PRAG BAHARI NEYDİ

Bugün Çek ya ve Slovakya adıyla bilinen iki ülke ayrılmadan önce Çekoslovakya idi. Hatta birçoğumuz mesela ben ve arkadaşlarım kendi aralarında isim harf şehir vb. oyunlar oynarken en uzun cümleyi kurmayı ve bunu tekerleme şeklinde söylemeyi bilhassa ilkokula giderken çok yapardık. O zamanlar bilmiyorduk hangi ülke hangi yönetim zihniyeti Varşova Paktı, NATO kafa NATO mermer ne demek? Bunların ne olduğundan haberimiz dahi yoktu. Bugün ise; hemen her dersimizde savaşın soğuk yüzünü ve Rus saldırganlığını, işgal, istila, sömürge, bloklar, çatışmalar, küresel ısınma, silahlanma yarışı, nükleer savaş vs. vs. bunun gibi arzımızdan eksilmeyen ve ağzımızdan düşmeyen kelime ve kavramları öğrencilerimizle paylaşmaya ve içinde bulunduğumuz jeopolitik gücümüzü nasıl koruyacağımızı anlamaya çalışıyoruz.

“Dünya beşten büyük “ Büyük olmasına da bu diktatör heveslisi mahlûkların devlet geleneklerinde ve genlerinde var olan istilacılık ve müstemlekecilik anlayışları sonucu erişmek istedikleri daha çok ekonomik sahiplenme ve iktidar ile bugün gelinen noktada aynı soy sop dil din tarihi geçmiş Slavlaşmışlık gibi ortak yönleri olsa da benlik ve kinlik duygusu bu yöneticileri ki; (putin gibi mesela) insanlıktan uzaklaştırmaya ve kana bulamaya meyilli hale getiriyor ve dünya içinden çıkılmaz bunalımlara sürüklenebiliyor. Dünyayı ekonomik krizlere sürüklemek, insanları yerlerinden yurtlarından etmek, sözde dünya barışını ihdas ve korumak adına yüceltilen ve bu beşli çeteler tarafından uygulanan eylemlerle; aslında insanlık bunların nezdinde gittikçe küçülmekte ve tüm vasfını kaybedecek noktaya sürüklenmektedir.

1968 yılında özgürlükçü eylemler tüm dünyayı etkilerken komünist bloğun aktörü Çekoslovakya rejim bunalımında çıkış yolu arıyordu. Bir taraftan ekonomik kriz, bir tarafta siyasi tıkanmışlık açmazı ve diğer tarafta Stalin haydudunun çekilmez diktatör uygulamaları ülkeyi aşan kimlik krizini alenileştirmişti. Ülkeyi bu durumdan kurtarmak adına yapılan küçük çaplı çarelerde yaraya melhem olmayınca bu sefer “insancıl sosyalizm” diye güya demokrasi ve sosyalizmi bir biçimde yan yana koymayı denediler. Bununla kurtuluş reçetesi olacağı inanmışlığı ülke içinde tanım bulurken kendi sistemlerine aykırı olan kalın merkeziyetçi sistemin dışına çıkılması azgın ayıyı kızdırmış ve nihayet çek ülkesi işgal edilerek Varşova Paktı ülkeleri komünizme sadakatlerini göstermişlerdi. Bu bahar çiçeği aslında tüm dünya da Sovyet mekanizmasına karşı bir tepkililiği ortaya koymuş, komonların aralarındaki görüş ayrılıkları ve tarzları daha da belirginleşmiş ve orak çekiç bayağı bir itibar prestiji yaşamıştı.

İmdi, tüm dünyanın gözü önünde Ukrayna halkına karşı uygulanan ve daha öncede hemen tüm İslam coğrafyalarında tanık olduğumuz benzeri istila işgal sözde demokrasi arayışları ve sömürü düzeni girişimleri yine yakın planda ses getirirken, zaten yaşlı olan dünyamızın küresel boyutta daha da sarsılmasına yol açmış, sanki Bremen mızıkacıları gibi başta bu beşli çete mimarları olmak üzere; ABD ve AB Britanya Adası( İngiltere) gibi ülkelerin çok sesli fakat boş teneke misali dişlerini gıcırdatarak önceden planlanmış bir vesayetin el altından anlaşmasına zemin hazırlayan tetikçiliği yine kendi aralarındaki gizli anlaşmalarla senaryolaştırdıkları gerçeğini akıllara getirip bir kez daha zihinlere yerleştirmişti.

Ben inanıyorum ki kalbim öyle söylüyor bunlar yani Ruslar ve ABD hegemonyası kendi aralarında yine Varşova Paktı yine NATO ittifakı ideal ve hayal yakıntısıyla, eski zulüm ve sömürü zihniyeti heveslerinden asla kurtulamamışlardır. Ne Ruslar Sovyet hayalinden ne Amerikanlar Kapitalist Müstemleke hayallerinden vazgeçmemişlerdir. Aralarına aldıkları blok paylaşımlarla sadece oyuncu kadrosu tespit ediliyor ve yine anlaşmalı olarak oyunun kuralı kendi aralarında anlaşmalı konulduğundan sürekli olarak pompaladıkları, böl, parçala, yut, istila et, işgale hazırlan, korkut, yıldır tehdit et, nükleer savaşlar bilmem süpersonik silahlar vs sürekli kavga ortamıyla kendine peyk ülkelerle pastanın en büyük dilimi sürekli bizde kalsın mantığını hiçbir zaman literatürlerinden ayırmıyorlar.Batı bu cihetle iki yüzlü,kaypak,ve barbar dır.Dünyayı mamur hale getirmek,hastalıklarla ve kıtlıklarla mücadele etmek,insanlığa daha iyi ve modern anlamda hizmetler götürmek yerine hiçte insanlıkla alakalı olmayan zulmün kulpuna sarılıp insanlığı yok etmek nasıl bir medeniyettir?Dünyayı sömürüleştirmek uğruna istila ve işgalciliği BM gibi bir kurumda meşru hale getirmeye çalışan bu beşli çetenin yaptığı normal midir?Bu zulmün faturası nedense tüm insanlığa ödetilmeye çalışılıyor,üstün ırk, güçlü devlet, tek kişilik robotik adamlar ki ruhsuzlaşmışlar (putinin yüz hatlarına iyi bakınız) para ve silahın geçer akçe olduğunu kafalara ve zihinlere işlemeye çalışan ve insanlığı mankurt gören bir zorba uygulama var ve bu haksızlığa karşı  kimse Sayın Cumhurbaşkanımızın dışında sesini yükseltemiyor.Bu istila ve bu işgaller bu illegal uygulamalar ne ilk ne de son olacaktır.Dünya beşten büyük olduğuna  inanmadıkça daha bu çileler ve gayri meşru uygulamalar devam edecektir.

Hayat gözü dönmüş putperest zihniyetli barbarların değil, hakka yönelen hakikati bilen adaletin kılıcının keskin olduğu ve insanlığı merkeze alan İslam’ın şiarında anlam bulmalıdır. Müslüman bunun için kimliğine ve kim olduğuna sahip çıkmak zorundasın.