Ramazan’da okunmayan Akşam ezanları …

Ajandamıza baktığımız zaman hafta sonundan kalan notlarımız var.

Bugün izninizle onlarla yazımıza başlamak istiyorum.

EZAN OKUNMADI

BENDE ORUCU BOZMADIM(!)

Cumartesi günü bir abimiz yazıyordu;

“Güzel abim iyi akşamlar hayırlı ramazanlar.

Akşam ezanı merkezi sistem okunmadı orucu bozmadım ben ne dersin?”

…………..

Bu mesajı telefonu elime alınca gördüm.

Oysa biz orucumu açmış çaylarımızı yudumluyorduk.

Hemen abimize hangi semtte hangi camide ezanın okunmadığını sorunca abimiz tekrar yazmaya başladı;

“Şeker mahallesi Şefik Can caddesi üzerinde bulunan Alemdar Sultan Camisinde.

Bugün akşam ezan okunmadı merkezi sistem bozuk veya arızalanmış olabilir.

Ama böyle durumlarda imam veya müezzin ezanı okumalı değil mi?

Her mahallede oturan çoğu kişi camisinin imamının ismini bilir bizim bu cami imamı Avrupa’ya görevli gitti.

Allah seni inandırsın her vakti değişik kişiler kıldırır bazı zamanlar kimse gelmez cemaatten biri namazı kıldırır.

Müezzinimiz ise durumuna göre takılır.

Yatsı namazına gelmez sanki Selçuklu ilçe müftülüsü.

Bu durumu Selçuklu müftülüğü biliyor ama bir şey yapmıyor.

Bu güzel camimize güzel bir imam lazım

Allah’a emanet olun saygılar…”

…………

Biliyorduk ki abimiz ezan okunmasa da üç beş dakika sonra saatine bakarak orucunu açmıştı.

Allah kabul etsin.

Etsin ama bu çağda hele hele güzel Konya’mızda iftar vakti okunmayan akşam ezanı konularını dile getirmekten ben utanır hale geldim ama saf temiz insanımızın akşam ezanını mübarek günde duyma özlemi bitmedi. Bitirilemedi.

Bir zamanlarda iki yıl arka arkaya Nalçacı’da bir camimizde günlerce akşam ezanının okunmadığını yazmıştım.

Daha sonra Müftülük içerisinden yazılmamak şartı ile öğrendiğimiz durum, o hocamızın yetkili bir sendika mensubu olduğu yönünde idi.

……………

İster merkezi sistem olsun isterse camilerimizden namaz vakti ezan sesinin duyulmamasına şahsen ben alıştım artık.

Bizim mahallede de Ramazan için demiyorum ama diğer günlerde özellikle sabah namazı için ezan sesi duymaz isek bu durum çok normal bir durumdur.

Neyse inşallah zamanla hiç değilse Ramazan ayında, hiç değilse akşam ezanları mazeretsiz eksiksiz okunur.

BENZİN MAZOT FİYATLARI NİYE DÜŞMEZ?

Bizim öyle hesap yapacak paramız olmadığı için hesap yapmayı da bilmeyiz.

Ama bakın dün iş adamı bir abimiz şöyle yazıyordu;

“Uğur abim iyi günler, iyi haftalar.

Petrol 123 dolardan 100 dolara indi.

Peki bizde benzin mazot hala aynı fiyat.

Bunu anlamak mümkün değil.

Yükselirken her gün zam geliyordu tamam.

Ama şimdi niye düşmüyor? Bu para kimin cebinde?

………… “

Parası olan insan dünyaya mal gönderen iş adamı elbette bunları günlük olarak hatta sabah akşam takip ediyor, sonucunda da sorguluyor.

Bizde genelde kendi halinde insanımızdan, bizi yönetenlere kadar bir mantık oluştu artık.

Bundan sonra kimsede bu dünyayı değiştiremez.

Nedeni çok açık ortada.

Fiatlar dünyada yükseliyorsa doğal haklı olarak bizde de yükselecek.

Peki dünyada düşüyor.

Bizde niye düşmüyor?

Demeyeceksiniz çünkü bizde yükselen inmez.

…………

60 yaşındayım ben hiçbir zaman fiyatların düştüğünü görmedim.

Alın size aynı adresten aynı markadan bir yağ fiyatı vereyim.

Hem de delilli ispatlı.

Ne demek istediğimizi o zaman belki daha iyi izah edebiliriz.

23 gün önce sızma zeytinyağı 5 kg 270 TL:

Aynı marka aynı yerden bu kez yani 23 gün sonra alınan zeytinyağının fiyatı ise 355 TL.

……………..

Peki 23 günde ne değişti?

Yeni bilinmedik bir zam mı geldi?

Yoksa hani devletimizin her yerde didik didik ettiği etiket kontrollerinden depo baskınlarına kadar değişen bir şey mi var?

………….

Bizde bir rakam asla aşağıya inmez.

Haaa Reis kızarsa üç gün iner.

Etiketler değişir.

23 gün sonra rafta depoda duran rakam birden katlanır.

Yerseniz böyle.

Yemezsiniz kuru kuru yemek zorunda kalırsınız.

………….

Eğer sizi gerdim ise özür dilerim.

O zaman yine hafta sonu üniversiteden bir hocamın gönderdiği şu güzel fıkra ile yazımızı noktalayalım.

Zaten fıkranın özünde bizim ne demek istediğimizi tüm açıklığı ile anlatıyor zaten.

……………

Nasreddin Hoca'ya sormuşlar:

“Bu yıl fitreni kime vereceksin?”

Hoca sakin bir şekilde:

“Köyün en zenginine vereceğim”

“Hocam ne yapıyorsun?

Bu kadar fakir fukara ihtiyaç sahibi varken neden fitreni zengine vereceksin?”

Hoca soruyu sorana bakmış bakmış ve

”Vallahi” demiş,

”Ben Allah'ın işine karışmam. O kime veriyorsa, ben de ona veririm.”

…………..

Yarın görüşebilmek ümidi ile hoş çakalın.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Bir ara insanları anladığımı sandım. Sonra da sandığımı anladım

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?   

Plakasız, ışıksız, farsız, kural tanımayan hurda ve kağıt toplama araçlarına bir çeki düzen verebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.