TELAŞ YA DA ACEMİLİK

Meram Belediye Başkanı adayı  Mustafa Kavuş “Meram’da rekor oyla kazanacağız. 31 Mart 2019 akşama kazanan Meram olacak” dedi.

Karatay Belediye Başkan adayı Hasan Kılca “Cumhur İttifakının adayları olarak karşınıza çıktık.Önümüzde önemli bir seçim var. Büyükşehir’le birlikte 31 ilçenin tamanını kazanacağız. 31 Mart akşamı bayram yapacağız” dedi.

Selçuklu Belediye başkan adayı Ahmet Pekyatırmacı sessiz ve dikatli.

Büyükşehir Belediye Başkan adayı Uğur İbrahim Altay içinde bulunduğu duruma göre konuşuyor.

Bu iyi mi?

İyi değil. Hatta normal bile değil.

Bir kere Ak Partili başkan adaylarının sözlerinin normal karşılanabilmesi için ortada ciddi rakiplerin ve dolayısıyla kıyasıya bir rekabetin olması icap eder.

Böyle bir durum yok.

Türkiye’nin iki güçlü partisi olan Ak Parti ile MHP arasındaki, seçim ittifakı (Cumhur İttifakı)bir çok il ve ilçe de olduğu gibi Konya’da da Ak Partili belediye başkan adaylarını rakipsiz hale getirdi.

Rakip yok, rekabet de yok.

CHP Konya’da başkan adayı çıkarmıyor. İyi Partinin  başkan adayları var lakin son derece etkisiz ve zayıflar. CHP’nin desteğine rağmen diyelim ki  büyükşehir ‘de, İyİ Parti adayının alacağı oy yüz de 5’i bulur ya da bulmaz. İyi Parti dökülüyor. Çıkış noktasında değiller. Yeni bir genel seçime kadar varlıklarını  koruyabilecekleri de şüpheli.

Cumhur İttifakını bir kenara bırakın ve salt Ak Parti olarak olaya bakın ve değerlendirin.              

Ak Parti’ye 31 Mart Yerel Seçimleri’nde rakip olabilecek parti var mı Konya’da ?             

Saadet Partisi var, diyebilirsiniz.              

Saadet, 2004’den beri yapılan her yerel seçimde kan kaybetti, keybediyor.

Demek ki Ak Parti’ye ve bu partinin  başkan adaylarına rakip olabilecek parti de yok, aday da yok ortada.          

Kaldı ki merkezde Ak Parti girdiği ilk yerel seç im olmasına rağmen, 4-0 yaptı.

2009 yerel lseçimlerinde yine merkezde 4-0 yaptı.

2014  yerel seçimlerinde 4-0 yaptı.

Rekor üstüne, rekor kırdılar Konya’da.

Ak Parti’nin önüne geç ilmedi ve bileği bükülmedi.

İster genel olsun, isterse yerel olsun ülkenin her yerinde seçim kazanmak Ak Parti’nin işi ve  mesleği oldu. Her kademede bu mesleği çok iyi yapıyorlar ve kazanıyorlar.

Ortada böyle bir gerçek ve tablo var iken, Ak Parti’nin  belediye başkan adaylarındaki telaşı anlamak mümkün değil. Tuhaf bir durum. Mesela Mustafa Kavuş “Meram’da rekor oyla kazanacağız” derken, bir  kuşku içerisinde mi? Kendisinin  bu konuda bir şüphesi mi var? Sonra Ak Parti kendi başına girdiği yerel seçimlerde bile Meram’da rekor oyla belediye  başkanlıklarını kazanmadı mı?Rekor üstüne, rekor kımadı mı?

Mustafa Kavuş anlaşılan Meram’da hiç beklemediği bir anda, kendisine uzanan sihirli eller marifetiyle başkan adayı gösterilmiş olmasının heyecanını üzerinden atabilmiş değil. Ayrıca siyasette acemiliği de var tabi. Fakat ne siyaset ne de belediye başkanlığı acemiliğe gelmez. Hizmet ise acemiliğe hiç gelmez. Meram belediye başkanlığı yapacak insanın  dersine o koltuğa oturmadan önce iyi çalışması hatta dersini ezberlemiş olması lazım. Bu iş acemilik götürmez. Meram’ın doldur, boşaltlara da acemiliğe de  tahammülü kalmadı artık.

Karatay’ın adayı Hasan Kılca’ya ne demeli?

Kendisi belediye’den gelmeymiş. Falan, filan. Bir başkan adayının belediyeden gelmesi elbette önemli. Fakat  ne kadar belediyeci olduğu, belediyeyi  nasıl anladığına ve değerlendirdiğine bağlı. Bir insan belediyede üst görevlerde çalışmış olabilir. Ama günün birinde işin başına geçtiğinde neyi, ne kadar öğrendiği ve ne kadar yapacağı önemli.

Kılca diyor ki” 31 Mart’ta bayram yapacağız. Büyükşehir’le birlikte 31 ilçenin tamamını kazanacağız.” Böyle bir sonuçtan kimsenin şüphesi yok. O halde adaylar neden  hep kazanmaktan ve rekordan söz ediyor? Siyasi acemilikten olmalı. Ne  isteyelim? Hizmette de acemilikleri olmasın. Karataylı olduğundan, gördüğünden geri kalmasın.

Başkan adaylarından sadece Uğur Bey siyaseti biliyor ve yapıyor.

Ne diyelim?

Adaylarda siyaseten acemilik var. İki de bir  seçim sonuçları üzerine “Rekor oyla kazanacağız.Biz kazanacağız” demeleri, bu sebepten olmalı.

Kazanacaklar. Önemli olan ne kadar çok oyla ve seçmen katılımıyla kazanacakları.Seçmen katılım noktasında teşvik edilmeli. Çünkü seçmen, sandığa gitmeye sanki sıcak görünmüyor.