SÖZ - SÜKÛT - DİLİNİN BELASINI ÇEKENLER-2
29 Aralık 2016, Perşembe 07:32Ehli dillerde bu mesel anılır
Kim ki çok söylerse çok yanılır
Taşlıcalı Yahya
Az ve öz konuşmak aklın alametidir
Dile hâkimiyet başın selametidir
Sabrî
Hz. Mevlânâ gevezelikten, lüzumsuzluktan, boşboğazlıktan nasıl geri durduğunu şu sözleri ile dile getirir: “Suskunluğum asaletimdendir… Her söze verilecek bir cevabım vardır ama, bir söze bakarım söz mü diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye. Sonra kendime bakar ve sorarım; o adamsa ben neyim? O adam değilse benim onunla ne işim olabilir?”
Yine Hz. Mevlânâ “İnsanlarda güzel olan yüzdür. Yüzde güzel olan gözdür. Ama İnsanı insan yapan agızdan çıkan sözdür.” buyurmuştur.
Hezarî isimli şair; “biz bazen düşmanımızı, susmak suretiyle mağlup ederiz” mealindeki şu beyti de ibretli:
Terki dava ile davamızı ispat ederiz
Leb-i hâmûş ile biz hasmımızı ıskat ederiz
Bir çayın iki yakasında birer köy var ve bu köylerden her birinde birbirine düşman iki kadın var. Her gün çayın kenarına gelirler, saatlerce dalaşırlar, birbirlerine kötü söz söyler hatta söverlermiş.
Bu uzun müddet devam edince birisine nasihat etmişler; “bu yaptığınız nedir? Her gün çekiş, her gün kavga, ayıp oluyor” Kadın; “aslında ben bunu sürdürmek istemem ama, kadın gelip bana çatıyor, bende cevap vermezsem olmuyor.” Demişler ki; “sen ondan kurtulmak istiyor musun?”, “evet” deyince, şöyle nasihat etmişler; “o gelsin saymaya başlasın, sen hiç cevap verme, ne derse desin mukabele etme” tamam demiş ve ertesi gün söylenenleri uygulamış, karşıdaki saymadık laf, savurmadık küfür bırakmamış ama karşıdakinden hiç cevap alamayınca hızını alamamış ve “seni öldüreyim de kurtulayım bari” diye çaya dalmış ve boğulmuş, ölmüş.
Meşhur Hind Filozofu Beydaba da, Kelime ve Dimne isimli kitabında konuyla ilgili şöyle bir kıssa anlatır.
Bir gölette birçok hayvanın yanında kazlar ve kurbağalar da yaşarlarmış. İyi komşuluk ilişkileri içinde aylar geçmiş ama yazın en sıcak günleri gelince gölet kurumuş, zor günler başlamış.
Kazlar kurbağaya demişler ki; “biz başka bir gölete göç edeceğiz. Birbirimizle hukukumuz var, senide götürelim ama, senin çenen durmaz, vak vaklar durursun. Ağzını açmayacağına söz ver, bizim ikimiz bir küçük değneğin iki kenarından tutalım, sende ağzınla ondan ısır, ama biz havaya kalkınca sakın gevezelik yapmaya kalkma, helakin olur” Tamam deyip söylenenleri uygulamışlar, kurbağa yükseklere çıkıp aşağıdaki manzarayı görünce konuşmak için ağzını açar açmaz aşağı düşmüş ve ölmüş.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.