ŞİRK VE KÜFÜRDEN KORUNMAK (2)

11. Hadis ve sünnet konusunda mütevâtir hadisi ve fiilî tevâtürle sabit olan sünnetleri reddetmemek. Çünkü Hz. Peygamber’in sünneti onun İslâm anlayışını ve müslüman hayat tarzını temsil eder. Abdullah b. Mes‘ûd sünneti terketmenin küfre yol açtığını söylemiş, ancak bunun tamamıyla sünnetten yüz çevirmek anlamına geldiği kabul edilmiştir (Dârimî, “Ṣalât”, 46; Ressî, I, 127; Behnesâvî, s. 198). Bundan hareketle âlimlerin çoğunluğu bir problem taşımayan meşhur hadisleri reddedenleri de tekfir etmiştir.

12. İcmâ konusunda  zarûrât-ı dîniyye (Dinden olduğu kesinlikle bilinen inanç ve amelleri) inkâr etmemek. Beş vakit namazla onun kılınış şekli ve haccın edası bunun örneklerindendir.

13. Dinin ana ilkelerini ortadan kaldırmaya yönelik bâtınî tevillerden sakınmak,

14. İslâm diniyle alay etmemek. Allah ile, peygamberlerle, Hz. Muhammed’le ve onun sünnetiyle diğer peygamberlerin sünnetleri, ilâhî kitaplar, melekler, âhiret, ibadetler gibi İslâm’ın temel hükümlerinden biriyle alay etmemek, hakarette bulunmamak veya bunlardan birini hafife almamak.

15. Haramları helâl, helâlleri haram saymamak.

16. Tevessül konusunda ulûhiyyet niteliklerinden birini taşıdığına veya insanın hidayet ve dalâleti üzerinde tasarruf gücü olduğuna inanılan bir kimseyle Allah’a tevessülde bulunmamak yahut dua ve niyazları buna sunmamak. Ancak ulûhiyyet vasfı atfetmeden dualarını sadece Allah’a arzederek sâlih kullarla tevessülde bulunmak caiz görülmüştür.

Selefiyye’nin meşrû sınırlar içinde kalan tasavvuf ehlini bile tekfir etmesi aşırı bir tutum olarak görülmüştür. Zira bazı yanlış davranışları bulunsa da tasavvuf önderlerini putlarla, müridlerini de Câhiliye devri müşrikleriyle aynı konumda tutmak yanlış bir kıyastır. Mürid mürşidini Allah’a itaat eden sâlih bir kul olduğu düşüncesiyle sevmekte ve ona herhangi bir ulûhiyyet niteliği atfetmemektedir.

17. Sadece kâfirlere mahsus olan fiilleri işlemekten sakınmak. Güneş, ay, yıldızlar, ateş, insan, hayvan gibi nesnelere veya puta tapmamak, gayri müslimlere mahsus ibadetleri icra etmemek, onlara ait dinî kıyafetleri giymemek, kendilerine kâfir demekten kaçınmamak, Allah’ın azabından emin olmamak veya rahmetinden ümit kesmemek.

18. Küfür kelimelerini söylememek. İmanla bağdaşmayan küfür kelimelerini (elfâz-ı küfür) bilerek ve benimseyerek söylememek. Bu konuda Kur’an’da ve sahih sünnette belirlenen küfür lafızlarını esas almak gerekir; bunlar da dinden sayıldığı kesinlikle bilinen inanç ve davranışları iptal eden sözlerdir.

19. Büyük günahları helal sayarak işlememek.

20. Ashaba dil uzatmamak. Ashap hakkında saygısız ifadeler kullanmak ve onları küfre nisbet etmek Sünnîler’e göre tekfir konusudur. Çünkü Kur’an ve Sünnet’i sonraki nesillere intikal ettiren ashabı tekfir etmek, İslâm dininin ana kaynaklarına güvenmeyi ortadan kaldıracağı gibi Allah’ın ashaptan razı olduğu gerçeğiyle de (et-Tevbe 9/100; el-Feth 48/18) bağdaşmaz.

21. Dünyada ilâhî hidayeti reddedip müslümanca bir hayat tarzına karşı çıkmamak (Yusuf Şevki Yavuz, Tekfir, DİA, c. 40, s. 350-356’dan özet).

22- Kabir ziyaretinde kabir üzerinde namaz kılmamak ve kurban kesmemek. Bu sebeple İslâmiyet’in ilk dönemlerinde Hz. Peygamber (sav) kabir ziyaretini yasaklamış, daha sonra buna müsaade edip kabirlerin temiz tutulmasını öğütlemekle birlikte kabirlerin ibadet yeri haline getirilmesini ve orada hayvan kesilmesini menetmiştir (Ebû Dâvûd, “Cenâʾiz”, 68).

23- İnsanlara beşer üstü konum vermemek, din adamlarını rab edinmemek, peygamberleri tanrılaştırmamak,

24-Allah’a ortak koşulan varlıkları kız ve oğul sıfatıyla O’na nisbet etmemek,

25-Çocuklara Allah’tan başka bir mevcuda nisbetle “şunun kulu” diye isim vermemek,

26-Bazı varlıkları bulundukları mekânları yücelterek dinî amaçla ziyaret etmemek (Şah Veliyyullah ed-Dihlevî, Hüccetullāhi’l -bâliğa, s. 127-131;Mevlüt Özler, Tevhid, DİA, c.41, s. 18-20;Mustafa Sinanoğlu, Şirk, DİA, c. 39, s. 193’den özet).

Yüce Rabbimiz bizi küfre ve şirke düşmekten korusun. İmanımızı güçlü eylesin. Amellerimizi makbul eylesin. Cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin. Cehennem azabından korusun.