UĞUR BAŞKANDA SIRA DEDE OLMADA
17 Eylül 2024, Salı 00:04Bugün köşemizde elbette OĞUZ OĞUZ ve GERÇEK GÜNDEM rumuzlu okurumuzun görüşlerine de yer vereceğiz.
Ama önce izninizle ve affınıza sığınarak hafta sonundan binlerce Konyalının katıldığı düğünlerden söz etmez isek yerelliğimiz kalmaz.
Önce Büyükşehir Belediye Başkanımız Dünya Belediyeler Birliği Başkanı Uğur İbrahim Altay’ın oğlunun nikahından söz etmek istiyorum.
Uğur Başkanı İnşaat Mühendisleri Odasından bu yana tanırız.
O günkü genç, yakışıklı, karizmatik başkan doğanın gereği hem gelişiyor hem kendisini yeniliyor, basamakları üçer beşer çıkıyor ama bir yandan da artık DEDELİK dönemine doğru adım atıyor.
Bu nikaha yaklaşık beş bin kişi katılmış.
Bakanlardan Külliye’nin önemli stratejik isimlerine Partinin ve MHP’nin kurmaylarından vekillerine hatta hatta İslam Başkentleri ve Şehirleri Teşkilatı Genel Sekreteri Omar Abdullah Kadı’ya kadar önemli isimler Konya’da idi.
Uğur Başkanı ve eşini izlerken mutluluklarının kelimelerle tarif edilemeyeceğini okuyabiliyorduk.
Allah her ana babaya böyle mutlu günler nasip etsin inşallah.
Allah ömür verirse nasipse bir gün yine bu sütunlarda Uğur Başkanın DEDE olduğunu da yazarız.
Bu arada ikinci kez bakanlık koltuğuna oturduktan sonra gururumuz olan Sayın Murat Kurum Bey’i ilk kez Konya’da görüyorduk.
Bu da ayrı bir anlam ve mutluluk anı idi.
KATIRCI AİLESİNİN
DÜĞÜNÜNDE DE
DOSTLUK KARELERİ VARDI
Hafta sonunun bir önemli düğünü ise Katırcı ailesinin düğünü idi.
Gündüz ve Katırcı ailelerinin düğününde ise şehir adına hem önemli hem de stratejik anlar vardı. Celalettin Katırcı’nın belki de en çok yorulduğu düğün merasiminde Konya’nın efsane valilerinden şehrin gönül dostu Cüneyit Orhan Toprak , Ankara İl Emniyet Müdürü Engin Dinç, Hukukçu Konyaspor eski Başkanı Fatih Özgökçen gibi isimler aynı zamanda nikah şahitliği yapıyorlardı.
Konya’da yaşayan yolu Konya’dan geçen pek çok siyasetçi bürokrat iş adamı gönül dostları Katırcı ailesinin bu şehre 50 yıldır hizmet ettiği alanlardaki dostları bu düğünde idi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu’nun bile danışmanları çalışma arkadaşları burada idi.
Bu düğün ve nikah da Konya sınırlarını çoktan aşmıştı.
Buralara bu kadar isim gelir de biz gitmez miyiz?
Biz buralarda olmaz mıyız?
Önce Uğur Başkanın mutlu gününde ardından da Katırcı ailesinin anlamlı unutulmaz anlarında birlikte idik.
GÜLVEZİR KORKMAZ’IN
DUYGUSAL ANLARI
Hafta sonuna damgasını vuran bir düğün merasimi ise Korkmaz ve Baran ailelerinin evlatlarının düğününde idi.
Konya ve Türkiye’nin önemli iş adamları bürokratları ve siyasetçileri aileleri ve gençleri bu unutulmaz günlerinde yanlarında idi.
Biz de çok istememize rağmen Konyaspor maçı için Samsun’da olduğumuz için düğün merasimine katılamadık.
Allah her anne babaya böyle günler nasip etsin inşallah.
Evlatlarımıza da bir ömür boyu mutluluk sağlık huzur versin diyoruz.
…………..
Bunlar işin magazinsel de olsa tarihe not düşülen yerel konuları idi.
Peki yerelde bu beş bin bu on bin bu elli bin insanın dışında yüzbinler ne yapıyordu?
Bu yüzbinler hafta sonunu nasıl geçiriyordu?
Kimse bana zenginlik edebiyatı yapıp huzur naraları atmasın.
Olabilir 50 kişilik kafeler doludur.
Cumartesi pazar akşamları Sille’den Birlik parkına kadar gece yarılarına kadar kamelyalar değil çimlerin üzerinde yüzlerce insan yatıyordu.
Bazı otomobiller Ankaralı Turgut ile eğleniyor da olabilir.
