SELÇUK ÜNİVERSİTESİ’NDE İŞLEM TAMAM
08 Şubat 2021, Pazartesi 08:5902 Eylül 2020’de “..Ve Rektör Bey Yapılamayanı Yaptı” başlıklı yazımızda, Selçuk Üniversitesi’nin tarihinde yeni rektör Profesör Dr. Metin Aksoy tarafından gerçekleştirilen büyük çaplı kadro değişimini değerlendirmiştik..
Selçuk Üniversitesi’nde yapılması geciken kadro operasyonunu göreve geldikten iki ay sonra, Metin hoca müthiş bir refleksle gerçekleştiriverdi.
Üniversite’deki idari kadrolar, idari anlamda yeni rektör tarafından tepeden tırnağa yıkandı, keselendi, temizlendi.
Hoca’nın kullandığı kese Yozgat kesesi miydi yoksa siyasi gücün kendisinin eline verdiği bir kese miydi bilmiyoruz ama, kese işe yaradı. Üniversitenin vücut derisi temizlendiği gibi, yenilendi de.
Bugüne kadar hiç bir rektörün yapamadığını, yaptı.
“O, şunun adamı, bunun adamı” demedi.
“Ona dokunursam bana zarar gelir” demedi.
Hiç kimse için “Siyasi çevresi var. Yüksek mevkilerde tanıdıkları var..Bu çevre benim gerektiğinde faydalanabileceğim bir çevre “ demedi.
Görevde yorulanın, yıprananın üzerine gitti cesur ve tavizsiz bir şekilde.
Selçuk Üniversitesi’nde yılların birikimi olan idari maslahatçılık geleneği, henüz 40 yaşında olan bir rektör tarafından bir hamle de yıkıldı ve yerle bir edildi.
Kendine güveni olanlar ve yaptığı icaratın doğruluğuna inananlar başkalarının gölgesi altında kalmak istemez. Gölgelerden istifa de etmek isteyenler de, güç el de etmek isteyenler de bir takım arızaların olduğu düşünülebilir, düşünülmeli de. Aynı şekilde farklı beklenti ve amaçlar da olabilir gölgelerin kucağına sığınan yöneticilerde. Kurumun menfaatlarını gerektiren hususlarda destek ve işbirliği tabi ki olur, olmalı da.. Ama kurumun başındaki insanın avantajları için gölgelere boyun eğmek şüpheye açık bir durumu ortaya çıkartır.. Biz böyle düşünenlerdeniz.
02 Eylül 2020’de “..Ve Rektör Bey yapılamayanı yaptı” demiştik.
O tarihten bir kaç gün önce yapılanları kısaca hatırlatalım..
Selçuk Üniversitesi’nin yeni rektörü Prof.Dr.Metin Aksoy, aslında sayısı üç olan yardımcılarınıdeğiştirdi..
Üniversitenin genel sekreterini değiştirdi.
Üniversitenin Personel Daire Başkanı’nı değiştirdi.
Üniversitenin halkla ilişki ve iletişiminde vitrin görevi yapan Tıp Fakültesinin Dekanını, Başhakemini ve Başmüdürünü değiştirdi.
Rektör danışmalarını değiştirdi.
Fakülte dekanlarını, Enstitü Müdürlerini, Meslek Yüksek Okullarının Müdürlerini değiştirdi.. Değişen Dekan, Enstitü Müdürü, Meslek Yüksek Okulu Müdürü’nün sayısı 40’ı bulmuştu.
Kurumsal iletişim ofis personeli yenilendi.
Öte yandan üniversite bünyesinde 60 civarında koordinatör değişti.
Dokunulmayanları, dokunuldu anlayacağınız.
Onun, bunun hatırı için ve daha çok da geçmiş rektörlerin “Benim işime yarar” anlayışı ile yıllardır dokunulmayan ve muhafaza edilen idari kadroların kenara alınması gerekiyordu, alındı..
Biz Selçuk Üniversitesi’nde yeni kadro hareketinin tamamlandığını sanıyorduk.
Meğer tamamlanmamış.
Yeni görevden almalar ve yeni görelendirmeler oldu.
