerçekleşir.

Bu olunca da şehir içi ulaşım dediğimiz konu sorun tamamen ortadan kalkmış olur.

Açık net söyleyeyim milletvekillerinden bu konuda hiçbir ümidim yok.

Ama Bakan Kurum vasıtası ile Beyefendiye bu mesele iletilirse Konya’nın metro hayali dolayısıyla da trafik sorununun büyük bir kesimi çözülmüş olur diye düşünüyorum”…

…………

Notlarıma bakıyorum abimiz genelde böyle diyordu.

Hatta rahatsız ettim diyerek de defalarca özür diliyordu.

Bu şehrin böyle güzel insanlarının ellerinden öperim.

Her şeyden önce dün bir siyasi tercih adına yaptığı hatayı bugün net şekilde ifade etme yürekliliğini de gösteriyordu.

Hep derim, yazarım.

Hayat felsefesi olarak inandığım bir konu da şudur ZAMAN ve SABIR…

Sabredelim zamana bırakalım.

Doğru ve gerçek 20 yıl sonra da olsa 40 yıl sonra yaşayan bir insan tarafından mutlaka dile getirilecektir.

İSTANBUL’DAKİ KONYALI

ORALARDAN GÖRÜYOR AMA…

Yıllardır tanıdığım bildiğim işine çok çok büyük saygı duyduğum şehir ve ülke sevdalısı iş adamı abimiz Mustafa Ceylan abimiz şehir trafiği ile ilgili olarak bize şöyle yazıyordu;

“Hayırlı günler diliyorum.

İstanbul’daki Konyalı buraları görüyor bizler göremiyoruz maalesef.

Belediyeler ödül almakla meşguller iken Konya’da yeni imar yerleri açılmalı Meram’a alternatif TOKİ’ler daha ziyade organizelere sanayilere yakın olmalı.

Yakın olmalı ki ulaşım asgariye inmeli.

Konya’da verimsiz çorak arazilere yerleşim yerleri uygulanmalı.

Şehir içi ulaşım günden güne kötüye gidiyor.

Sizlerde maalesef belediyeleri övmekle meşgulünüz.

Belediyeler arsa satmaktan çalışmaya zaman bulamıyorlar.

Yine de para yok diye dert yanıyorlar.

Allah kolaylık versin…”

.,…….

Evet şehir içi trafiğine Mustafa abimizde böyle bir bakış açısı ile yaklaşıyordu.

Mustafa abimize de bizde teşekkür ederken Allah sağlık güç kuvvet versin diyoruz.

ÇOK ŞÜKÜR BAYRAM TATİLİ BİTTİ

Hani hepimiz yok, yok diye ağlaşır dururuz yaaa.

Evet belki ağlamakta haklıyız ama iş donumuzu bağlamakta(!)

Mesela bu şehirde hayat pahalığından fiyat artışlarından yakınan ve dolayısıyla da arka arkaya zam yapmaktan geri durmayan kesimlerden biri de esnaflarımız.

Bunlara uymayan esnaflarımız üzerine alınmasın.

Ama bayram tatilini pazartesi gününe kadar uzatan ve pazartesi günü iş başı yapan esnaf lokantalarını bire bir gördükten sonra böyle yapanların paraya pula hala ihtiyaçlarının olmadığına bir kez daha şahit oldum.

TRAFİK DEMİŞKEN

Malum Ramazan ayının sona ermesi ile birlikte şehrimizde düğün nişan işleri yine patladı.

Hele hele pandemi sonrası iş yine eskisi gibi olmasa da bu yaz tavan yapacak gibi.

Düğün derken trafik işine gelince AK Parti il yönetimlerinin bile hakkından gelemediği şu düğün konvoyları meselesini ben şahsen dünyamdan atmış bulunmaktayım.