Ama sonuçta insanlar izledikleri ya da yaşadıkları o rüya aleminden gerçek dünyalarına döndükleri zaman gram altının 3 bin liraya kadar gittiğini güneş bulutların arasında bu kış sert geçerse odun kömür doğalgaz parası nasıl gelecek?
Herkesin ve hepimizin derdi EKONOMİ
Gerisi yalan dolan ve sihirbazlık.
…………
OGUZ OGUZ Bey bakın dün ne diyordu;
“Yav boş verin.
Sınav yapılalı 4 ay, okullar eğitim ve öğretime başlayalı 1 hafta olmuş, 2. haftaya girilmiş, herkes kaydını, küreğini yaptırmış, belki şehir değiştirmiş, ana babasından ayrılmış, yurda kayıt olmuş, LGS sınavının 1 sorusu iptal edilmiş.
Biyolojiden Tıp fakültesine geçen paşa çocukları, özel üniversiteden Hacettepe’ye geçen Bakan çocukları, talan edilen kamu arazileri ve kaynakları, salıverilen suçlular, her şey var.
Hak edenin değil, çalışanın, mağdurun cezalandırıldığı bir ülke imajı zihinlerde.
Burası Türkiye sorumsuzluk her alanda...
JAPONYA DA TEMEL EĞİTİM ZORUNLU AMA DERSLER 4. SINIFTA BAŞLIYOR.
4. SINIFA KADAR AHLÂK, İNSANLIK, ÇEVRE, SOSYAL SORUMLULUK VERİLİYOR.... ?”
……………….
GERÇEK GÜNDEM rumuzlu okurumuz ise şöyle yazmış;
“Ülkemizin gerçek gündemi EKONOMİ dir.
Yaşam standardı AFRİKA seviyesine inen halkımızın geçim sıkıntılarıdır.
İktidar vereceği maaş zammını % 30 üzerinden hesaplarken alacağında bu oran % 300 oluyor.
Sn. Cumhurbaşkanı'nın vaatleri artık hiç inandırıcı değil.
Ben ekonomistim, faiz sebep, enflasyon sonuç teorisinden sonra maalesef inandırıcılığını tümden yitirdi. Bütün fedakarlığın dar gelirliden beklenmesi, zenginlere dokunulmaması zihinlerde soru işaretlerini daha belirgin hale getirdi.
Kuru laf ve sayılarla oynamayla ekonomi düzelmiyor.
Allah bilir ama bizi çok daha zor günler bekliyor.
Benim geleceğe dair hiçbir umudum, ümidim ve beklentim yok açıkçası. İktidar değişmedikçe bir şey değişmeyecek.”
………..
BU DA BAŞKA
BİR DERT
Bu ulusal haberi birlikte okuyalım mı?
KREDİ KARTI HARCAMALARI ARTMAYA DEVAM EDİYOR
Borçla geçinmeye çalışan vatandaşın kredi kartı harcamaları artmaya devam ediyor. Yüksek enflasyon nedeniyle gücü eriyen ve geçimini sağlayamayan vatandaş kredi kartlarına sarılıyor.
Kredi kartlarında taksitler sert bir şekilde sınırlandırılmış durumda ve faizler de oldukça yüksek. Buna rağmen düşük ücretlerle geçinemeyen vatandaşlar kredi kartlarına yükleniyor.
30 Ağustos haftasında 322,5 milyar TL olan banka kartı ve kredi kartı harcama tutarı geçtiğimiz hafta yüzde 0,6 artışla 324,4 milyar TL'ye yükseldi.
Bu tutarın 120,6 milyar TL'si market harcamalarına gitti. İnternet üzerinden yapılan harcamaların tutarı ise 43,2 milyar TL oldu.
Böylece kredi kartı harcamalarının yüzde 40'a yakını market harcamalarına gitti. İnternet üzerinden yapılan harcamalar toplam harcamalarının yüzde 13'ünü oluşturdu.
TAKİPTEKİ ALACAKLAR ARTTI
Diğer yandan BDDK verilerine göre, 6 Eylül itibarıyla bankaların bireysel kredi kartı alacakları haftalık yüzde 0,1 artışla 1,58 trilyon TL oldu.
Bireysel kredi kartı alacaklarının 550,6 milyar TL'sini taksitli, 1,36 trilyon TL'sini taksitsiz borçlar oluşturdu.
……….
Hangimiz kredi kartı kullanmıyoruz?