İlk olarak şahsen bizi çok mutlu eden bir dekan değişikliğinden söz edelim..
İletişim Fakültesinin başında iletişim sıkıntısı olan bir dekan vardı sektörle tanışmayan, görüşmeyen, konuşmayan.. Kendisi iletişim Fakültesinin Dekanı değil de, sanki varmış da görmeyenler, duymayanlar ve konuşmayanlar Fakültesinin Dekanıydı. Biz ara sıra yazılarımızda değinmiştik, “Madem idari kadroları değiştiriyorsunuz.. iletişim Fakültesi’nin dekanı aklınıza ne zaman gelecek? Bu dekana eliniz ne zaman değecek?” diye.. E.. Demek ki sırası gelmiş, el de değmiş.. Bu arkadaş gitti..Bu arada Üniversite TV’de akıllarına gelecektir herhalde.
İletişim Fakültesinin Dekanlığı’na bizim de hayranı ve meftunu olduğumuz rahmetli büyük şair Abdürrahim Karakoç’un oğlu Erderhan Karakoç getirildi.. Bu değerlendirmesinden dolayı özellikle tebrik ediyorum rektör beyi. Tam isabet olduğunu düşünüyorum.
Öteki yeni görevlendirmelere bakalım..
Edebiyat Fakültesi Dekanlığı’na Prof.Dr.Mehmet Atay’ın yerine, Prof.Dr.Mehmet AIİ Hacı Gökmen getirdildi.
Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü’ne Prof.Dr.Ahmet Cuma yerine, Prof.Dr. Mustafa Doğan vekaleten getirildi. Doğan hoca aynı zamanda Eğitim Fakültesi Dekanı.
Mevlana Araştırmalar Enstitüsü Müdürlüğü’ne Prof.Dr.Ali Temizel’in yerine Prof.Dr.Mithat Esener getirildi.
Türkiyet Araştırmalar Enstitüsü Müdürlüğü’ne, Prof.Dr.Hasan Bahar yerine, Doç.Dr.Sefer Solmaz getirildi.
Huğlu Mesles Yüksekokulu Müdürü Dr.Öğretim Üyesi Mehmet Emre Erdoğan yerine, Doç.Dr.Erkan Akgöz getirildi.
Bitti mi?
Kadro hareketi tamam mı?
“Tamam” desek de, tamam değil.
Bitecek gibi görünmüyor.
Yeni gelişme ve ihtiyaçlara göre kadro hareketi sürecek anlaşılan.
Rektör hocanın üniversite’de idari kadroları daha çok yıkayacağı ve keseleyeceği düşünülebilir.Gereken geç de olsa yapılıyor.
VE ÇOK ÖNEMLİ BİR İDDİA
Selçuk Üniversitesi Rektörlüğü’ne YÖK’ten gelen bir yazı ile üç öğretim üyesi hakkında inceleme yapılmasının istendiği bize gelen bilgiler arasında yer alıyor. İddia doğruysa bu üç öğretim üyesi üniversite de ders saatları ile çakışan zaman içerisinde dışarda ücretli kurs vermek suretiyle haksız kazanç el de etmişler. Toplam rakam 200 bin liraymış. Buna göre hem üniversiteden ders ücreti hem de dışarda kurstan ücret alınmış oluyor. Süreç yani bunun ne kadar sürdüğü hakkında bize gelen bilgi yok. Gelen bilgiler ve iddia edilenler her bir öğretim üyesinin 80’er bin lira civarında bir geri ödeme yaptırımı ile karşı karşıya bulunmaları.
Şimdi soru şu: İsimleri biz de mahfuz olan bir Fakülte Mensubu oldukları söylenen bu hocalar hakkında rektörlük ayrıyeten idari ve cezai bir işlem tasarrufunda bulunacak mı, bulunmayacak mı?
Bulunması halinde kimsenin gözünün yaşına bakmayan ve cesur icraatları ile dikkat çeken rektör Prof.Dr.Metin Aksoy farkını, bir kere daha fark etmiş olacağız.
Söz konusu iddia doğruysa gereği de size düşüyor.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.