ZEKÂTIN FAZİLETİ

Zekat vermek, Yüce dinimiz İslam'ın beş temel ilkesinden biridir. Zekat vermenin sevabı ve fazileti çok büyüktür. Mali bir ibadet olan zekat, şartlarını taşıyan her müslümana tıpkı beş vakit namaz, ramazan orucu ve hac gibi farzdır. Öneminden dolayı Yüce Rabbimiz, zekatı Kur'an-ı Kerim'de seksenden fazla ayette namazla birlikte emretmiştir:

 "Namazı tam kılın, zekâtı hakkıyla verin." (Bakara, 2/43); "Onlara ancak dini Allah'ın emrettiği şekilde yaşayarak ve hanîfler olarak Allah'a kulluk etmeleri, namaz kılmaları ve zekât vermeleri emrolunmuştu. Doğru din de budur." (Beyyine, 98/5); "Onların mallarından sadaka (zekat) al; bununla onları (günahlardan) temizlersin, onları arıtıp yüceltirsin."(Tevbe, 9/103)

Rasûlullah (sav) Efendimiz de zekatın da İslam'ın beş şartından biri olduğu hususunda buyurmuştur ki "İslâm dini beş esas üzerine kurulmuştur: Allah'tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed'in Allah'ın resulü olduğuna şehâdet etmek, namaz kılmak, zekât vermek, hacca gitmek ve ramazan orucunu tutmak." (Buhârî, Îmân 1, 2; Tefsîru sûre (2), 30; Müslim, Îmân 19-22)

        "Allah rızâsı için her ne harcarsanız, muhakkak Allah onun karşılığını verir" (Sebe', 34/39) ve "Allah, faiz malını mahveder, sadakaları  ise artırır (bereketlendirir)." (Bakara, 2/276)  âyet-i kerimeleri zekatı verilen malın artacağını ve bereketleneceğini müjdelemektedir. "Zenginlerin mallarında isteyen fakirin de iffetinden dolayı istemeyen fakirin de hakkı vardır." (Zâriyât, 51/19) ayetinde de zekatın fakirin hakkı olduğu belirtilmiştir.

Zekât, İslâm toplumlarında sosyo-ekonomik şartların düzeltilmesini hedef alan, zengin ile fakir arasında köprü olan ve sosyal yardımlaşmayı ve dayanışmayı sağlayan bir ibadettir.

Saçı başı dağınık Necidli bir adam Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in huzuruna gelerek İslâm'ın ne olduğunu soruyor. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem:

- "Bir gün bir gecede beş vakit namaz kılmaktır" buyurdu. Adam:

- Kılmam gereken başka namaz var mı? dedi.

- "Hayır yok! Nâfile olarak kılarsan o başka" buyurdu. Resûlullah sallahu aleyhi ve sellem sözüne devam ederek:

- "Bir de ramazan ayı orucunu tutmaktır" buyurdu. Adam yine:

- Tutmam gereken başka oruç var mı? dedi. Resûl-i Ekrem Efendimiz:

- "Hayır yok. Nâfile olarak tutarsan o başka!" buyurdu.

Râvî Talha radıyallahu anh diyor ki, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem adama zekât vermeyi söyledi. Adam:

- Vermem gereken başka sadaka var mı? dedi.

- "Hayır yok. Nâfile olarak verirsen o başka" buyurdu. Bu defa adam:

- Bu söylediklerinden ne fazla ne eksik yaparım" diyerek Resûlullah'ın huzurundan ayrıldı. Bunun üzerine Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

- "Eğer sözüne sahip çıkarsa, kurtuldu gitti" buyurdu (Buhârî, Îmân 34, Savm 1, Şehâdât 26, Hiyel 3; Müslim, Îmân 8, 9) hadis-i şerifi bize İslam'ın beş temel ilkesini yerine getirenlerin kurtuluşa ereceği müjdesini vermektedir.

O halde biz de bu mübarek ramazan ayında zekatımızı hesap edip eksiksiz vermeye çalışalım. Fakirleri ve yoksulları sevindirelim. Özellikle ülkemize sığınan ihtiyaç sahibi mültecilere ve yakınlarımız arasında torunlarımız hariç yetim ve öksüzlere, aç ve açıkta olanlara zekatlarımızı ve fitrelerimizi verelim. Allah yardımlarımızı, zekat ve sadakalarımızı kabul eylesin. Bize dünya ve ahirette iyilik versin. Bizi cehennem azabından korusun.