NOT: Dün sabahtan öğlene kadar Karatay Belediye Başkanı Sayın Hasan Kılca ile birlikte idik. Sayın Kılca ve Karatay konusunu inşallah yarın değerlendireceğiz.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
En zor gününde yanında olanlara en güzel günlerini hediye et. Çünkü vefalı olmak insan olmanın ilk şartıdır.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Larende Caddesinde park etmiş araçların yanına ikinci sıra park etmediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
kanber
17-09-2024 16:13Nasıl yani şimdi o kadar davetli kilava gaşşık sallayamadan geri mi döndü?şehir dışından gelmişler ve konya pilavı yemeden geri mi döndüler, çok ayıp olmamış mı uğur bey?
Konyasporvekili
17-09-2024 15:51köşe yazısını battı çıktı yazdı olarak gözüküyor ama fotoğrafta uğur özteke var neden?
Meramli
17-09-2024 15:10Gemisini yürüten kaptan Uğur ozteke maşallah herkesin reklamını yapmış çok büyük pazarlamacısin valla helal olsun benim diyen eline su dökemez yav adam belki dede olmayacak daha erken gençler belki çocuk düşünmüyordur yok illa adamı zorla dede yapacak at manşeti bak nasıl oluyor bu işler boyie millet anasi agliyor insanlar karınlarını zor doyuruyor herkes bir yol tutturmuş gidiyor altta kalanın cani çıksın hesabı erken seçim olmadan bu emeklinin dar gelirlinin artık ümidi kalmadı
nuri
17-09-2024 11:23koca ülke 15 gündür narini tartışır yerel medya 15 gün uğur başkanın düğünü konuşur bu arada bilal abimiz ülke gündemini değerlendirir alın size 21.yüzyıldan türkiye resmi.bu ülkede her gün onlarca narin soluyor bu şehirde bu idareciler yüzünden insanlar akşama kadar çile çekiyor ülke desen hali malum ama olsun kimin umurunda.
Orhan Osman
17-09-2024 10:49Ağaların keyfi yerinde hayat böyle bir en üstekiler var birde onlarin altindakiler yani altta olup üstekileri alkışlayıp onlarin verdikleriyle geçinmeye çalışanlar alkışlamazsanız aç kalırsınız
Yarım Deli
17-09-2024 09:21Dedem yeşil ceketin güzelmiş, güle güle kullan yakışmış.
Yusuf
17-09-2024 06:46Dün yazdım uğur ozteke bey işinize gelmeyenleri es geçersiniz uğur ibrahim altay başkanına sorarsanız memnun oluruz Konya Büyük şehir belediyesi şu ana kadar Konya da yaşayan suriyelilere ne kadar maddi destek sağladı bir Türk milliyetçisi olarak bunu ogrenmek istiyoruz bırakın işin magazinini dede olmasını gerçek yerel bir gazeteci olarak bunu sorabilirseniz sorun sizin samimiyetinizi görelim
Gerçek Gündem
17-09-2024 05:52Mr. Şimşek katıldığı bir TV programında önemli (!) mesajlar vermiş: “Enflasyonda kalıcı düşüş başladı, devam edecek. Cari açığı önemli ölçüde azalttık. En zorlu süreç geride kaldı. Biraz daha sabredin.“ Yahu Allah aşkına iki senedir aynı masalları dinlemiyor muyuz? Aynı lafları daha öncesinde Nebati'den de epey işittiydik. Hep klişe laflar. La Fonten'den masallar. Bu kadar düzelmeyi halk neden hissetmiyor acaba?
Oguz Oguz
17-09-2024 00:38Dünya evine giren gençlerin hepsini ve ailelerini tebrik ederim. Allah başa kadar sürdürsün inşallah. Herkese böyle mutlu günler nasip etsin. Şimdi benim iki sorum var, 1 sorum şu, Madem herkesin aklı fikri altında, güzel de bir hareket var, neden sarraf ve kuyumcular arasında 1 tam altında yaklaşık 1000 TL veya gram altında 50 TL hem alımda, hem satımda fark var ? Ya sarraflara yatırımlık altın alım satım ruhsatı verilmesin, yada sarraflar odası en azından dar makas yayınlasın ki Sarraflar odasının fiyatlarını bile uygulamıyor Sarraflar, işine geldiği gibi davranıyor, onlar tavsiye fiyat bizi baglamaz diyorlar. 2. Sorum altının global olarak bu kadar degerlenecegi az çok belli idi. Neden 1700-1800 dolarlara geldiği anda Türkiye için ithalat yasağı getirildi ve sırf dövizi sabit tutabilmek için bir nevi kaçakçıların önü açıldı. Banka ile serbest piyasa arasında 100-150 dolar farklara izin verildi. Milletin parası kaçakçının cebine yönlendirildi bir nevi. O günlerde altında ithalatı serbest olsaydı, ülke ve hazine varlıkları bugün çok daha zengin olmaz mıydı ? O gün, yani üç beş ay önce 1600-1800 dolara alamadığı altına bugün 2600 dolar ödüyor.