TEKNİK ÜNİVERSİTE
10 Mayıs 2019, Cuma 08:531989’da yapılan yerel seçimlerden bir gün önce Konya’da partisinin son mitingini yapan Refah Partisi Genel Başkanı Prof.dr.Necmettin Erbakan, Teknik Üniversite vaadinde bulunan ilk siyasi lider oldu
Erbakan Hoca’nın bu ve başka vaadleri seçimlerde etkisini gösterdi. Hoca’nın partisi başta büyükşehir, merkez ilçeler ve taşra ilçeleri olmak üzere, ne kadar belediye başkanlığı varsa aldı. O seçimlerde iktidarda bulunan ANAP’ın tahtına son verildi. Hoca’nın Konya’ya verdiği Teknik Üniversite sözü, ANAP’ı vuran etkili silahlardan birisi olmuştu.
1990’da iktidarda bulunan ANAP; bir yıl önce ağır yenilgi aldığı Konya’da “Belki vaziyeti kurtarırım” düşüncesiyle, Teknik Üniversite’ye sarıldı. Partinin ağır toplarından Mehmet Keçeciler ve milletvekili Adil Küçük Meclis’e kanun teklifi verdi. Her iki isim de bu konuda samimiyetle çalıştı ama Teknik Üniversite ile ilgili kanunu Meclis’ten çıkartamadılar.
1996’da Erbakan Hoca Başbakan oldu. İlk ziyaretini Konya’ya yaptı. Kürsüye çıktı ve çok sayıda vaatte bulundu. Tabi 1989’da ilk defa dile getirdiği Teknik Üniversite’yi de unutmadı. O sözünü yineledi ve büyük bir alkış aldı. Ama gel gör ki Erbakan’ın Başbakanlığı fazla sürmedi. Dolayısıyla verilen sözler de yerine getirilemedi.
Bunları neden yazdığımızı sorabilirsiniz.
Şunun için yazdık..
Konya, Teknik Üniversiteyi yıllarca bekledi.
Konya, aradan geçen uzun zaman içerisinde Teknik Üniversite beklentisinden vaz geçmedi. Ne unuttu, ne de umudunu kesti. Bu arada Konya Sanayisi büyüdükçe, büyüdü. Geliştikçe, gelişti. Demem o ki, Konya’nın Teknik Üniversiteye ihtiyacı her yıl biraz daha arttı. Bu arada normal olarak ara eleman ihtiyacı, teknik eleman ihtiyacı da arttı. Beklentiler kurulacak Teknik Üniversitenin en başta bu ihtiyaçları karşılamasıydı.
Sonra ne oldu?
Bundan tam bir yıl önce 08 Mayıs 2018 tarihinde Konya’da Teknik Üniversite çıkartılan bir kanunla resmen kuruldu.
İnsanların 30 yıllık rüyası gerçekleşti.
Selçuk Üniversitesinden Mühendislik ve Mimarlık ve Mühendislik Fakülteleri ile Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu, Konya Teknik Üniversitesi’ne bağlandı.
Prof.Dr.Babür Özçelik daha önce görev yaptığı Gebze’den getirilerek, bu yeni üniversiteye rektör yapıldı.
Sonra eski Selçuk Üniversitesi rektörlük binası, Teknik Üniversite’nin rektörlük binası yapıldı.
Tamam mı?
Tamam değil..
Teknik Üniversite’nin gelişmesi için gereken adımlar bir türlü atılamıyor.
