RAMAZAN BEREKETİ
08 Nisan 2022, Cuma 00:00Bereket, bolluk.
Bereket, bol olma, çok olma.
Bereket, bir dilek ve temenni.
Mesela, harman bereketi.
Un bereketi.
Para bereketi.
Mal bereketi.
Ömür bereketi.
Eskiden “Ömürlü ol” derdi insanlar.
Yüzlerce söz var böyle, bereketli olması dilenen ve temenni edilen.
En ünlü olanı da bizim toplumumuzda Ramazan bereketidir.
Ramazan ayı bereket ayı olarak bilinir.
Ramazan ayı rahmet ayı olarak da bilinir.
Bereket de, rahmet de önemli.
Bereket kısmına bakalım. Bu olmadan ikincisi anlamını yitiriyor ve değer kaybına uğruyor çünkü.
Bereket, bolluk.
Bereket, bol ve çok olma.
Mesela, her bütçeye uygun gıda ürünlerinde bolluk.
Çokluk yetmez, herkesin uygun bir fiyatla da alabilmesi gerekiyor.
Memurun, işçinin, emeklinin, küçük esnafın, dar gelirlinin, yoksulun alabilmesi gerekiyor.
Alabilsin ki, bereket olduğu anlaşılsın.
Alınamayan bir ürün bereket sözcüğüyle ifade edilebilir mi?
Çokluğu ve bolluğu anlatan bereketin aynı zamanda mal ve ürün özelinde olabildiğince çok sayıda insanın ihtiyacını karşılaması gerekmez mi? Özellikle mübarek Ramazan ayında alınabilmesi ve evlere girmesi gerekmez mi?
Bu olmazsa aksi “Bayram gelmiş neyime” örneğinde olduğu gibi, “Ramazan gelmiş neyime” olmaz mı? Bu sözler bize anlamsızlığı, yokluğu ve yoksulluğu anlatmıyor mu?
Bu Ramazan bir başka Ramazan.
Öncekilerine hiç benzemiyor.
Öncekilerinden çok farklı.
Yokluktan ziyade pahalılık var.
Her evin ihtiyacı olan gıda ürünlerine erişim bu sebepten dolayı zorlaştı.
Kolay alamıyor insanlar.
Bazı temele gıda ürünlerinde darlık da var bu arada.
Ama en önemli olanı pahalılık.
Piyasalarda bulunan dar ya da bol olsun her gıda ürünün fiyatı yüksek.
Sebze-meyve fiyatları yüksek.
Yağ, un, makarna fiyatları yüksek.
Et fiyatları yüksek.
Şekerin fiyatı yüksek.
İftar sofralarının olmazsa, olmazları arasında yer alan salata malzemelerinin fiyatları yüksek.
Domates orta gelir düzeyine sahip ailelerin alabileceği fiyatlarda değil.
Hakeza marul, biber, hıyar da orta gelir düzeyine sahip ailelerin alabileceği fiyatlarda değil.
Sebze fiyatları da çok yüksek.
Alinazik yemeğinin sevimli baş oyuncusu patlıcan sevilen bu yemeğin içine zehir olup girdi. Herkes alamıyor artık. Alabilenlerin çoğu da taneyle almaya başladı. 1-2 patlıcan gibilerinden.
Bakmayı sürdürelim.
Bir çok gıda ürününde bu biraz böyle. Yani kiloyla değil, sayıyla alınabiliyor bu Ramazanda.
Bir dönemin iftar sofralarının pastırması lüksün, lüksü oldu. Pastırmayı alabilenler zenginler sınıfına terfi etti.
Bir ara herkesin alabildiği sucuk lüks oldu.
Yenilebilecek hurma pahalı.
Farklı fiyatlarla satılan aynı değer Ramazan pidesi insanı şaşırtıyor. Susamlı, susamsız, yumurtalı, yumurtasız ya da sade olması fark etmiyor. Farklı fiyatlar uygulanıyor. 20-55 lira fiyat aralığında da tahinli pide satılıyor.
Zira, kontrol yok.
Takip yok.
Adı ne olursa olsun piyasalarda bulunan aynı cins gıda ürününün de fiyat farkı söz konusu.
Almak zor.
Almak zor olunca, yiyebilmek de zor.
Bu Ramazan ayının bereketi farklı bir bereket anlayacağınız.
Yeni bereketimizin adı yüksek fiyat ve alım zorluğu olmalı. Ramazandan öncede vardı, Ramazanda da var bu bolluk. Tabi bunlar ne kadar bereketse.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.