Şerefsizlikte Sınır Tanımayanlar

Deprem Bölgesinde Hırsızlık ve Yağma Olayları Yaşandığının İddia Edilmesi Sosyal Medyanın Gündemine düştü.

Saat 04:17'de merkez üssü Kahramanmaraş Pazarcık olan 7.7’lik deprem ile öğlen 13:24'te tekrar gerçekleşen Kahramanmaraş Elbistan'daki 7.6'lık depremde hala arama kurtarma çalışmaları devam ediyor. Tıpkı 1999 depreminde olduğu gibi yağma faaliyetlerinin başladığı iddia ediliyor

Pek çok kullanıcı, özellikle yakınlarının yaşadığı yağma ve hırsızlık olaylarını Twitter'da paylaşıyor ve bölgede bulunan gazeteciler yaşanan yağma olaylarını haberlerde anlatıyor.

Kimi AFAD, kimi polis kıyafeti giyerek hırsızlığa çıktığı, bazıları ise elinde bir koli suyla yardım görevlisi gibi davranıp enkazlarda altın ve para aradığı iddaları insanı şok ediyor.

Şanlıurfa’da AFAD kıyafeti giyen bir kişi riskli görüldüğü için boşaltılan evlerden hırsızlık yaparken yakalandı. Yine aynı kentte, evlerin boşaltıldığı semtlerde devriye atan polis, iki kişiyi bir evden hırsızlık yaparken yakaladı.

Adıyaman’da da kendilerini yardıma gelmiş gibi gösteren, ellerinde su ve bisküvi taşıyan bazı kişiler enkazlarda ziynet ve para ararken görüldü.

Adıyaman’ın Besni ilçesinde devam eden arama kurtarma çalışmaları sırasında bir kişinin, enkazdan çıkardığı pantolonun cebindekileri kendi cebine koyduğu ekrana yansıdı.

Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinde meydana gelen depremin ardından arama-kurtarma çalışmaları devam ediyor. Yakınları için enkaz başında gözyaşı döken vatandaşların karşı sokağında olan yağma olayları ise pes dedirtti. Depremin ardından boşaltılan marketleri yağmalayan vatandaşlar kameralara yansıdı.

Tüylerimiz diken diken oldu. Bunun kelimelerle izahı yok.

İnanılır gibi değil

Bunları insan olarak nitelemek mümkün değil

Nasıl bir vicdanınız var?

Deprem olmuştur, vatandaş yiyecek ekmek, içecek su bulamamıştır ve marketin kapısını kırıp karnını doyurmuştur. Bunların hepsi izah edilebilir ve anlaşılabilir.

Ama;

Uçak bedavaymış diye takım elbise giyip havaalanına koşanlar baylarımız

Makyajını yapıp havaalanında sıraya giren bayanlarımız

Hasar görmüş binalara girip bilgisayar, yazıcı ve ne varsa alıp götürenler

Türkiye’de bu süreci istismar eden, ticarette yolsuzluklara giden tüm tefeciler,

Battaniyeyi 4 kat fiyata satan esnaf kılıklı şeytanlar,

Marketi olup da kendi yiyeceği ekmeği, suyu alıp da tekrar kilitleyenler,

Çocukları kaçırmaya niyetlenen soysuzlar

Hepiniz ŞEREFSİZSİNİZ.

Şerefsiz kelimesi bile Ş harfi ile başlıyor Z harfi ile bitiyor. Kelimesinin kendisinde bile bir sınır var ama siz de sınır yok.

İçimde, sizlerle ilgili güneş görmemiş, yan yana getirilmemiş bir sürü laf var ama buna bile değmezsiniz, aşağılıksınız.

Biliyoruz, bunlar büyük çaplı olaylar değil, küçük münferit olaylar ama midemiz bulanıyor.

Bu olayların önüne geçmek amacıyla, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın talimatıyla Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nce depremin yaşandığı andan itibaren deprem bölgelerinde gerekli önlemler alınması için çalışmalar başlatıldı.

Bu talimatla;

“Deprem felaketi neticesinde ortaya çıkan korku ve kargaşadan yararlanarak, enkaz ve binalardaki değerli eşya, yardım malzemelerine yönelik hırsızlık eylemi yapan kişiler hakkında derhal soruşturmaya yönelik tedbirler alındı. Bu kapsamda, deprem bölgesinde bulunan adliyelerdeki fiziki yapının ve UYAP sisteminin zarar görmesi nedeniyle soruşturma işlemlerinin fiziki ortamda yapılmasına” izin verildi.

Artık OHAL ilan edildiğine göre bunlarla ilgili sert yaptırımlar uygulanmalı.

Bir daha kimse böyle şeylere niyetlenmemeli,

Devletin sert tokatını, hücrelerinde hissetmeliler.