UĞUR BAŞKANIN KURTARICILARI !...

Çok değerli vefalı okur ailemiz.

Ne olur başlığa bakıp sakın atlamayın.

Sakın bugün Uğur Başkan ile ilgili sıkıntılı şeyler yazacağımı sanmayın.

Eğer böyle düşünüyorsanız, özür dilerim bugün beni okumayın.

…………..

Dün planlı olarak takip ettiğimiz ilk program Selçuklu Belediyesinin SOBE Vakfının 6. Kuruluş yıldönümü ile ilgili olanı idi.

O binaya girince de oradaki görevli arkadaşlara yine söyledim.

Ne zaman buraya girsem o çocukları ve analarını babalarını görsem duygusallaşıyorum.

Bir yandan bu çocukları izler sessizce, ağlarım diğer yandan da halimize bin kere şükretmek için nasıl aciz kaldığımı düşünür kendimden utanırım.

Başkan Uğur İbrahim Altay’ın hesaplamasına göre yaklaşık 10 yıl önce bu muhteşem proje başlamıştı.

O günlerde Sayın Başkan ile abi-kardeş gibi her şeyi konuşur olumlu olumsuz yönlerini değerlendirir fikir jimnastiği yapardık.

O gün böyle bir projeden söz ettiği gün ikimizde makam masasında ağlamıştık.

Uğur Başkan anlatıyor ben ağlıyordum.

Şöyle bir cümle ettim “Abi sen bu işi bu dediklerini yap dünyanı kurtarırsın”

………..

Her şeyin en iyisini şüphesiz Cenab-ı Allah’ım bilir.

Ama bu nasıl uçuk ve rüya bir proje idi.

Türkiye’de benzeri yoktu.

Dünyada ise en iyileri bildiğim kadarı ile Hollanda’ydı.

Ve ekibi ile bunun istişaresini yapıp düğmeye basan Uğur Başkan, o günden bugüne yine Türkiye’de bir ilki başarıyordu.

Bu toplantıya geçmeden bir şeyini daha paylaşayım.

Bence kimsenin farkına varamadığı ama yine Cenab-ı Allah’ın katında Uğur İbrahim Altay’ı kurtaracak bir diğer sorumluluk projesi ise ilkokul öğrencilerimize yüzme öğretilmesiydi.

O gün yanılmıyorsam vatani görevini yapmakta olan 4 askerimiz araçlarının nehre düşmesi sonucu yaşamlarını yitirmişti.

Şehitlerimizden birisi de Konyalı idi.

Bu haberi aldığımızda yine Uğur Başkan ile yine birlikte idik.

Uğur Başkan durdu ve “Uğur abi hepimiz Konyalıyız. Yüzmeyi ne biliriz ki? Belki bu çocuklar yüzme bilseler kurtulacaklardı. Bütün çocuklara Konyalı çocuklara Konya’da eğitim gören öğrencilere yüzme öğrenmeleri için bir çalışma yapacağım”…

İşte o gün bunu söyleyen Başkanın projesi ile bugün binlerce öğrencimiz yüzme öğreniyor.

Baylar bayanlar bu havuzlardan olimpiyat şampiyonları çıkarmaktan çok daha önemlisi ve hayırlısı insanımızın yüzmeyi öğrenmesi ve gerektiği zaman canını kurtarabilmek için iki kulaç atmayı becerebilmesi.

……………..

Uğur Başkan tabii kürsüde bunları anlatmadı. Anlatmaz da.

Çünkü bazı şeyleri anlatmanın da anlamı yok.

Yaşayarak göreceksiniz. Göreceksiniz ki gerçek değerini bulsun.

Başkan kürsüde 10 yıllık süreci ve yolun temel taşlarını sıraladı.

Bunları anlatırken zaman zaman duygusallaştı. Konuşmakta zorlandı.

Protokol masasına baktım.

Başkan Ahmet Pekyatırmacı’da ağlıyordu.

Uğur Başkanın altını çizdiği gibi, “10 yıl önce kimsenin inanmadığı bir çalışma için Uğur Başkanın yanında dimdik duranlar bu projenin gerçek kahramanları” idiler.

Allah onlardan razı olsun.

Bu toplantının detaylarını gazetemizden ve internet sitemizden takip edeceksiniz.

Yalnız başta Uğur Başkanın projelerini aynı heyecanla sürdüren Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, o günlerden bu yana Uğur Başkanın yanında sessiz sedasız ve mütevazi bir şekilde duran Vakıf Başkanı Dr. Mustafa Ak, Selçuklu İlçe Başkanı Hakan Özer, vakıf bağışçılarından çalışanlarına herkesten Allah bin kere razı olsun.

………..

Dünkü toplantı ile ilgili küçük bir dip not.

Konuşmalar yapılırken vakıftan sıra bekleyen 300 çocuğumuzun olduğunu öğrenen Başkan Uğur İbrahim Altay sağında oturan Mustafa Ak ve solunda oturan Başkan Pekyatırmacı’ya “Ne duruyorsunuz? Niye bu çocuklar bekliyor? Hemen bunlarında dahil olacak ek çalışmalar başlasın” diyordu.

TEMBEL MİLLETİZ

Dün belki birileri için şehir içi ulaşım konusunda çok rahat gibiydi.

Ama oturdukları güvenlikli sitelerden çıkamayan okurlarımızda vardı.

Site yönetiminin oto park çıkışına iki kürek buz atılamamasına isyan eden okurumuz;

“Arabayı oto parktan çıkartamadım ki işime gidebileyim.

Allah b…………. Versin.

Din sömürüsü yapmaktan başka bir halt yediğiniz yok.

Dün ortalık yumuşakken iki kürek tuz atamadınız. Tembel miskin adamlar.

Bugün dün yumuşayan kar olduğu yerde donmuş.

Bosna’ya taksi 400 TL ye gidiyor.

Lanet olsun sizin riyakarlığınıza.

Tembelliğinize lanet olsun.”

……………..

Yaaa her şeyi Belediyelerden Devletten beklemeyeceğiz.

Gerçekten insanlığınızdan utanın.

Güvenlikli sitede oturmayı biliyorsunuz. İnsanlardan aidatlarını da alıyorsunuz. İki kürek tuz atamadınız mı?

KONYA’DA TRAFİK DÜN NİYE RAHATTI?

Dün sabah şehir içi trafik gerçekten rahat idi.

Ve Cem … isimli dostumuz trafikteki rahatlığı ne güzel çözümlemişti;

“Dedem günaydın.

Bu sabah bir şey yine fark edildi mi?.

Konya’mızı diğer illere bağlayan tüm yollar kapalıydı.

Ve Sille yolundan Adana çevre yoluna ilk defa bu kadar seri ve rahat gidebildim.

Neden mi?

Çünkü yollarda ne kamyon ne tırlar ne de şehirlerarası otobüsler vardı.

Yani sözün özü bizim bir an önce çevre yollarımızı tamamlamamız lazım.

Trafiğin tek çözüm yolu bu.

Saygı sevgi ve dua ile”

……………

Bu tespite ne denir?

Şapka çıkartılır.

Anlayan anladı değil mi? 

Siyasilerimizde mesajı aldılar mı?

İnşallah almışlardır.

Ama biz bu masalı daha çok söyler daha çok dinleriz.      

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Sen af yolunu tut, iyili emret, cahillerden yüz çevir

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?      

Hayatı sadece kendimiz için yaşamadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.