Ünivesite’nin kampüs sorunu var. Rektör Bey Konya’yı bilmediği için kampüsün yeri noktasında uzun bir zaman karar veremedi. Üniversite için Ankara Yolu üzerinde 800 bin meterekare büyüklüğünde bir arazi tahsis edilmişti. Organize Sanayi Bölgelerinin girişinde bulunan bu arazi noktasında rektör beyin kafasını karıştıranlar oldu. Rektör beyin danıştığı insanlar muhtemelen bir kaç siyasetçi olmalı, bu arazi üzerinde kampüsun uygun olmayacağını söylemiş olmalılar ki yeni kampüs arayışları gündeme geldi. Oysa burada işin özüne ve aslına uygun harika bir kampüs yapılabilirdi. Sanayi-Üniversite işbirliği açısından, sanayi ile daha kolay temas açısından Ankara Yolu üzerindeki arazi en mantıklı tercih olurdu. Fakat arazi zemin yapısından dolayı kötülendi. İnşallah burası ileride rantiyecilere kaptırılmaz. Bu arada Teknik Üniversite’nin yeni kampüs yeri olarak Teknokent civarında bir arazi tahsis edildi. Teknik Üniversite’nin aklı varsa her iki yeri de değerlendirir. Mesela, ana kampüs Teknokent civarında olurken üniversitenin bazı bölümleri için Ankara Yolu üzerinde bulunan arazide binalar yapılababilir.(Yapılmalı) Rektör beyin bu konuları danıştığı dar çevre bakalım buna müsaade edecek mi?
Sonra?
Konya Teknik Üniversitesi bölgenin bilim üssü olacaktı fakat olamıyor.
Üniversite, altyapısı, donanımı, akademik kadrosu ile dikkatleri üzerinde toplayacaktı fakat belli bir altyapısı olmasına rağmen bunları henüz gerçekleştiremedi.
Sanayi-Üniversite işbirliği olması gereken ölçü ve ayarda tesis edilemedi.
“Dünya standartlarında üniversite” sözü, sözde kaldı. Bırakın dünyayı Türkiye ve Konya standartlarında bir üniversite hayata geçmiş değil.
Peki neden?
Üniversite yönetimi, Teknik Üniversite’nin arkasına halkı, STK’ları, yerel dinamikleri, yerel yönetimleri alamadı da ondan.
İnsanlar; 30 yıl hasret ve heyecanla, bıkmadan,usanmadan ve ısrarla beklediği bir üniversiteye, geçmişte DMMA ve Selçuk Üniversitesi’ne gösterdiği ilgi ve muhabbeti göstermiyorsa, maddi ve manevi seferberlikte bulunmuyorsa bu üniversite yönetiminin eksikliği ve ayıbıdır. Ne yazık ki böyle kıymetli kurumlar halkın desteği olmadan gelişmiyor ve etkili olamıyor.
Netice olarak: Aradan bir yıl geçti. Geçen zaman içerisinde Teknik Üniversiteyi her şeyden önce halkla buluşturamadık. Üniversite yönetiminin halkın desteğini almak gibi birk düşünceye sahip olduğunu da sanmıyoruz. İşte esas sıkıntı bu, yani düşünülmeyen konular. Bakın bir yılda çok iş yapılırdı.Mesela, kampüs meselesi en başta çözülebilirdi. Bu üniversite sıfırdan kurulmadı ve bir tabela üniversitesi değildi. Teknik Üniversite, Selçuk Üniversitesinin bir takım imkanlarını kullandı ve bu üniversitesinin altyapısının üzerine oturdu. Yani Selçuk’tan, önemli ve hatırı sayılır kazanımları oldu Teknik Üniversitenin. Dolayısıyla “Yeni kuruldu. Henüz kurulalı bir yıl oldu” gibi sözler mazeret olamaz.
Görebildiğimiz kadarıyla Teknik Üniversite yönetiminin kamuoyu ile istişare sorunu var. Yönetim danışılması gereken ve işbirliği yapılması gereken kurum ve insanlarla değil, dar bir çevreye danışarak iş yapmaya ve yol almaya çalışıyor. Oysa konuları bilen herkesle konuşmak lazım. Selçuk Üniversitesi yönetiminde ve Teknik Üniversite bünyesinde bulunan insanlar ne güne duruyor?
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.