İşte Konya’nın sosyal medyasında en güçlü isimlerinden TRAFİK KONYA şöyle bir düğün konvoyu paylaşımı yapıyordu    

Yani Meram Yaka’da Hocafakıh alt geçidindeki düğün konvoyu kazası ve kavgası.

Bizim buradan başka bir şey dememize gerek kalmadı değil mi?

“UĞUR ABİ SENİ DE KAZIYAN YOK”

Dün sabah bir vatandaşımız dahası okurumuz ile karşılaştım.

Selam sabahtan sonra taaak diye suratıma şöyle deyiverdi;

“Uğur abi sen belediye otobüslerinde klimalar çalışmıyor insanlar perişan diye yazıyorsun da seni de kazıyan yok.

Belediye otobüslerinin hali perişan” diyordu.

Eeeee bu abimiz böyle deyince kendisine “Sana bir sarılabilir miyim?” dedim.

O ne dediğimi anlayamamıştım ki sarıldım ve öptüm.

Sonra ben ona “Abi bunlar CA HA PE l Belediyeler…

Oyları hep sen ben verdik.

Vatandaş yansın pişsin kimin umurunda” deyiverdim.

Sakallı abimiz ne olduğunu anlayamamıştı arkamı döndüm yürümeye devam ettim.

ALMANYADAKİDE EMEKLİ

BENDE EMEKLİYİM

ŞÜKÜR EDECEĞİZ HAAAA

Dün canımı sıkan en gıcık haberlerden birisi Almanya’dan geliyordu.

Eğer siz duymadınız ise şöyle bir hatırlatma yapalım

“ALMANYA'da doğal gaz tasarrufu konusunda ilginç bir öneri ortaya atıldı. Alman emeklilerin soğuk kış günlerinde Türkiye'nin güneyinde kalabileceği belirtildi.

Enerjide önemli ölçüde Rusya'ya bağımlı olan Almanya çıkış yolu arıyor. Almanya Ekonomi Bakanlığının yayınladığı rapora göre Rus doğal gazına bağımlılık yüzde 55'ten yüzde 35'e geriledi. Diğer taraftan Berlin yönetimi Moskova'ya yaptırımlara temkinli yaklaşıyor.

EMEKLİLER KIŞ TATİLİ İÇİN TÜRKİYE'YE GİTSİN

Almanya basınından Bild gazetesinde ise gelecek kış mevsiminde gaz tasarrufu yapmak için dikkat çeken bir öneri ortaya atıldı. "Enerji tasarrufu için emekliler kışı Türkiye'de geçirmeli" başlıklı haberde Alman emeklilerin önümüzdeki kış aylarını güneyde geçirmesi gerektiği kaydedildi.

DEVLET DESTEĞİ ÖNERİSİ

Öneri seyahat acenteleri derneği VUSR'un başkanı Marija Linnhoff'tan geldi. Linnhoff, Alman devletinin Mallorca, Tunus veya Türkiye'ye uzun vadeli seyahatler için 500 avroluk destekte bulunması gerektiğini savundu. Haberde, "Bu endüstrinin gazını kurtarır ve emeklilerin tatil yerlerini destekler" denildi.

…………..

Buyurun buradan yakın.

Açık ve net söylüyorum.

Bugün çalışmasam açım açım aç…

Siz açlığın yokluğun ne olduğunu bilmezsiniz ki.

Siyasilere göre durumumum iyi ve şükredeceğim öyle mi?

Yemin ediyorum bir SSK emeklisi olarak bizimle dalga geçen bu siyasilere hakkımı helal etmiyorum.

Hele bu haberi okuduktan sonra yine ayarlarım bozuldu ve başka bir şey yazmak istemiyorum.  

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Mühim olan yükseklere çıkıp hayata tepeden bakmak değildir. Mühim olan ne kadar yükselsen de her şeye eşit mesafeden bakabilmektir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Yayalara yol verme işinin nerede hangi durumlarda olduğunu iyi öğrenip uygulayabildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.